Çocuklar Ve Gençler Zararlı Alışkanlık Riski Altında

Bilecik Gençlik Kültür ve Eğitim Derneği Başkanı Muzaffer Tekelioğlu, çocukların ve gençlerin zararlı alışkanlıklardan uzaklaştırılmasının yolunun manevi değerlerini artırmak ve spora teşvik etmekle mümkün olabileceğini söyledi.

Tekelioğlu, yaptığı açıklamada, teknoloji geliştikçe çocuklar ve gençlerin kimliklerini ve kişiliklerini kaybetme konusunda zaafa uğradıklarını belirtti. Günlük hayatta işlerimizi kolaylaştıran, haberleşmede, paylaşımda yardımcı olan telefonlar ve internetin gereği gibi kullanılmadığında olumsuz etkilere yol açtığını ifade eden Muzaffer Tekelioğlu, "Birlikte yaşama yerine, toplumdan soyutlayarak çocuklarımızı, gençlerimizi hatta büyükleri yalnız ortamlara itiyor.”

Caddelerde, sokaklarda, işyerlerinde, taşıtlarda herkesin elinde telefon saatlerce konuşuyor. Kimse kimseyi görmüyor, selamlaşma yok, hatta yürürken birbirine çarpıyor. Telefon; karşısındakine birkaç kelime ile duygu ve düşüncelerini anlatma aracıdır. İnternet çalışmalarımızı kolaylaştırmak ve bilgiye ulaşmak için bulunmaz bir nimet. Tereddüt ettiğiniz bir konu hakkında bilgiye en kısa sürede ulaşabiliyorsunuz. Facebookta sevdiklerinize ulaştırmak istediğiniz haberleri duyurabiliyor, sevinçlerinizi ve üzüntülerinizi paylaşabiliyorsunuz. Maalesef hepimizin şahit olduğu gibi facebook sayesinde bize has, mahrem konularda gündeme getiriliyor, paylaşılıyor. Yenilen yemeklerden tutun da, kıyafetler, gezilen yerler ifşa ediliyor. Korkarım ki zamanla yatak odaları bile paylaşılacak” dedi.

Küçük yaşlarda özenti duyarak sigara ve içkiye alıştırılan çocuklarımız ve gençlerimizin telafisi mümkün olmayacak boyuta varacak şekilde bağımlı hale geldiğini belirten Tekelioğlu “Bir kereden bir şey olmaz düşüncesi ve adam olmanın göstergesi olarak çevre tarafından algılanan kötü alışkanlıklar çocuklarımızın ve gençlerimizin hayata olumsuz bakmalarına sebep oluyor. Son zamanlarda Bonzai adı altında piyasaya sürülen ve üzülerek ifade etmeliyim ki cazip hale getirilip piyasaya sunulan uyuşturucular aile bağlarını koparıyor. Çocuklarımızın ve gençlerimizin zararlı alışkanlıklardan kurtarılması ya da alışmaması için yapılması gereken hususlar ve katkı sağlayacak kuruluşlar olarak belediyelerimiz başta olmak üzere, sivil toplum kuruluşlarına, dernek ve vakıflara büyük iş düşmektedir” diye belirtti.

Çocuklara ve gençlere olumlu davranışların kazandırılması ve manevi duygularının gelişmesi ve zararlı alışkanlıklarla tanışmaması için en güzel faaliyet yaz Kur’an kurslarının olduğunu dile getiren Tekelioğlu “Her yıl olduğu gibi okullarımızın yaz tatiline girmesinden itibaren camilerimizde, Kur’an kurslarında, gönüllü kuruluşlar olan vakıf ve derneklerde açılan kuran kursları çocuklarımızı ve gençlerimizi sokak ortamından alı koyuyor. Öğrenilen bilgiler hayat boyu kullanılıyor. Belediyelerimizin yaz döneminde açtığı yaz spor kursları zararlı alışkanlıklardan uzaklaştırır. Belediyelerimiz 1500-2000 kişilik gencimize ilgi duydukları basketbol, voleybol, tekvando, tenis, jimnastik, yüzme, bocce, dart ve futbol branşlarında kurslar açarak okul streslerinden uzaklaşmaları, zararlı alışkanlardan uzaklaşarak topluma faydalı bireyler olmaları ve yetenekli sporcuların tespit edilerek kendilerini daha da geliştirebilmeleri için onlara destek verilmesi hedefleniyor” dedi.

İl ve ilçe müftülüklerine ve personeline, yaz spor okullarını açan Belediye Başkanları ve personeline yaptıkları hizmetlerden dolayı teşekkür eden Tekelioğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü;

“İlimiz ve ilçelerimizde yaşayan çocuklarımız ve gençlerimize bu imkânları sunan belediye başkanlarımıza ve müftülüklere, gönüllü kuruluşlara, vakıf ve derneklere teşekkür ediyorum. Güzel faaliyetlere tüm çocuklarımızın ve gençlerimizin katılımlarını sağlama görevi herkese düşmektedir. Sivil toplum kuruluşları bunlara öncülük etmektedir. İl genelinde 350 civarında dernek faaliyet göstermektedir. Her denek tüzüklerinde belirtilen amaçlar doğrultusunda gençlere yönelik çalışmalarda bulunduğunda her çocuğumuza ulaşabiliriz. Geleceğin toplumunu şekillendirecek, topluma yön verecek ve devletin yönetiminde söz sahibi olacak çocuklarımızın ve gençlerimizin manevi duygularla yetişmesi, güzel davranışlara sahip olması, vatanını, milletini, devletini seven fertler olarak yetişmesi görevi hepimizin sorumluluğu altındadır.”