Üniversitelere Getirilen Zorunlu “Cinsiyet Eşitliği” Dersi
Dünyada ve Türkiye’de son zamanlarda yaşanan kadına şiddet olaylarına “dur” diyebilmek için üniversitelere getirilen zorunlu “cinsiyet eşitliği” dersi, Giresun Üniversitesi’nde de uygulanacak.
Son zamanlarda yaşanan şiddetin her türlüsünün kültürel ve ekonomik faktörlere dayalı olduğunu ifade eden Giresun Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Ülkü Aygen Türkmen, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Programı’nı Türkiye’de ilk kez 3-5 Eylül tarihlerinde Giresun Üniversitesi’nde gerçekleştirdiklerini belirtti. Amaçlarının toplumsal cinsiyet eşitsizliğini eşitliğe dönüştürmek için eğiticileri yetiştirmek olduğunu vurgulayan Türkmen, “Konunun en büyük paydası da toplum içindeki şiddet yer alıyor. Toplum içindeki şiddet her aşamada her toplumun seviyesinde bugün gerçekleşmekte ve bunu önlemenin de ilk yolunun eğitimden geçtiğini hepimiz biliyoruz. Bu eğitimleri üniversite yüksek öğrenim kurumlarının müfredata koyduğu toplumsal cinsiyet eşitliği dersleri ile başarmayı planlıyoruz. Kadına yönelik şiddet konusuna da üniversitemizde 2006’dan beri çalışmalarını çok başarılaca sürdürmekte olan Kadın Sorunları Merkezi bu konuda önderlik ediyor. Bu konuların derslerini, eğiticinin eğitim programlarının gerçekleştirilmesinde umarız bunların faydası gelecek nesillerde ortaya çıkacaktır” dedi.
“ATASÖZLERİ ŞİDDETİ TETİKLİYOR”
Şiddeti birçok faktörün tetiklediğini belirten Türkmen, “En başta kültürel faktörler geliyor. Atasözlerimizi hatırlayın ’Kızını dövmeyen dizini döver’ en başta bunlar geliyor. Ekonomik faktörler geliyor, beraberinde kadınların içinde yer aldığı maalesef eşitsiz durumlar yer alıyor. Bunların hepsi toplumda şiddetin baş göstermesi için olumsuz örneklerin şiddeti daha da arttırmasına yönelik negatif etki etmesinin sonucu olarak karşımıza çıkıyor” ifadelerini kullandı
"TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DERSİNİ VERMEK BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ"
Giresun Üniversitesi ve Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi (GÜKAM) Müdürü Yrd. Doç. Dr. İlknur Meşe ise, kadına şiddetin ülkemizde yaşanan en büyük şiddet faktörlerinden biri olduğunu fakat diğer şiddetlerden bir farkı olmadığını söyledi. “Bütün eşitsizlikler birbirleri ile bağlantılıdır” diyen Meşe, “Bu yüzden toplumsal cinsiyet eşitliği dersini vermek bizim için çok önemli. Cinsler arasındaki eşitsizlik toplumdaki diğer eşitsizlikleri de beslemektedir. Biz en başta cinsler arası eşitliği sağlarsak, diğer konularda da eşitliği sağlayacağımızı düşünüyorum. Biz GÜKAM olarak Özgecan Arslan’ın ölümü ile birlikte ona tepki olarak yürüyüşümüzü yaptık. Üniversite olarak bu konuya nasıl yaklaştığımızı gösterdik. Bizim bilimsel bir kurum olarak yapacağımızı en güzel şey öğrencilerimizi yetiştirmek. YÖK’ün bu toplumsal cinsiyet eşitliliği konusunda aldığı ve bütün üniversitelerde zorunlu olması hakkında aldığı karardan sonra bizim üniversitemiz ilk olarak bu senato kararıyla bu dersi bütün birimlere yerleştirdi. Öğretim elemanlarımızı yetiştirme konusunda bir seminer düzenliyoruz ki bütün eğitici hocalarımız, üniversitede toplumsal cinsel eşitliği dersini verebilecek, bu konuda çalışan iyi ve güzel eğitimli hocalarımız var” diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.