Mehel: “Hava Isındıkça Siz Yavaşlayın”

Samsun Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Uzm. Dr. Dursun M. Mehel, giderek yükselen hava sıcaklıkları öncesi kalp krizi açısından risk grubunda bulunan hastalara önerilerde bulundu.

Risk altında bulunan kalp hastalarına sıcak yaz aylarında dikkat etmeleri gereken hususlar hakkında uyarılarda bulunan Uzm. Dr. Dursun M. Mehel, yaz döneminde yapılan yanlışların ölümcül sonuçlar doğurabileceğini söyledi.

“ ‘BANA BİR ŞEY OLMAZ’ MANTIĞI KÖTÜ SONUÇLAR DOĞURABİLİR”

Yaz döneminde yapılan yanlışların ölümcül sonuçlar doğurabileceğini belirten Uzm. Dr. Dursun M. Mehel, "Çoğu insanın ‘bana bir şey olmaz’ içgüdüsüyle merdiven çıkınca ya da koşu yapınca belirginleşen ama dinlenince geçen göğüs ağrılarını, kalp çarpıntılarını dikkate almadığını ve hastaneye başvuru yapmayı geciktirebiliyor. Bunun büyük bir hata olduğunu sıcak yaz dönemi öncesi mutlaka kan basıncımızdan, kan şekerimize, kolesterol seviyemizden kalbi besleyen damarlarımızın kapasitesine kadar genel bir kardiyolojik muayeneden geçilmesi gerekmektedir. Bu uygulama, özellikle ailesinde kalp rahatsızlığı hikayesi bulunan veya daha önce kalp rahatsızlığı geçiren hastalar için büyük önem arz ediyor. Özellikle tatil dönemlerinde insanlar, ‘bana bir şey olmaz’ duygusuyla daha çok hareket ediyor ve zamanlarını dolu dolu geçirmek isteğiyle daha fazla efor sarf ediyor. Bu dönemde aşırı yiyecek tüketimi ve sıcak havada fazla kalma nedeniyle ortaya çıkan su ve tuz kaybı; plaj voleybolu, sabah koşuları gibi ağır fiziksel aktiviteler nedeniyle insanlar vücutlarını aşırı zorluyorlar. Hazırlıksız olan kalbin bu yüklemelerden hiç hoşlanmadığını; bu dönemde ağır yağlı yemeklerden kaçınılması, su alımına büyük önem verilmesi ve ağır egzersizlerden uzak durulması gerekir. İnsanlar, tatile çıkmadan otomobilleri için yaptırdıkları bakımı, kalplerinden esirgememeleri gerekir” diye konuştu.

“DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR”

Kalp kaynaklı ağrıların; sol kolun iç tarafından, koltuk altından el bileğine kadar uzanan sahada hissedildiğini söyleyen Mehel, “Ağrı; çeneye, boyuna, sırta, mide ve bele doğru yayılabilir. Ağrıyla birlikte; bulantı, kusma, soğuk terleme, baş dönmesi, baygınlık hissi veya yorgunluk hali varsa bu ağrı daha da önemsenmeli. Ağrıya eşlik eden ani gelişen nefes darlığının da mutlaka ciddiye alınması gerekir” dedi.

“HAVA ISINDIKÇA SİZ YAVAŞLAYIN!”

Göğüs bölgesindeki her ağrının kalple ilişkili olmasının şart olmadığını ifade eden Mehel, “Ama göğüsün orta yerinde baskı veya sıkışma ya da sıkılmış bir yumruk gibi hissedilen ağrılar öncelikle kalp ağrısı gibi kabul edilmesi gerekir. Önceden kalp krizi geçirenler, stent uygulaması ve by-pass cerrahisi yapılanlar, kalp yetmezliği, hipertansiyon, şeker hastalığı ve kolesterol yüksekliği sorunu olanlar, erken yaşta kalp krizi geçiren birinci derecede akrabası bulunanlar, kilo fazlalığı ve şişmanlık problemi yaşayanlar, sigara içenler veya alkol tüketimi fazla olanlar, hareketsiz bir yaşam tarzı sürenler özellikle kalp rahatsızlıkları ve kalp krizi açısından risk altındadır. Bu gruptaki hastalar çok dikkatli olmaları gerekir. Bu tip rahatsızlığı olan hastalara şunu söylemek istiyorum; hava ısındıkça siz yavaşlayın!” şeklinde konuştu.

“RİSK GRUBUNDAKİ HASTALARIN ÖZELLİKLE TATİLDE YAPMAMALARI GEREKENLER”

Vatandaşlara uyarılarda bulunan Uzm. Dr. Dursun M. Mehel, açıklamasını şöyle tamamladı: “Uykunuza dikkat edin, uykudan önce alkol almayın ve ağır bir şey yemeyin. Tok karnına denize girmeyin. Denize birden atlamayın, zira denize birdenbire giriş nedeniyle vücudun ısı dengesi bozuluyor, kalp krizi meydana gelebiliyor. Denize, sabah ve akşam saatlerinde aç karnına girin. Kumda güneş banyosu yapmayın. 11.00-16.00 saatleri arası güneş banyosundan kaçının. Denizde kıyıya paralel olarak yüzün. Açıklarda yüzmeyin, kalp rahatsızlığınız varsa aşırı uzun mesafeli yüzmekten ve dalmaktan kaçının. Uzun seyahat yapmanız gerekiyorsa olabildiğince sık mola verebileceğiniz seyahatler planlayın. Yeteri kadar su içmeye özen gösterin, idrar renginiz su tüketiminizi ayarlamada rehber olabilir. Açık renkli idrar yeterli, koyu renkli idrar az su tüketimini gösterir. Günde en az 2,5 litre su için. Ağır yemekler, çok yağlı, unlu yiyecekler, kızartmalardan özellikle uzak durun, az yiyin. Meyve tüketimini artırın, özellikle sulu meyvelerden faydalanın. Ağır fiziksek aktivitelerden kaçının, bu aktiviteleri yapacaksınız havanın çok sıcak olmadığı saatleri tercih edin. Olanak varsa günde birkaç kez serin duş alın.”