“Statükonun devamını istemiyoruz”
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, "Bu adada barış huzur içinde bir gelecek istiyoruz. Statükonun devamını istemiyoruz, BM çerçevesi dışına çıkmamalıyız, BM bu olayın içinde olacaktır olmalıdır, önümüzdeki günlerde daha iyiye gitmek için var gücümüzle çalışacağız tüm taraflar da destek olmalı" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, hükümeti oluşturan siyasi partilerin başkanlarını kabul etti. Görüşme sonrası basına açıklama yapan Akıncı, New York temasları ve yaptığı görüşmelerle ilgili bugün hükümet ile bilgi paylaştığını, yarın da muhalefet partileri ile görüşeceğini söyledi.
Akıncı, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yararlı bir görüşme yaptığını fakat BM Genel Sekreterinin Kıbrıs'taki taraflarla görüşmelerde bulunması için yetkilendirdiği üst düzey BM yetkilisi Jane Holl Lute'un raporunun tamamlanmadığından bunu görüşme fırsatı bulamadığını kaydetti.
Bugün Lute ile telefonda görüştüğünü kaydeden Akıncı, raporun tamamlandığını ve Genel Sekretere verildiğini, 15 Ekim'de yeniden değerlendirme yapabileceğini dile getirdi.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı bugün görüştüğü Guterres'le Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar ile Derinya ve Aplıç kapılarının bir an önce açılması konusunu değerlendirdiklerini ifade ederek, iki lider olarak bir araya gelmelerinin mümkün olduğunu, 15 Ekim sonrası Kıbrıs raporunun açıklanmasıyla bunun çok uzak olmayan bir tarihte gerçekleşmesini arzu ettiğini kaydetti.
Akıncı, görüşmede, hem Derinya ve Aplıç kapılarının açılış gününü birlikte tespit edip kamuoyuna duyurma hem de adanın geleceğine ilişkin BM'de açıklanacak raporu da değerlendirerek karşılıklı görüş alışverişinde bulunmaları ve adanın geleceğinin nasıl şekilleneceğini konuşmalarını arzu ettiğini, bunun sorumlulukları olduğunu vurguladı.
Bu adada daha iyi ve güzel bir gelecek oluşturmanın sorumlulukları olduğunu ifade eden Akıncı, "Önümüzdeki günler hareketli geçecek bize göre, biz üzerimize düşen görevi yerine getireceğiz" dedi.
Soruları da yanıtlayan Akıncı, Rum lider Nikos Anastasiadis ile görüşmeleri halinde Rum tarafında son günlerde çıkan bazı haberleri de sorma ve değerlendirme fırsatı bulacağını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Şu anda varılan mutabakatlar merkezde federal hükümete verilecek yetkilerin artıkları kurucu devletlerdedir, birçok alanda. Kurucu devletlerin yetki alanları içerisinde uluslararası anlaşmalar yapmaları da öngörülüyor. Merkezi yönetim için öngörülen hangi alanları kurucu devletlere aktarma düşüncesi var bilmiyorum, yorum yapamam buluşunca bu konuları konuşma fırsatımız olacak. Bu konuda yıllar önce sayın Klerides'in bilinen görüşleri var; merkezde yetkiler ne kadar çok olursa iki taraf arasında sürtüşme artar o yüzden merkezde yetkiler daha az kurucu devletlerde daha çok olmasını savunuyordu bu yanlış bir şey değil. Müzakereler sürerken merkezi yetkiler artırılmaya çalışıldı şimdi tersi görülüyor. Sosyal içerikli görüşme ortamı bulursak bunları değerlendireceğiz."
TÜRKİYE-RUM KESİMİ TEMASI
Rum lider Anastasiadis ile Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı'nın görüşmesi ve yapılan "Akıncı devre dışı kaldı" yorumlarının sorulması üzerine Akıncı şunları söyledi:
"Sayın Çavuşoğlu bize gayri resmi buluşup niyet araştırması yapabileceğini söylemişti. Biz bunun çok mahsurlu olacağını değerlendirmedik, bir iki defa görüşürsünüz bunda sorun yoktur, ama benim itirazım süreklilik arz ederse ve Türkiye ile Rum tarafı müzakere ediyor noktasına gelirse bundan Kıbrıs Türk halkı da ben de seçilmiş Cumhurbaşkanı olarak rahatsız olurum bunu da saklamam. Böyle bir şey yapılacaksa bu bütün taraflar arasında 4 taraf arasında yapılabilir. Rum lider Ankara'yı da ziyaret eder ama biz de Atina'ya gidebiliriz. Müzakerecilerde olduğu gibi. Mütekabiliyet önemli, bir iki defa buluşulur ama süreklilik arz ederse bu kabul edilebilecek bir şey olmaz."
Akıncı, siyasi parti başkanlarının muhataplarıyla görüşebileceğini, bu temasların yararlı olduğuna işaret ederek, fikir alışverişinin yararı olduğunu zararı olmadığını vurguladı. Akıncı, halktan aldığı yetki ile görevini sürdürdüğünü, bundan sonra ne şekilde evrileceğini göreceğini ifade ederek, "Bu adada barış huzur içinde bir gelecek istiyoruz. Statükonun devamını istemiyoruz, BM çerçevesi dışına çıkmamalıyız, BM bu olayın içinde olacaktır olmalıdır, önümüzdeki günlerde daha iyiye gitmek için var gücümüzle çalışacağız tüm taraflar da destek olmalı. BM Genel Sekreteri de bizi görüyor anlıyor her şeyin farkındadır" dedi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.