Ak Parti İl Başkanı Kobal: “Bu Kongremiz Tek Başına İktidarın Anahtarıdır”

Ak Parti Bayburt İl Başkanı Hakan Kobal, hafta sonunda yapılacak olan kongre öncesi değerlendirmelerde bulundu. Bakan Kobal, “AK Parti ve AK Partililer, 14 yılın her gününü büyüme ve değişim isteyen bir ülkeye direnenlere karşı verilen haklı bir mücadeleyle geçirdi. 14 yılın içerisinde kritik yıllar, kritik günler-saatler, kritik zamanlar oldu. Bu kritik eşiklerin her biri vakarla, sağduyuyla, tecrübe ve birikimle, sağlam prensiplerle ve milletimizin desteği ile aşıldı. Kurucu Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın 2002 seçimlerine sokulmamasından başlayan ve sonrasında AK Parti’yi siyasetin karanlık dehlizlerinde bırakmayı hedef alan tüm senaryolar zaman içinde birer birer çöktü. AK Parti ve AK Parti kadroları bu zaman diliminde yaşanan her bir olaydan güçlenerek çıkmakla kalmadı, milletimizle olan bağını daha da sıkılaştırdı.” Dedi.

Geçen 13 yılda demokrasi, özgüven ve kalkınmada atılan dev adımların, çekilen her zorluğun, yaşanan her sıkıntının, darboğaz gibi görülen her geçidin, sabırla ve azimle aşılmasının bir semeresi olarak ülkemizin kazanımlarına eklendiğini anlatan Kobal, “Bütün bunlar olurken AK Parti’nin dayandığı en büyük güç ise sarsılmaz birliği, milletin duyduğu itimat ve kurulduğu ilk günden itibaren kurucu değerlerine olan sadakatidir. Çalışkanlık, güven, vatanperverlik, 2023-2053-2071 vizyonları ve medeniyet değerlerimizi yeniden tüm coğrafyamızla ve dünya ile bütünleştirme hedefi, bu kutlu yolculuğun taşıyıcı unsurlarıdır. AK Parti teşkilatları; üye, sandık ve mahalle yönetimlerimiz; ilçe, il, kadın ve gençlik, belediye ve Genel Merkez teşkilatlarımız ve milyonlarca seçmenimizle birlikte aziz milletimize karşı sorumluluk duygusundan, hizmet akdinden bir an bile vazgeçmemiştir. AK Parti, 3 Kasım 2002’den itibaren girilen her bir seçim, gerçekleştirilen her bir referandumda milletle sözleşmesini tazelemiştir. AK Parti’nin Türkiye’yi getirdiği gelişmişlik çizgisi, bir siyasi partinin sandıktan çıkan iradenin ortaya koyduğu başarı hikâyesinin bir milleti ve ülkeyi nasıl dönüştürebileceğinin ispatı olmuştur. Tüm dünya 14 yıl boyunca büyük bir hayranlıkla, ilgiyle ve takdirle bu büyük mücadeleyi ve bu mücadelenin neferlerini izlemiştir. Kurucu Lideri 10 Ağustos 2014 de ilk kez halkoyuyla seçilen Cumhurbaşkanı olan AK Parti, kendi içindeki nöbet değişimini de milletin ve tarihin beklediği sorumlulukla gerçekleştirmiştir. AK Parti, 27 Ağustos 2014 tarihinde gerçekleşen 1. Olağanüstü Büyük Kongre’de Genel Başkanlığına Sayın Ahmet Davutoglu’nu getirerek birlik ve sorumluluk içinde siyasette devamlılık ve uyumun en güzel örneğini ortaya koymuştur... Ve AK Parti, Kurucu Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın sıkça vurguladığı ifadesiyle "Kökü mazide, gözü atide" bir harekettir. Kendini oluşturan ve geçmişten gelen değerleri kaybetmeyen, onlara sahip çıkan ve o değerler doğrultusunda geleceği planlayan, gelişmeyi hedefleyen değerlerinden ve hedeflerinden sapmayan "Milletin Partisidir" şeklinde konuştu.

