Abdulbaki GÜNIŞIĞI

Abdulbaki GÜNIŞIĞI

Katledilenler Türk Olmayınca Üzülmeye Değmez

Oturup kalkıp ne mutlu Türküm diyemedi sözleri ile daima Türklük vurgusu ile insanlara saldıranlar bu menfur saldırı ile bir kez daha ortaya çıktı ki, bizatihi kendilerinin Türklük ile bir alakaları yoktur. Sebebi ise ortada. Bu katiller ile ilgili olarak tek cümlelik bir sözleri olmadığı gibi, bu acı hadisede dahi Müslümanları suçlayacak bir husus icad etmeleridir. Bu sahtekarlara sorsan ölenler Türk değil, pis Araplar onlar için üzülmeye değmez diyeceklerdir. Çünkü ölenler Müslümandır ve onlara göre Türk Müslüman olmamalıdır.

Dağa taşa ne mutlu Türküm diye yazanlar, bir Türk dünyaya bedeldir gibi kendilerinden başkasının inanmadığı büyük iddiaların sahiplerinin de Türklük ile bir ilgilerinin olmadığı gün gibi aşikar iken bu klişe cümleler, islama saldırmak için bir yol olarak kullanılmaya devam edilmiştir. Ta ki işte bu menfur yeni zelanda saldırısı olana kadar.

Gördük ki içi boş Türklükten dem vuranların asıl gayesi islama saldırmak, islamı kendine şiar edinmiş aziz Türk milletinin kültür kodları ile oynayarak onu basit bir millete dönüştürmek ve bütün ulvi gayelerinden uzaklaştırmak imiş.

Yeni Zelanda denilen işgal edilmiş toprak parçasındaki devlette, hiç kimsenin ummadığı bir şehrinde, aziz Müslümanlara büyük bir saldırı vukuu buldu. Son günlerde sosyal medya denen densizliğin en çok konuştuğu bu hükümet madem müslümandır, çamlıcaya cami yapıncaya kadar, neden ayasofyayı açmazlar. Okuyanlar da zan edecek ki bu insan müsveddeleri ayasofyanın açılmasını çok istiyorlar. Onlara bakarsanız Atatürk zamanının iki densiz ressamı gibi. aslında sultan ahmetin kubbe tepesinin açılarak resim galerisi yapılmasını isteyen gürühturlar. Bu güruhun derdi ayasofyanın açılması değil, İstanbula yeni cami yapılmasıdır.Her yapılan yeni cami buların canına çakılan çiviler gibidir. Çünkü ayasofyayı kimin kapattığını ve o günler Türk kültürüne ne gibi saldırılar olduğunu sormaya cesaretleri yoktur. Sorarlar ise bütün foyaları meydana çıkacaktır.

Yeni zelandada islama ve Müslümanlara yapılan saldırının gerçek muhatabı ise aslında biz Türklerizdir. Nasıl ki bosnada şehid edilen Boşnak kardaşlarımıza Sırplar tarafından Türk muamelesi yapılmış ve Türklerden intikam alıyoruz diyerek katliam yapılmış ise, şimdi yeni Zelanda denilen devlette yaşayan ve aralarında nerede ise hiç Türk bulunmayan bu Müslümanlara da bizatihi Türk gibi o niyetle saldırılmıştır.

Avrupa’nın İslam’dan önce tanıştığı Hun Türkleri ile ilgili hoş olmayan hatıraları vardır. Attilanın kendisine Tanrının kırbacı ismini neden vermişlerdir her kes ce bilinir. Bu hatıraların üzerine İslam ile tanışıp karşılarına çıkan diğer Türk boylu milletlerin de aynı etkiyi yapması ile katmerlenen bir Türk düşmanlığı Avrupa da yaşamakta ve yaşatılmaktadır.

Bu günlerde karşımıza çıkan ve adına islamafobi dedikleri fundamantelist akım aslında tamda tarif edildiği gibi İslamafobi değil bizatihi islamın gerçek temsilcisi Türk milletine duyulan kinin ismi olup aslında Türkofobi dir. Türk deyince islamın otomatık olarak akla geldiğini unutanlarımız vardır. Bu tanımdan rahatsız olanların İslam unutulsun diyerek, sadece Türklüğü öne çıkarıp sahte Türk milliyetçiliği oynadıkları ise ayan beyan ortadadır. 

