Kahramanmaraş geneli itibariyle Ak Parti’nin oy deposu olarak gözüken kentlerden biridir.

Ak Parti’nin kurulduğu günden bu yana yapılan seçimlerde alınan oy bakımından her zaman ilk 5 kent arasında Kahramanmaraş vardır.

Bunun karşılığında yeterli hizmet aldı mı? Almadı mı? Tartışması yapacak değiliz.

Gündemimiz yerel seçimler.

Kahramanmaraş’ın Büyükşehir olması ile birlikte ilk kurucu Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Fatih Mehmet Erkoç’un görev süresi 31 Mart 2019 günü yapılacak seçim ile bitecek.

Erkoç Başkan hizmet yaptı, yapmadı noktasında bundan sonra eleştirsek de övsek de sonuç değişmeyecektir. Ancak bu şehrin köyleri, kasabaları sıcak asfaltla bu dönemde tanıştı. Kaymak gibi asfalt yollardan gidip geliyoruz. Kent merkezinde birkaç alt geçit ve üst geçit yapıldı. Yeni yollar, bulvarlar açıldı. Çok iyi parklar yapılarak vatandaşın hizmetine sunuldu. Arıtma tesisi ile göllerimiz bir nebze olsa da gelecekte temiz olma ihtimali var. Çünkü fabrika suları ile ilgili bir arıtma yapılmadan sonuca ulaşmak mümkün gözükmüyor.

31 Mart seçimleri için Ak Parti Büyükşehirde tercihini Hayrettin Güngör üzerine yaptı. Burada Güngör’ü anlatacak değilim. Her şey ortada. Bir işin teoriği ile pratiği her zaman aynı olmaz.

31 Mart’ta millet tercih eder koltuğa oturursa yapacağı hizmetlere göre şöyle oldu böyle oldu diye yazıp çizeriz.

Sayın Erkoç’a gelince ilk kurucu Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kentin tarihine adını yazdırdı. Yaptığı hizmetlerin önemi birkaç yıl sonra anlaşılacak. Kimileri dua edecek kimileri de eleştirecek. Bence bu şehir için kim bir çivi çakmış ise Allah ondan razı olsun diyerek meseleyi tarihe havale etmek en anlamlısı olur.

HEYECAN MI STRES Mİ BENDE ANLAMADIM

Yazıya başlarken bu şehrin Ak Parti açısından oy deposu olduğunu ifade ederek girdiğim için aday tespitlerinde birinci parti, ikinci parti gibi sıralamalar önem arz ediyor.

Kahramanmaraş’ta ana muhalefet 24 Haziran seçim sonuçlarına göre MHP’dir. Ak Parti ilçe Belediye Başkan adaylarının açıklanması sonrasında aynı heyecan ve stresi de MHP için yaşayacağız. Bu arada CHP ve İyi Parti ortaklığı Pazarcık, Elbistan, Göksun, Afşin, Andırın, Nurhak hatta Ekinözü, Çağlayancerit ilçelerinde farklı yöne de evrilebilir düşüncesindeyim.

Zira bu ismini saydığımız ilçeler içinde Pazarcık, Nurhak CHP’nin kazanacağı ilçeler. Ama yerelde CHP-İP ittifakı olursa yukarıda ki ismini saydığımız ilçelerde seçimler Ak Parti, MHP ve CHP ittifakı arasında geçer diye düşünüyorum.

İlçelerde üç güçlü parti seçime girince küçük küçük oy farklarıyla koltuklar el değiştirebilir. Bunda ilçelerde gösterilen adayların % 10’luk etkisi sonucu değiştirmeye yetecektir.

HAYRETTİN GÜNGÖR BİR BAŞARI HİKÂYESİ YAZABİLİR Mİ?

Ak Parti’nin Büyükşehir adayı Hayrettin Güngör. Yerel yönetim noktasında işinin piri bir isim. Onca bu konuda yazdığı eserler ve yaptığı hizmetler var.

Bunlar kenti yönetmeye yetecek mi?

Bunu zaman gösterecek.

Bana göre iyi bir ekip kurarak bu işi başarabilir. Belediye Başkanları ile iyi bir uyum. İlçe Belediye Başkanlarının yapacağı hizmetler ve bu hizmetlerin ortak planlanması koordinasyon bir başarı hikâyesi yazmasına sebep olur.

Ama Belediye Başkanları ferdi hizmet yoluna giderse o zaman belediyeler yapboz belediyeleri olmaktan öteye gidemezler.

Kahramanmaraş’ta ciddi kaynak israfını görüyorum. Biri yapıyor, biri bozuyor.

Bir caddede altyapı bitmeden asfalt yapılıyor. Bir ay sonra Kaski, bir ay sonra Armadaş belki de iki ay sonra da Akedaş o caddeye girince yapılan asfalt bir işe yaramıyor, paralar çöpe gidiyor. Bunların planlanması gerekiyor. Bunun içinde koordinasyona ihtiyaç var. Bu da ekip ile olacak şey..

Hizmette Ahbap çavuş ilişkisinden uzak duran her gelene her istediğini veren anlayış sadece israf ortaya çıkartıyor.

Kollektif bir akıl, başkasının fikirlerine saygı gösterme, istişare, ekip ruhu, birlikte çalışma gibi önemli olan hizmet ise bunların dikkate alınması gerekmektedir.

Siyasilere ve partililere şunu ifade etmek istiyorum;

Bir gazeteci bir konuyu gündeme getirdiğinde konunun doğruluğu en önemli bir sebep olarak görülmelidir. Bu bizim aleyhimizde yazmış kolaycılığı içine giren siyasiler yok olup giderler. Oysa yazılanın toplum yararı olduğu bilinci içinde hareket ederlerse o zaman doğrulara ulaşmakta zorluk çekmezler.

Ben bu geçen dört yıllık süre içinde Belediyeler ile ilgili bir eleştiri yapmadım.

En küçük eleştiride; ya rakip, ya tarafını seç, ya muhalif, ya başkası yazdırdı, ya da para istedi vermeyince yazdı şeklinde ahlaksızca saldırılardan çekinmemizden kaynaklandı.

Allah var, biraz ekonomik imkânım olsaydı bu şehirden ayrılmayı düşündüğüm zamanlar da oldu.

Biz bu şehirde yaşıyoruz. Şehrimizin en güzel şehirlerden biri olması için canla başla çalışıyor yazdıklarımızla katkı yapıyoruz.

Bizden, bizim yazdıklarımızdan korkmanıza sebep yok. Bizden faydalanınız. Ama bize yafta vurmayınız.

Fitne, gıybet, iftira bir Müslümana yakışmayan şeylerdir. Ya olduğumuz gibi görünelim ya da göründüğümüz gibi olalım!...