MHP İl Başkanları Kahramanmaraş’ta Toplandı
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş İl Başkanlığı, 27 ilin katıldığı ‘İl Başkanları Kaynaşma Toplantısı’nı Mado Evi’nde düzenlediği etkinlikle gerçekleştirdi. 2 gün süren toplantıda, ülke ve bölge meseleleriyle ilgili değerlendirmeler yapıldı.
MHP Kahramanmaraş İl Başkanlığı, farklı bir etkinliğe daha imza attı. Türkiye genelinden 27 ilin il başkanlarının katıldığı bir toplantı düzenleyen MHP Kahramanmaraş İl Başkanlığı, toplantının bir bölümünde basın açıklaması yaparak toplantı hakkında bilgiler verdi. İl Başkanları adına konuşan ev sahibi MHP Kahramanmaraş İl Başkanı Mustafa Bastırmacı, ülke meseleleri hakkında bir açıklama yaptı.
Bastırmacı, açıklamasını şu satır başları altında sürdürdü:
“ÜLKE BİNMEYEN MEÇHUL BİR YOLA SOKULDU”
“Bilindiği üzere bugün ülkemiz geleceği bilinmez, meçhul bir yola sokulmuş vaziyettedir. Bu karanlık tablonun müsebbibi ve öncüsü olan mevcut Ak Parti İktidarı sayesinde; millet, devlet ve vatan bütünlüğümüz coğrafi, siyasi, hukuki ve sosyolojik bir bölünme tehdidiyle karşı karşıyadır. Milli, dini ve siyasi hayatımızla, devlet idare ve yönetme irademizle asla bağdaşmayan bu çarpık ve süfli zihniyetin milletimizin karşısına bedeli ağır hangi faturaları çıkaracağı son on yıllık icraatlarıyla ortadadır. Dün vatanımızı tasfiyeyle uğraşan sömürgecilere bugün dayanak ve destek olan, komşu coğrafyaların kaos ve karmaşaya girmesini ısrarla arzulayan ve Batı’nın bölünme senaryolarını Müslüman alemine kabul ettirmeye çalışan Ak Parti zihniyetinin içinde bulunduğu durum tamamen bir teslimiyet fotoğrafıdır.”
“AYIRICI DÜŞÜNCELER AYAKLAR ALTINA ALINMALI”
Milli mücadele sonrası büyük bedeller ve acılar karşılığı kurduğumuz Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş felsefesinin temel ilke ve esaslarının sorgulanmasının yegâne amacı; etnik ayrımcılık ve siyasi bölücülük nedeniyledir. Bu anlamda İmralı'daki bölücü başının emriyle sunulan ayrılıkçı talepler kesin bir kararlılıkla ayaklar altına alınmaz ise, korkarız ki, bu karanlık gidişat ülkemizi önce iki dilli ve iki ortaklı bir yapıya daha sonra ise, çok dilli ve çok ortaklı bir federal devlet yapılanmasına doğru hızla sürükleyecektir. Bu bir küresel projedir ve bu proje, bir oldubittiyle sahnelenmek istenmektedir. Nihai hedef; Türkiye'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü parçalamaktır. Dolayısıyla ülkemizin sonu karanlık bir yol ayrımına doğru sürüklendiği bugünkü tabloda Ak Parti'nin teslimiyetçi ve tavizkar duruşunun yanı sıra, CHP'nin eş değer hali de, insanımızı gelecekle ilgili ciddi şekilde kaygılara sevk etmektedir. Diğer taraftan Ak Parti hükümetinin dış politikada ‘komşularla sıfır sorun’ politikasıyla ortaya çıkan ancak bilinçli bir şekilde devam eden ve ABD'nin bir ön karakolu gibi süren tutumu; bugün Ortadoğu’yu kanın, gözyaşının ve savaşın eşiğine getirmiştir.
Nitekim Türk milletini cephelerde yenemeyenlere, birliğini bozamayanlara ve aziz milletimizin bu coğrafyadaki mevcudiyetini ne yaptılarsa yok edemeyenlere taşeronluk yaparak cesaret kazandıran ve de ülkemizle birlikte Müslüman âlemini bu sırtlanlar ordusuna peşkeş çekmek isteyen bugünkü Ak Parti iktidarıdır.”