Bu menfur saldırı bize gösterdiki kafamızı kuma gömerek, atalarımız ve geçmişimizi inkar ederek ne avrupaya nede dünyaya kendimizi kabul ettirebiliriz. Şerefli geçmişimizden utananlar var ise onlar düştükleri çukurda debelensinler. İslamı temsilde atalarımızın güzel hayatları bizim önümüzü aydınlatan ışıklar gibidir. İşte bu alçak katiller bize bu ışıkları tekrar hatırlatan acı hadiselerdir. Katilin silahına ismini yazdığı, eski katillerin bir çoğu, hatta bir tanesi hariç tamamı Türk milletine hainlik eden, masum Türklerin kanına giren vampirlerin isimleridir. Emevi devletini durduran Hristiyan komutandan dolayı orada Türkler dışında tek hedef  devlet emevi devleti olmuştur.Emevi devletinin  vurucu gücünün ise oğuz ve Kıpçak boylu süvariler olduğunu düşman bizden daha iyi biliyor. Geriye kalan isimlerin tamamı Türklere düşmanlık eden isimlerden oluşmaktadır. O isimlerden başlayarak sayın cumhurbaşkanımızın isminin hedef tahtasına konulmasından, anlıyoruz ki asıl hedef aziz Türk milletidir ve bu gün lider olarak ta İslami temsiliyette sayın Cumhur başkanımızdır.

Kafir, kim Müslümandır, kimin ismi Müslümandır,  bizden ve İslam alemi denen, ismi olup kendisi olmayan alemden daha iyi bilmektedir. Ümmetçilik ayağına Türk düşmanlığı yapanlar ile dağa taşa ne mutlu Türküm diye yazıp İslam düşmanlığı yapanlar aynı kabın içinde aynı düşmanlığı yapanlardır. Karşımızdaki kafir bize gösteriyor ki her iki grubunda asıl düşman olduğu aziz Türk milletidir. Sebep ise Türk kelimesinin ayrıca İslam kelimesi kullanmadan her iki hususu mündemiç olması ve Türk isminin aynı zamanda İslam manasına gelmesidir. İslam ile o kadar mecz olmuşuzdur ki, bir çok örf ve adetlerimizin islamı hayatımızın en büyük amilleri olduğunu unutmuşuzdur. Türkler islamı bilmeden yaşayacak kadar İslam ile erimişlerdir.

Türk milleti uyanmalı ve Avrupa birliği diye yırtınan siyasilerimize şunu demelidir. Avrupa birliği kanımıza ekmek doğrayan haçlı birliğidir. Onlarla ticaret yapabiliriz fakat bu birliğe girmek uğruna nelerden vazgeçer isek geçelim bu birliğin asıl gayesi bizi yıkmak olan bir birliktir. Kafir ile dost olmanın tek yolu onlar ile aynı dine girmektir. Fakat bize karşı o kadar kinleri vardır ki, Hristiyan olduğumuza inandırmak için canımızı versek gene inanmazlar. Türk Türk’tür ve muhakkak Müslümandır demeye devam ederler ve el hak doğrudur.

 Şimdi soruyorum, Ayasofya camisini neden açmazlar diyen densizler, hükümetin her yaptığına bir kulp bulan münkirler, iç siyasi sebepler ile düşmanlık edenler, bu kafirin hedef tahtasına sayın cumhurbaşkanımızı koymasına ne diyecekler. Bu kafirlerin sebeplerini onlar açısından düşünür isek adamlar haklıdırlar da siz neden düşmansınız işte onun cevabı mühimdir. Acaba aynı saikle düşman olmayasınız. Kendisini Müslüman olarak tanıtanlar ya siz neden düşmansınız acaba. Aptal insanlardan Müslüman olmaz. İslam akıllı insanlar için bir mükellefiyettir. Akıllı insan ise dostunu ve düşmanını ayırt edebilendir. Vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulbaki GÜNIŞIĞI Arşivi