Belediyelerimizin, ticaret ve sanayi müdürlüklerimizin dikkatine

Küçük sanayi sitesinde işyeri arsaları olan, küçük esnaf, bu yeni arsalarına onları küçük esnaflıktan orta ve büyük işletme seviyesine çıkaracak işyerlerini bitirmek için gayret gösteriyor. Bu yeni işyerleri bitirildiğinde, mevcut eski iş yerlerinin nerede ise beş ve on katı büyüklükte olacağından, hali hazırdaki işçi sayısının da buna uygun bir şekilde artacağının bir göstergesidir. Ülkemizin içinde bulunduğu mali kıskacın, en çok vurduğu kesim, işsiz gençler olup,genel nüfus içinde büyük yekun tutmaktadır  

      İşsizliği yüzde 25 leri geçtiğinin haberlerde tekrarlandığı günlerde, yeni iş yerlerinin açılması için gayret gösteren esnaf ve sanatkârlara belediyelerin ve kamu kurumlarının yardımcı olması gerekir iken, saçma sapan kararlar ve uygulamalar ve anlamsız derecede yüksek harçlar ile sanki karşı durduğunu müşahede etmekteyim. Hükümet teşvik üstüne teşvik yasası çıkarır, insanlara milyarlarca teşvik kullandırmak için çırpınır iken, yerelde ve ülke düzeyinde, iş bilmez ve maaşından başka hiçbir derdi olmayan, hayatında vergi vermeyen ve vergi verenlere de saygısı olmayan gamsız ve kaygusuz, ülkesinin halinden habersiz kamu personeli ile bir yerlere gitmek mümkün olmamaktadır.

      Belediyelerin son uygulaması iş yerleri inşaatında kısmi olarak biten yerler için yapı kullanma izni verilmesinin kaldırılmış olmasıdır. Daha önceleri bir işyeri ayrılabilen bölümlerden oluştuğu sürece, her biten bölüm için, o bölümün kullanılmasına imkan verecek şekilde yapı kullanma izni verilmekte idi. Bu son yapılan işyerleri bir çok esnaf ve sanatkarın, son mali krizler dolayısı ile zorlanmasına ve inşaatlarını bitirememe tehlikesi ile karşı karşıya kalmasına sebeb olmuştur.Bu esnafın, en azından birkaç kat olarak yapmaya çalıştığı işyerinin, bitmiş ve kullanıma açılması mümkün olan kısımları için yapı kullanma izni alması halinde, işyerini buraya taşıması ve mevcut sayıdan daha fazla işçiyi işe alması mümkün olacaktır. Fakat yapı kullanma izninin kısmi olarak verilmesinin kaldırılması yanlış olmuştur. İstihdam için Allah Allah der iken, bu kadar yanlış bir kararın alınması, insanın aklına başka hususlar getirmektedir.

       Ülke çapında yapılmakta olan konut ve işyerleri inşaatları nerede ise durma noktasındadır. Konutların belli şartları haiz olmaması halinde oturması mümkün olmadığından oralarda kanuni şartların ve inşaatın tamamen bitirilmesi halinde yapı kullanma izninin verilmesi çok doğru iken, bölümlere ayrılabilen işyerleri için kısmi yapı kullanma izni verilmeyerek, inşaatın tamamının bitirilmesini talep etme, aslında o inşaatın en az on sene daha bitirilmemesi gibi bir neticeyi hasıl edecektir. Buradaki maksat, işsizliğe bir çare bulunması ise, bu yapılan yanlış bir uygulamadır. Hükümetin ve belediyelerimizin bu yanlıştan dönüp, bölümler halinde olan ve bölünebilen iş yerlerinde, esnafın başvurması halinde kısmi yapı kullanma verilmesi elzemdir.

          İkinci önemli olan hususta, tadilat projesi çizilerek, inşaat bitmeden değişiklik yapılmasına izin verilmemesi kararıdır. Bu kararı verenlerin kaç tanesinin işyeri inşaatı olmuştur. Kimden akıl almışlardır. Hayatlarında hiç işyeri inşaatı yapmayanların böyle bir karar alması traji komik bir hadisedir.İş yerleri inşaatlarının sahipleri, bu işyerlerini tasarlar iken öyle gelişmeler, öyle yeni teknolojiler meydana geliyor ki, o proje çizilmiş hali ile tamamlandığında,  işe yaramaz veya işi zorlaştıran bir hal alabiliyor.Bazı fikirler ise iş makinaları alındıkça, o makinalar için tasarlanan bölümlerin ya fazla geniş veya dar tutulduğu ortaya çıkıyor. O zaman mecburen yeni şartlara göre yeniden bir tanzim gerekiyor. Burada maksat işe uygun bir işyerinin yapılmasımıdır.Yoksa eski kafa, dört duvardan müteşekkil bir bina yapıp, ondan sonra orasının burasının kaçak bir şekilde delinip , yıkılıp para harcanarak ortaya bir ucubenin çıkarılmasımıdır. Kabul edilebilecek ve mucbir sebebler ile yapılacak tadilatların önünün alınması kime hizmet etmektedir.

        Belediyelerimizi işyerlerinin ruhsatından, bitimine kadar ki hususlarda anlayışlı ve müsamahakâr olmaya davet ediyorum. Ülkemizin ve milletimizin maddi kalkınmasına ve devlete vergi kazandırılmasına hizmet etmek istiyorlar ise. Yok mesele bağcıyı döğmek ise onu gayet güzel becerebiliyorlar. Oysa maksat üzüm yemek değilmidir. Vesselam.