“AK Parti tarihinin her gününün bir anlamı vardır. Girilen her yerel ve genel seçimin bir anlamı vardır. Yapılan her kongrenin bir anlamı vardır” diyen Kobal açıklamasını şöyle sürdürdü; “AK Parti girdiği tüm seçimlerde olduğu gibi 7 Haziran’da da Türkiye’nin 13 yıllık kazanımlarını koruyup büyük hedeflerine ulaşmayı milli iradeden onay alarak gerçekleştirmek için yola çıkmıştı. Cumhuriyetimizin lOO.yılında bölgesinin ve dünyanın saygınlığını tam manasıyla elde edip, insanımızın ve medeniyetimizin tüm unsurlarıyla yükselmesini hedefliyordu. Her seçimde olduğu gibi bu seçimlerde de Milli iradenin kararını tereddütsüz kabul eden AK Parti, gereğini süreç içerisinde yerine getirmiştir. Ülkemizi hükümetsiz bırakmamak adına yine yapıcı bir siyaset anlayışı ortaya koymuştur. Türkiye’nin siyasi irade ve hükümet iradesi boşluğuna düşeceğini hesap edenler ekonomik, siyasi istikrarsızlıkla birlikte, milli birlik ve kardeşlik sürecini de terörle sabote ederek, milletimizi kazanmaları ve hedeflerinden uzaklaştırmamaya teşebbüs ettiler. AK Parti birikimi, ülkemizi ve insanımızı tecrübesi ve ortak aklıyla birlikte kurulan bu oyunlardan uzaklaştırmayı başarmıştır. Milletten aldığı iradeyi her gün hakkıyla kullanıp, yerine getirmiştir. Geçen 3 aylık süre ve olaylar, ülkemizin 21. asrın başından itibaren diğer ülkelerden üstünlüğünün tek başına iktidar olduğu gerçeğini bir kez daha tüm açıklığıyla ortaya koymuştur. Bugün üzerinde ısrarla konuşulan siyasi istikrar ve ekonomik istikrarın kaynağı, özgüvenle attığımız tüm adımların kaynağı hep tek başına iktidar olmuştur. Hedefimiz Anayasamızın hükümleri çerçevesinde gittiğimiz 1 Kasım seçimlerine ülkemize yeniden tek başına iktidar olma imkânı sunmaktadır.

Yeniden tek başına iktidar, milletimizin gelecek ümidini yeşertecek, hedeflerimize güçlü adımlarla ulaşmamızı sağlayacaktır. Coğrafyamızın ve topraklarımızın makûs talihini değiştirme kararlılığı olan ve bunu ispatlamış tek hareket AK Parti ve onun kadroları için 1 Kasım; anlamı, yüklendiği misyonu ve sorumluluğu açısından önemli bir tarihtir. 1 Kasım’a giden her dakika, her olay bizim ve milletimiz için anlamlıdır. Bu nedenle 1 Eylül 2014’de başlayan kongre sürecimiz ve bu esnada gerçekleşen mahalle, belde, ilçe ve il kongrelerimiz her noktada coşku, heyecan ve birliktelik içerisinde geçmiştir.

Genel Başkanımız, Başbakanımız Ahmet Davutoglu’nun ve parti yetkililerimizin katıldıkları kongreler bütünleşmemizin, tazelenmemizin ve tabanımızın verdiği yetkiyle sorumluluklarımıza yeniden heyecanla başlatmamızın teminatı olmuştur.

Şimdi aynı anlayışla 5. Olağan Kongre sürecimizi "Olağan Büyük Kongremizle" tamamlıyoruz...

12 Eylül tarihi Türkiye’nin en talihsiz günlerinden biriydi. Çok şükür 2010 referandumu ile bu tarihin üzerindeki kara lekeyi kaldırdık. Şimdi 12 Eylül 2015’te, bu günü AK Parti 5. Olağan Büyük Kongresi ile taçlandırıyoruz.

Partimizin her kongresinin bir anlamı ve misyonu vardır.

1.Olağan, 2.Olağan, 3.Olağan, 4.0lağan ve 1. Olağanüstü Kongrelerimiz AK Partimize, tabanımıza ve teşkilatımıza büyük sorumluluklar yüklemiş ve buradan alınan güçle de Türkiye büyük atılımlar gerçekleştirmiştir. Şimdi aynı vazife 5. Olağan Büyük Kongrededir. Bu kongremiz Türkiye’nin demokratikleşme, kalkınma, ilerleme ve değerleriyle bütünleşme yolculuğuna, evrensel sorumluklarına ara vermeden, tüm hızıyla devam etmesinin kaynağı olacaktır.

Bu kongremiz, milletimizin Yeni Türkiye yolculuğuna devam etmesinin kaynağı olacaktır... Bu kongremiz, 1 Kasım’da tek başına iktidarın ve ülkemizin hedeflerine ulaşmasının kaynağı olacaktır... Bu kongremiz, kardeşliğimize halel getirmeye çalışanlara karşı milli iradenin güçlü sesinin kaynağı olacaktır... Bu kongremiz, 2023, 2053 ve 2071’e selametle ulaşmamızın kaynağı olacaktır... "Bu kongremiz tek başına iktidarın anahtarıdır."