“AYRIMCI DÜŞÜNCELER BAŞKALDIRININ PROVASIDIR”
“Elbette ki başkaları bu gelişmelerin farkında olmayabilir veya görmezlikten gelebilir. Lakin Türk milliyetçileri bilmektedir ki; bugünkü devşirme zihniyetlerin Türk kimliğine karşı tavır alması ve farklı kimlik altında bölücü taleplerle ortaya çıkması, aslında Cumhuriyet öncesi ve sonrası yapılan başkaldırıların da bir provası niteliğindedir.
AKP zihniyeti; tam 10 yıldır devam eden bir zihinsel kuşatma ve dönüştürme operasyonlarıyla, artık, devletin yapısını değiştirecek senaryoları hayata geçirmekte, otuz altı yamalı bir elbiseyi zorla milletimize giydirmek istemektedir. Bilhassa unutulmamalıdır ki; devlet ve millet geleneğimizi görmezlikten gelen, milli seciyemizi, kudretimizi ve gücümüzü pas pas etmek isteyen bir yığın kültürsüz, kifayetsiz ve basiretsiz kişilerin üç dönemdir hükümet olmaları, bugünkü toplumu bir ahtapot gibi kuşatan terör, ahlaksızlık, yolsuzluk, yoksulluk ve hukuksuzluğun da, temel nedenidir. Şüphesiz ki; terörle mücadeleyi zaafa uğratan, İmralı canisi ile pazarlık yapan, PKK açılımı ile etnik bölücülerin taleplerine sahip çıkan ve 2011 seçimleri sonrası Anayasa'nın PKK taleplerini kapsayacak şekilde değiştirileceği konusunda bölücülere vadeli çek veren Başbakan ve hükümeti, bu noktaya gelinmesinin baş sorumlusu ve suç ortağıdır.”
“BU SİYASİ İKTİDARDAN MUTLAKA KURTULMALI”
“Bu nedenle Türk milleti; demokratik mücadele adına yıllardır bu ortamın hazırlanmasına katkıda bulunan ve başka hiçbir iş yapmadan siyaset yaptığını öne sürerek 'siyasi ahlâk ve siyasetçi' imajını; yolsuzluk, hırsızlık, köşe dönmecilik ve soygunculuk seviyesine indirten bu siyasi iktidardan mutlaka kurtulmalıdır. İşte böylesi bir hassas zaman diliminde, ülkemizin meselelerini, sıkıntı ve karşılaşacağı tehlikeleri, gazetedeki köşelerine, üniversitedeki kürsülerine, sahibi oldukları televizyon ekranlarına taşımayanlar; itham ve fitne oklarını Türk Milliyetçilerinin ideolojik ve kurumsal kimliği olan MHP'ye ve liderine yöneltmiş bulunmaktadır. Sanki yaklaşık on yıldan beridir MHP iktidarmış gibi, hayâsızca, utanmadan sıkılmadan yalan ve yanlış beyanlarla, MHP ve Genel Başkanına saldırmaktan, hakaret etmekten imtina etmemektedirler. "Türk tarihini lekelemeyi, Türklük değerlerini küçültmeyi, dünkü isyanları alkışlamayı, bastıranları karalamayı, ecdadımızın mirasını tarumar etmeyi bir şeref olarak gören AKP zihniyetinin, nifak bahçesinde bir araya gelenlerden elbette ki alacağımız bir akıl yoktur. Tabiidir ki; AB ve ABD misyonerliğini üstlenmiş sözde aydınların, etnik bölücülüğü destekleyen ihanet çevrelerinin, Cumhuriyet'in kurucu ruhuna karşı olan odakların, teslimiyetçi sözde demokrat köşe yazarlarının, neden MHP'ye karşı bir haçlı ittifakı içinde hücuma geçtiklerinin nedenini iyi bilmekteyiz.
Hem AKP iktidarı ile omuz omuza verenlerin, hem de bölücü terör örgütü PKK'nın İmralı'daki başıyla ağız birliği içinde olanların, neden Türk milliyetçiliğine karşı kin ve husumetlerini artırdıklarını da iyi bilmekteyiz.”
