23 Kasım 2019 Cumartesi günü Kahramanmaraş’ta çok güzel ve gelecek yıllarda da konuşulacak güzel bir etkinliğe imza atıldı.

Kahramanmaraşspor’un kuruluşunun 50. Yılı nedeniyle forma satış kampanyası yapıldı.

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Milletvekilimiz Sayın Mahir Ünal’ın himayesinde bizzat katılım göstererek yapılan bu kampanya kısa sürede 80 bin forma satışı ile bir rekora imza atmıştır.

Sayın Ünal’ın bizzat telefonla aradığı, gelen telefonlara da cevap verdiği bu kampanyada beni en mutlu eden olay ise İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu ile yapılan görüşme ve diyalogdur.

Salon kalabalık değildi. Ancak katılanlarda bu davaya inanmış insanlardı.

Kulüp Başkanı Mehmet Fatih Ceyhan’ın takımın başarısı için yaptığı mücadeleyi biliyor ve görüyoruz. Bu bir gönül işidir, sevgi işidir.

Hani diyorlar ya; Takım şirket neden para verelim ki? Bu sorunda çözülüyor.

Kahramanmaraşspor yakında yeniden Dernek haline gelecek. Hani amatör ruh, takımın sahibi Kahramanmaraşlılar olmalıdır sözleri var ya. Onlarda bitiyor.

Bundan sonra Kahramanmaraşspor’a daha çok sahip çıkılması gerekiyor.

Kent tanıtımlarında ve kent ekonomisinin gelişmesinde futbol büyük önem taşıyor.

Kişilere methiye dizmesini pek sevmem ve beceremem. Yalakalık da bir Allah vergisidir. Bu bizde fazlasıyla eksiktir galiba.

Ama marifet iltifata tabidir, ancak aşırıya kaçınılmaması kaydıyla sözüne de katılıyorum.

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Milletvekilimiz Sayın Mahir Ünal biraz iltifat edilmeyi, övülmeyi, takdir edilmeyi de hak etmiştir. Bize dua etmek, başarılar dilemek düşüyor.

Bu kampanyadan ben şu dersleri çıkarıyorum kendi hesabıma;

Birlik olursak bu kentin sorunlarını daha hızlı çözeriz.

Şehir için ortak değerlerimize destek vermeliyiz.

Kent menfaatine olan işlerde parti taassubu yerine birlikte hareket etmeli, yüreklerimiz toplu vurmalıdır.

**

SAYIN ÜNAL’A TEŞEKKÜR EDİYORUM

Mahir Ünal siyaseten Kahramanmaraş tarihinde bu güne kadar en güçlü siyasi figür olmuştur.

Zaman zaman sohbetlerimizde Sayın Ünal derki; “Benden faydalanın” Biz elimizdeki bir telefon kadar uzakta olan bu güçlü siyasi isimden şehir adına faydalanmak yerine O’nu küçültecek, küçük düşürecek, zor durumda bırakacak işleri yapmayı tercih ettik.

Geçmişte aynı işleri Ali Doğan, Mehmet Sağlam gibi siyasi figürler içinde yaptık.

Bu iftira, dedikodu ve asılsız boş işleri bırakmalı geleceğe odaklanmalıyız.