Robotik Cerrahi İle İlk Kez Paratiroid Ameliyatı Yapıldı

Robotik Cerrahi İle İlk Kez Paratiroid Ameliyatı Yapıldı
Her iki göğüs kafesinin arasında ve göğüs kemiğinin arkasında paratiroid adenomunu bulunan 46 yaşındaki Mehmet Atalay’a ‘robot yardımlı paratiroid ameliyatı’ yapıldı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, G...

Her iki göğüs kafesinin arasında ve göğüs kemiğinin arkasında paratiroid adenomunu bulunan 46 yaşındaki Mehmet Atalay’a ‘robot yardımlı paratiroid ameliyatı’ yapıldı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özer Makay, ameliyatın Türkiye’de bir ilk olduğunu söyledi.

Kemik ve eklem ağrıları şikayetleri ile hastaneye başvuran 46 yaşındaki polis memuru Mehmet Atalay’ın böbrek taşlarının da olduğu dikkati çekti. Yapılan biyokimyasal tetkiklerde kan kalsiyum değerinin çok yüksek, fosfat değerinin düşük ve kemik ile ilişkili değerlerin ise bozulmuş olduğu görüldü. Bunun üzerine hastada kanda parathormon hormonuna da bakıldı. Parathormon değerinin yüksek gelmesi üzerine bir dizi tetkik yapıldı. Bu görüntüleme tetkikleri sonucunda Mehmet Atalay’da normalde boyun bölgesinde bulunması gereken ‘paratiroid adenomunun her iki göğüs kafesinin arasında ve göğüs kemiğinin arkasında yerleştiği tespit edildi. Ayrıca Mehmet Atalay’ın mevcut paratiroid adenomu, kalpten çıkan atardamar ile kalbe giren toplardamar arasındaydı. Paratiroid adenomunun bu olağan dışı yerleşiminden dolayı, hastaya ‘robot yardımlı paratiroid ameliyatı’ yapılmasına karar verildi.

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özer Makay, paratiroid bezlerinin normalde tiroid bezi ile yan-yana boyun bölgesinde yer aldığını ifade ederek, “Nadir olarak her iki göğüs kafesinin ortasında bulunurlar. Bu durum, embriyolojik gelişim ile açıklanabilir olmakla birlikte başarısız paratiroid ameliyatların da başlıca nedenlerinden de biridir” şeklinde konuştu.

Paratiroid bezlerinin parathormon adlı hormonu salgıladıklarını belirten Doç. Dr. Özer Makay, “Bu hormon, vücudun kalsiyum ve fosfor dengesi için olmazsa olmazıdır. Yani, diğer bir deyişle kemik metabolizması için vazgeçilmezdir. Bezler, genellikle dört adettir ve az önce de belirttiğim gibi sıklıkla boyunda ve tiroid bezi komşuluğunda bulunurlar. Bazen bu bezlerden biri veya birkaçı normalden fazla hormon salgılayacak özellik kazanır. Buna ‘paratiroid adenomu’ adı verilir. Neyin buna neden olduğu tam olarak tespit edilmiş değildir. Hormonun fazla olması, kan kalsiyum yüksekliği ile birlikte, beraberinde kemik erimeleri, böbrek taşı oluşumları ve kalp damar sisteminin yıpratılmasını getirmektedir. Yakınma yelpazesi oldukça geniştir; ruhsal yakınmalardan tutun da karın ağrıları, kemik ağrıları, kabızlık, kalpte ritim bozuklukları ve damar sisteminin yıpratılması görülebilir. Unutmamak gerekir ki, kalsiyumu yüksek paratiroid adenomu hastaların bir kısmında da hiç yakınma bulunmayabilir” dedi.

Doç. Dr. Makay, paratiroid adenomu olan hastalarda tedavinin cerrahi olduğunu vurgulayarak, ‘‘Tetkiklerle saptanan paratiroid adenomunun ameliyat ile çıkartılması gerekir. Aksi takdirde, yüksek kan kalsiyumu ve düşük fosfor düzeyleri ile birlikte hastada ciddi kemik, eklem, cilt ve kalp sorunları ortaya çıkabilir” diye konuştu.

“ROBOTİK CERRAHİ, KAPALI CERRAHİNİN GELİŞMİŞ FORMUDUR”

Mehmet Atalay’ın olağandışı yerleşimli ve sorunlu paratiroid bezinin robotik cerrahi ile başarı ile alındığını kaydeden Doç. Dr. Özer Makay, şunları söyledi: ‘‘Mehmet Bey’in göğüs kemiği kesilmeden bu ameliyat gerçekleştirildi. Burada kapalı ameliyatların avantajlarının yanı sıra bir ileri teknoloji ürünü olan robotik sistemin de sağladığı avantajlardan söz etmeliyiz. Çünkü robotik cerrahi, kapalı cerrahinin gelişmiş formudur. Kapalı ameliyatla hasta daha kısa sürede toparlanıyor, daha az ağrı duyuyor, normal hayatına daha kısa sürede kavuşuyor, işine daha çabuk geri dönebiliyor ve kozmetik açıdan küçük deliklerden ameliyat yapıldığından çok daha memnuniyet verici sonuçlar alınıyor.’’

Doç. Dr. Özer Makay, ileri teknoloji ürünü robotik sistemin önemli avantajlara sahip olduğunu belirterek, “Cerrah üç boyutlu görüntü altında mükemmel ve büyütülmüş bir görüş altında ameliyat ediyor. Cerrahın kumanda ettiği kollar, el bileğinden daha kıvrak olma özelliğine sahip olduğundan dolayı, robotik sistem vücudun ince ve hassas yerlerinde çalışmayı avantaj haline getiriyor ve bu da ameliyatı kolaylaştırabiliyor. Kıvrak dediğimiz açılanma özelliğinden dolayı büyük kesilerin kullanıldığı ameliyatlara gerek kalmayabiliyor. Cerrah oturur pozisyonda sizi ameliyat ediyor. Bu da sizi ameliyat eden cerrahın sizi daha konforla ameliyat ediyor olması anlamına geliyor” şeklinde konuştu.

“MEHMET ATALAY’A UYGULADIĞIMIZ AMELİYAT BİR İLK”

Doç. Dr. Makay, robotik endokrin cerrahisini, Ege Üniversitesi’nde üç yıldır uyguladıklarını kaydederek, ‘‘Mehmet Bey’de uyguladığımız ameliyat Türkiye’de bir ilk. Bu ameliyat -tüm ekibin gayretiyle başarıyla sonuçlandı. Ameliyatı sağ göğüs boşluğundan girerek gerçekleştirdik. Buradan, küçük delikler aracılığı ile robotik sistemin yardımıyla vücudun ana atardamar ve toplardamarların olduğu bölgeye eriştik ve yine robotik sistemin sunduğu avantajlarla sorunlu paratiroid bezini bulup çıkardık. Ameliyat 90 dakika sürdü. Mehmet Bey’in kan parathormon düzeyleri ameliyatın 20.dakikasında hedeflenen düzeye geriledi ve bununla paralel olarak kan kalsiyum düzeyleri de azaldı” dedi.

ROBOTİK CERRAHİ İLE İLK KEZ PARATİROİD AMELİYATI YAPILDI.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.