Fatmagül Abacı

Fatmagül Abacı

Milletim Milletim Can Memleketim

Bu topraklar kanla sulanmış ve halen bu uğurda kan verilen bir vatan davası vardır. Terör halen devam ederken tüyü bitmemiş yetimin hakkı, halkımın hakkı bu uğurda harcanıyor. Elbet vatan sevgisi ve vatan önce gelir.

Ne diyordu Nene Hatun üç aylık bebesini bırakırken “Bebem anasız büyür ama vatansız büyüyemez.” Rahmet ve minnetle anıyorum.

Hiçbir mermi dahi atamadan vatan savunması için yola çıkan Sarıkamış şehitlerini unutmak mümkün müdür ?

Çanakkale’de on binlerce şehidin kemiklerini sızlatmak hangimizin haddine sorarım size ? Kimin için savaştılar? Biz vatanımızda yaşayalım diye.

Ya memleketim de başlatılan Kurtuluş kurşununu atan Sütçü İmam’ı unutmak ne korkunç ! Bizimle başlar Milli Mücadele ve kurtuluş için örnek davranış.

Biz de kahramanlık hikayeleri bitmez. Çünkü soyumuzdan gelir, milletçe kahramanlık.

***

Köprüyüz diyoruz lakin bu köprü barış köprüsü gibi iken, bazıları dışarıdan, bazı içimizdeki kendini bilmezler yüzünden sırtımızda ki kamburlar düzelmiyor.

Hainleri tespit edip, içimizden çıkarıp atmak gerek.

Çokça devlet kurumuşuz ve yeniden zümrüdü anka kuşu gibi küllerimizden doğmuşuz. Çünkü biz tek kişi de kalsak da devlet kurma çabasında olan bir milletiz.

Gerek İslam öncesi, gerek zamanımıza kadar devam eden İslami devirde, değişik adlarla tarihte yer alan Türk devletlerinin sayısı 110’dan fazladır. Bunların 16’i büyük hakanlık (imparatorluk), 38’i imparatorluk olmayan devlet, 34’ü beylik, 4’ü atabeylik, 18’si hanlıktır.

Cumhurbaşkanlığı forsunda yer alan 16 Türk İmparatorlukları yıldızlarının açılımı; Büyük Hun, Batı Hun, Avrupa Hun, Göktürk, Avar, Hazar, Uygur, Karahan, Gazneliler, Büyük Selçuklu, Harzemşahlar, Altınordu, Timur, Babür ve Osmanlı’dır.

Osmanlı’nın meyvesi de Türkiye Cumhuriyet’dir.

Sınırları Misak-ı Milli ile çizilen ve 767.119 km karelik yüzölçümü ile bizim eşsiz vatanımızdır.

Kardeşçe ve dostça yaşayacağımız günlerimiz sağlık ve huzurlu olsun, yurdumuzda.

***

Namık Kemal insan vatanını neden severim, açılımında;

“İnsan vatanını sever; çünkü vatanın çocukları arasında dil ve menfaat birliği, bir gönül yakınlığı ve fikir kardeşliği vardır. Namık Kemal dağılmakta olan imparatorluğu kurtarmak istemiştir. Ona göre Osmanlı (Türk) bayrağı altında yaşayanların hepsi tek millettir.”

Vatan şairimiz Namık Kemal’e katılıyorum. Şöyle ki ; tek bayrak altında yaşayanların hepsi tek millettir.

Var mı birbirimizden farkımız?

Sadece bölgesel farklılıklarımız var. O da olacak tabi ki. Çeşitlilik güzeldir. Yedi bölgemizdeki her bir insanımız bu ülkenin nadide birer çiçeğidir. Bu çiçekler sayesin de milletiz. Biz böyle güzeliz.

Hangimizin atası bu topraklarda yaşamadı?

Hangi annemiz bizi bu topraklarda doğurmadı?

Suyuna, havasına ve toprağına hangimiz aşık değiliz?

Sınıf öğretmeni bir arkadaşım Almanya’da yaşayan bir genç kızla evlenmişti. Ve gitti. Fakat her hafta arıyordu, beni. Nasıl özlediğini anlatırken “ yerdeki izmaritleri gelir tek tek toplarım Fatmagül. O kadar ki çok özledim. Burası bizim ellere benzemiyor. Temiz düzenli ama altı da hayat bitiyor. İki birasını alan evine çekiliyor. Çok özlüyorum, çoook.” Bir ay boyunca aradı. Sonrası telefon faturaları kabarmıştır, belki de alışmıştır, dedim aramalar bitince.

Sonra orada öğretmenlik yapamadığını, işçi olarak çalıştığını paylaşmıştı. İzin zamanı gelinde yurda geldi. Toprağı öpücem diyordu, öptü de.

İnsan içindeyken farkına varmıyor. Kıymetlimizin.

***

Ayrıca 6 şubat depreminden sonra İzmir Alaçatı’ya yerleşen ve Alaçatı belediyesinde iş verilen, evi donatılan amcazadem içindeki Maraş düşkünlüğünü ve özlemini dinderemedi. Tekrar dört ay sonrasında memlekete döndü, ailesi ile birlikte. Verilen her şeyi orada bırakarak.

Bendeniz ise İstanbul’a gelip, ilk kez boğaz köprüsünden geçerken “ ben memlekete dönerim” dediğim zaman sekiz yaşındaydım. İstanbul’u hiç sevmemiştim. Sevmiyordum da . Bugün gibi hatırlıyorum.

Oysa şimdi nerdeyse elliye yakın yıl buradayım. İşin garip tarafı İstanbul’u terk edemiyorum. Sanıyorum ki biri İstanbul’u çalacak. Öylesine sevdim bu memleketimi. Küçük Türkiye gibi burası. Ülkemi özledikçe içinde yaşamama rağmen semtlerini, hangi şehir taşınmış festivale, ne canın çekti hangi bölgeden burada.

Türkiye turu yapmış biri olarak ülkemizin her köşesi takdire şayan. İnsanımız, halkımız, milletimizin bir hoş güzelliği var. İnkar edilemez.

Milletim milletim ve can memleketim yeni yılda ekonomik rahatlık, bolca huzur, bereketli maddi ve manevi zenginlik olsun. Asgari hüzünlü olsun olursa, çünkü biliriz ki hep mutluluk olmayacak, hiçbir şeyin baki olmadığı dünyada, en önemlisi daimi sağlık olsun.

Kalın sağlıcakla…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatmagül Abacı Arşivi

Nebi

17 Ekim 2024 Perşembe 17:13