Sağlığımız İçin Hedef Günde Bin Adım
Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğr. Gör. Uzman Fizyoterapist Begümhan Turhan, fiziksel aktivitenin önemi ve bireylerin bu konuda bilinçlenmesihakkında yazdığı yazısında, sağlıklı yaşamla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Toplumumuzun yüzde 65’lik bir kesimi “Sedanter yaşam” olarak isimlendirilen “fiziksel aktivitenin minimum seviyede olduğu, hareketsiz yaşam tarzı”nı benimsemiştir diyen Begümhan Turhan, "Genel olarak çok fazla yürüyüş yapan bir halk olmadığımız gibi, mümkün olduğunca gözümüz ve aklımız araba veya asansörlerde” dedi.
Turhan yazısında şunlara değindi:
“Televizyon karşısında çok vakit harcayarak pasif yaşam sürenlerimiz maalesef çok fazla sayılara ulaşmıştır. İşte bütün bu ve bunun gibi hareketsizlikler sonucunda kalp, şeker gibi hastalıklara yakalanma riskimiz her geçen gün artmaktadır. Zamanlarını sosyal ve fiziksel aktivitelerden uzak kalarak geçiren kişiler, pasif hayattan kaynaklanan “ölüm riski” içerisinde bulunurlar. Amerika’da yapılan araştırmalarda “sedanter yaşam”dan kaynaklanan ölüm sayısının yaklaşık olarak 200.000’lere ulaştığı kaydedilmiştir”.
“EN KOLAY SPOR YÜRÜYÜŞ”
Yapılabilecek en kolay sporun yürüyüş olduğunu dile getiren Turhan, “Yürürken kas-iskelet sistemimizle birlikte beynimiz de çalışır. Daha fazla oksijen alırız. Hücrelerimize giden oksijen miktarı artar. Fiziksel etkinliğin hem en sağlıklı biçimidir, hem de iyileşme sistemini iyi işler durumda tutar. Hastalık durumlarında vücudun kendiliğinden iyileşme olasılığını artırır. Düzenli olarak yapılan 30-40 dakikalık tempolu yürüyüşler ile forma girmek mümkündür. Yürüyüşün bize kazandırdığı en önemli şey ise her adımımızda hayatımızdaki stresi biraz daha azaltmasıdır. Uykularımız daha verimli ve düzenli hale gelir” dedi.
Bireylerin gün içerisinde yapması gereken fiziksel aktiviteleri de açıklayan Turhan, “Eğer düzenli yürüyüş yapamıyorsak, günlük hayattaki adım sayımızı artırmalıyız. Kendi kendimize geliştirebileceğimiz bazı yöntemlerle bu sayıyı artırmak mümkündür. Mesela arabamızı daha uzak bir yere park etmek, otobüsten inerken bir durak önce inmek gibi. Günde kaç adım attığımızı merak ediyorsak “adımsayar (pedometre)” denilen aletler, adım sayma özelliği olan saatler veya aynı amaçlı akıllı telefon uygulamalarını kullanabiliriz. Mümkünse günde en az 10 bin adımı hedeflemeliyiz. Son günlerde “sağlık için 10bin adım atılması gerektiği” birçok kez gündeme getirilmiştir. Çünkü, sağlıklı bir insanın her gün ortalama 8 bin -10 bin civarında adım atması gerektiği ve bu rakamın 7 bin 500’den az olmaması gerektiği yapılan çalışmalarla desteklenmiş ve hesaplanmıştır” diye konuştu.
“Gün içerisinde bu sayılara ulaşabilmek hem sağlığımız için gereklidir, hem de kilo problemi yaşama ihtimalimizi daha az hale getirir. Kalp ve damar sistemimiz daha düzenli çalışır. Kalp ritmimiz düzenlenir. Adım sayımız günde 7 bin 500’ün, hele de 5 binin altına düştüğünde maalesef vücudumuz yağ depolamaya başlar. Şehir hayatındaki kişilerin attığı adım sayısı günde en fazla 3 bin ile 4 bin civarında olmaktadır. Bu nedenle 10 bin sayısına ulaşmak oldukça güç olabilir. Bunu tespit edip çözmek için öncelikle 5-6 gün üst üste ortalama günlük adım sayınızı belirlemelisiniz. Bulduğunuz rakama her gün en az bin ile 2 bin adım eklemeye çalışarak toplamda en az 10 bin rakamını yakalayana dek artırmalısınız” diyen Begümhan Turhan, bireyleri sağlıklı yaşam konusunda uyardı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.