“TÜRKLÜĞE DÜŞMAN ZİHNİYETLERLE GEÇİRİLECEK VAKİT YOK”
“Lakin ülkücü dava adamlarının; kiralık kalemlere, satılmış vicdanlara, küfür ve hakaretle formatlanmış ağızlara, kin kusan dillere, hile ve tezgâh kurmaktan köstebek yuvasına dönmüş beyinsizlere, Türklüğe düşman Ak Parti zihniyetinin ocağına odun taşıyan hamallarla geçirecek vakti yoktur. Bu anlamda Milliyetçi Hareket Partisi'ne ve onun mümtaz lideri Sayın Bahçeli'ye sövmeyi şeref zanneden şeref yoksulları varsın; Müslümanların şeref, namus ve kanını yerlerde süründürmeye ahdetmiş BOP’çularla beraber olsunlar. Bugün de, ülkü yolculuğunun kutlu yürüyüşü sürdüren Milliyetçi Hareketliler, koca kırk küsur yıllık halkalarını bozmak, dağıtmak, yerini yurdunu viran etmek, geçmişini lekelemek, geleceğini kül gibi savurmak isteyen bugünkü siyasal iktidarla da, kıran kırana mücadele etmektedirler.
Bilinmelidir ki; kim hangi karanlık koridorlarda, hangi karanlık niyet sahipleriyle buluşarak, MHP ve Sayın Liderine karşı 'saman alevi' hükmünde olan aleyhteki bir kampanyayı sürdürürse sürdürsünler, hiç fark etmez. Milliyetçi Hareketi; hiçbir güç ve onlarla işbirliği yapan hiçbir ihanet odakları asla engellemeyeceklerdir. Hülasa Türk milliyetçilerinin yegane lideri, milletimizin son ümidi ve sığınacak tek kalesi olan Milliyetçi Hareket Partisi’nin Genel Başkanı, liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin dediği gibi; "Unutulmamalıdır ki, Milliyetçi Hareket geçilmeden, Türk milliyetçileri aşılmadan, Ülkücüler yenilmeden son vatanımızda Türk milletini bölmeye Allah'ın izniyle kimsenin gücü yetmeyecektir. Şehitlerimizin kanlarını dökenler, milletimizin canını acıtanlar er ya da geç yok olmaktan kurtulamayacaklardır. AKP ne yaparsa yapsın, hangi tezgâhın içine düşerse düşsün; Milliyetçi Hareket Partisi tüm heybetiyle gelişmeleri izlemekte ve milletinin emrinde olduğunu haykırmaktadır. Ve henüz son sözümüzü söylemediğimizi, son hamlemizi yapmadığımızı da kimse aklından çıkarmamalıdır. Bu nedenle ; Milliyetçi Hareket Partisi’ni tek başına İktidar yapacak, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’yi Başbakan yapacak bir azim, kararlılık ve inanç içinde, eğilmez bükülmez bir sadakat ve engellenemeyecek bir kudretle milli iktidara giden yürüyüşümüz devam etmektedir.”
PROGRAMA KATILAN İL BAŞKANLARI İSE ŞU ŞEKİLDE:
Kahramanmaraş İl Başkanı Mustafa Bastırmacı, Adıyaman İl Başkanı Osman Aslan, Aksaray İl Başkanı Rıfkı Karabatak, Amasya İl Başkanı Fatih Coşar, Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, Antalya İl Başkanı Osman Çetin, Balıkesir İl Başkanı Mehmet Duran, Çorum İl Başkanı Ercan Daştan, Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Teyar Karakoç, Düzce İl Başkanı Abdullah Danışmaz, Elazığ İl Başkanı Oğuzhan Demir, Erzincan İl Başkanı İlhan Gülırmak, Erzurum İl Başkanı Zekai Kaya, Karaman İl Başkanı İsmet Hatipoğlu, Kayseri İl Başkanı Mete Eke, Kırıkkale İl Başkanı Seyit Ahmet Göçer, Kırşehir İl Başkanı Cemil Cahit Pişkin, Kilis İl Başkanı Mehmet Ali Özkaraca, Malatya İl Başkanı Arif Yıldız, Mersin İl Başkanı Mahmut Tat, Nevşehir İl Başkanı Serkan Bedirhanoğlu, Niğde İl Başkanı Hakan Er,
Osmaniye İl Başkanı Fahri Kuyucu, Sakarya İl Başkanı Mehmet Erdoğan, Samsun İl Başkanı Şaban Kılıç, Sivas İl Başkanı Kürşat Ergün, Tokat İl Başkanı Murat Polat, Yozgat İl Başkanı Cevdet Kaya.
Haber: Cebrail Sarı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.