Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muş'ta Malazgirt Milli Park Alanı'nda düzenlenen Malazgirt Zaferi'nin 949. yıl dönümü kutlama programında konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malazgirt Zaferi'nin 949. yıl dönümü kutlama programında önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Dandanakan Zaferi'yle istiklalini kazanan Büyük Selçuklu Devleti'nin bu zaferin ardından Mevr şehrinde tarihi bir kurultay gerçekleştirerek fetih için batıya yönelme kararı aldığını anlatan Erdoğan, böylece başlayan Anadolu akınlarının kısa sürede Sivas'a, Konya'ya, İzmir'e kadar ilerlediğini belirtti.

“BİZİM MEDENİYETİMİZDE YAĞMALAMAK YOKTUR”

Ecdadın fethettikleri vatan edindiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim medeniyetimizde fethetmek, işgal etmek, yağmalamak değildir. Fethetmek, Allah'ın emrettiği adaleti o beldede hakim kılmaktır. Eğer ele geçirdiğiniz bir yerde adaleti tesis edemediyseniz, zulme engel olamadıysanız orayı fethettik diyemezsiniz. Her zaman söylediğimiz gibi asıl olan gönüllerin fethedilmesidir. Milletimiz fethettiği beldelerde evvela zulmü ortadan kaldırmıştır, adaleti tesis etmiştir. Bunun için bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir" dedi.

“BU ZAFER TÜRK VE DÜNYA TARİHİNİN DÖNÜM NOKTASI OLDU”

Çağrı Bey'in Türkistan'a döndüğünde "bu topraklarda Türkleri durdurabilecek bir güç olmadığını" söylediğini, bu hakikati kabullenmek istemeyen Bizans imparatorunun, Anadolu'daki Selçuklu yürüyüşünü durdurabilmek umuduyla İstanbul'dan hareket ettiğini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

"Türklerin elinde bulunan Malazgirt Kalesi'ni zapt ederek halkını kılıçtan geçirdi. Bu vahşeti Mısır seferi esnasında haber alan Sultan Alparslan ordunun istikametini değiştirerek Ahlat, Malazgirt arasına geldi. Önce sulh yolunu denemek üzere Bizans imparatoruna bir elçi heyeti gönderdi. Askerlerinin çokluğuna ve teçhizatına güvenen imparator bu teklifi sert bir şekilde reddetti. Çünkü Bizans imparatorunun emrinde 200 bin kişilik ordu vardı. Alparslan'ın emrinde ise 45-50 bin kişilik ordu bulunuyordu. İşte bu iki ordu 26 Ağustos 1071 tarihinde Malazgirt Ovası'nda karşı karşıya geldi. Günlerden cuma idi. O gün bütün İslam diyarlarında Müslümanların zaferi için dua ediliyordu. Kefen niyetiyle beyaz bir elbise giyerek askerin karşısına çıkan Sultan Alparslan kısa bir hitabın ardından hücumu başlattı. Türklerin kadim ricat-taarruz taktiğiyle kısa sürede Bizans ordusu bozguna uğratıldı. Gün batarken Türk ordusu Malazgirt'te büyük bir zafer kazanmıştı. Türk ve dünya tarihinin dönüm noktalarından birini teşkil eden bu büyük zaferin ardından şehir şehir, köy köy Anadolu'nun fethi gerçekleşti.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.