Güzel ülkemde eğitim ve gençliğin yetişmesi noktasında şöyle toplumun tamamını mutlu edecek bir çalışma ne yazık ki yapılmadı.

Eğitim, barınma ve gençliğin yetişmesi ile ilgili milli bir eğitim modeli ve politika ortaya koyamadık.

Türkiye’de derslik, eğitimde fırsat eşitliği hiç sağlanamadı. Üniversitelerde çocuklarımız ülkenin geleceğine dair üretim odaklı bir eğitim modeli oluşturamadık.

Bir ülkede eğitimde fırsat eşitliği sağlanamıyorsa o ülkede Adalet kavramı anlamını yitirmiştir.

Ne acı ki, bu sorunun çözülmesi noktasında da hiçbir iktidar ciddi, köklü bir adım atmamış ya da attırılmamıştır.

Her yıl neredeyse bir milyon insan Üniversite kapılarına yığılmakta okulu bitiren binlerce gencimiz Üniversiteli işsizler arasına karışmaktadır.

Ama buna rağmen umudumuzu da yitirmiş değiliz. İnanıyorum ki gelecek bizim olacaktır, gençlerimizin olacaktır.

YURT SORUNU ÇÖZÜLEMEZ Mİ?

Türkiye’de her yıl yüzbinlerce insan Yüksek Öğretim için Üniversitelerin kapılarını çalıyor.

Allah var Devletimiz son yıllarda neredeyse ülkenin tamamına onbinlerce öğrenci yurdu yaptırdı. Emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.

Üzüldüğüm bir önemli konu ise; malum yapının el konulan okul ve yurtları ülke genelinde tamamı Kredi ve Yurtlar Kurumuna devredilseydi barınma sorunu bir nebze çözülebilirdi. Bu konuda yanlış adımlar atıldığını düşünüyorum.

Kahramanmaraş özelinde baktığımda bunu ben böyle okuyorum.

MECBURİ EĞİTİM 5 YILA İNDİRİLMELİDİR

Türkiye’de mecburi eğitimin 12 yıla çıkartılması kalifiye eleman, ara eleman, çıraklı, ustalık sürecini bitirdi.

Türkiye gibi genç nüfus ve üretim mecburiyetinin olduğu ülkede mecburi eğitim süresinin uzun olması milletin hayrına değildir.

Şu anda Üniversite bitirip ama hala babasından ailesinden cep harçlığı isteyen milyonlarca genç vardır.

Oysa Türkiye’de Üniversite sayısının artması fayda yerine zarar getirmiştir. Nitelikli, kaliteli eğitim veren 40-50 Üniversite oldukça yeterliydi. Ayrıca özel üniversite, Vakıf üniversiteleri ülkedeki eğitim de fırsat eşitliğini bitirmiş toplumsal bir felakete doğru gidiyoruz.

Türkiye’nin geleceği teknolojidedir. İlkokuldan sonra öğrenciler teknik okullara yöneltilmelidir.

Şimdiki eğitim modeli ve anlayışı ileride çok ciddi sorunlara yol açacaktır. Umarız Aralık ayında yapılacak olan Milli Eğitim Şurasında bu gerçekler dikkate getirilir ve yeni çağa uygun bir eğitim modeli oluşturularak gelecek yıllarda uygulamaya konulur…