Veli KARALAR
Ampule Üşüşen Sinekler Adına!
"Ampule üşüşen sinekler gibi menfaatlerimizin peşinden gidenlerden olmadık."
Seçimlerden çok kısa bir süre önce, Merhum Erbakan’ın kızı Elif Erbakan böyle söylemişti Ak Parti’yi eleştirdiği bir konuşmasında…
Üzülecek, biliyorum ama, Türkiye’nin yarısı ve Kahramanmaraş’ın yüzde 69’dan fazlası Elif Hanım’ın kastettiği ampule üşüştü bir kez daha!
O’nun adına..
İskenderpaşa Cemaati adına..
“Köpeğini kaşıyanlar” adına..
Çeteler adına..
“Halk düşmanları” adına..
“Karanlık güçler” adına..
Ve İslam’a hizmet için faaliyet yürütüp başka partileri destekleyen, en azından açıkça Ak Parti’yi destekleme cesaretini gösteremeyen bazı cemaatler adına, çok ama çok üzgünüm!
Hatta özür dilerim.. Oyunu Ak Parti’ye veren bir vatandaş olarak ve dolayısı ile Ak Parti’nin kazanmasında payı olan biri olarak…
***
Evet, Kahramanmaraş bir kez daha “Ak Parti” dedi.
Öncelikle, seçimlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne “Kahramanmaraş Milletvekili” olarak giren sekiz sayın milletvekilimizi de tebrik eder, bu milletin menfaatleri adına yapacakları bütün çalışmalarda başarılar dilerim..
Mhp ve Chp geçtiğimiz dönemde olduğu gibi yine birer vekil çıkarabildiler. Onlar da çalıştı çabaladı, Ak Partililer de…
Ama sonuca baktığımızda iki parti ancak birer vekil çıkarabilirken, Ak Parti 6 vekil çıkardı.
Bu şu demektir:
Bu, seçim propagandası anlamında çok çalışmanın ürünü falan değildir. İnsanların sandığa gidip perdenin arkasına girdiklerinde, vicdanlarıyla baş başa kaldıklarında, vicdanlarından gelen sese kulak vermelerinin bir sonucudur. Yoksa, üç parti de Maraş’ta miting düzenledi, üçünün de bir hayli kalabalığı vardı.
Bütün partilerin adayları dükkan dükkan, sokak sokak, köy köy, kasaba kasaba gezip vatandaştan oy istedi.
Hatta AK Parti’nin adayları bir çok eleştiri bile almıştı “Maraş’ı tanımıyorlar”, “Tepeden indiler”, “Merkezden aday yok” diye!
Ve hatta Orta Hal’de (her ne hikmetse?) seçimlere birkaç gün kala yapılan açlık grevinden bile “medet” umulmuştu!
Bütün bunlara rağmen, “Aday gösterilmediği için merkez küsecek, oylar tepki olarak Mhp’ye gidecek” denilmesine rağmen merkezde oylar 72 bin arttı!!
***
Demek ki neymiş?..
Demek ki insanlar, Recep Tayyip Erdoğan’ı kendilerine daha yakın buluyorlar ve Ak Parti’nin icraatlarından memnunlar.
Demek ki, insanlar dedikodulardan, şahsi çıkarlardan daha çok ülke menfaatlerini önemsiyorlar.
Belki en güzel örneklerden biri olacak; “Su meselesi” yüzünden Ak parti’ye yürüyen Ilıcalılar bile yüzde 85 ile “Ak Parti” dediler.
Bunun başka bir açıklaması var mı?
Silah zoruyla oy vermediklerine göre!!
***
O yüzden, iktidar olmak isteyen parti, vatandaşın oyuna talip olmadan önce kendine bir “ayar” çekmelidir. Yoksulun, garibin, gurebanın duası nasıl alınır, kimsesizlerin kimi nasıl olunur, halka nasıl güven verilir iyi tahlil etmelidir.
Bir kez daha anlaşılıyor ki, ne “vatan-millet-Sakarya” nutukları, ne de “uçuk kaçık vaatler” işe yaramıyor.
Vatandaş her şeyin, kimin samimi, kimin yapmacık, kimin sanal vaatler verdiğini çok iyi biliyor.
Ha, bu sadece Maraş’la sınır değil elbette. Türkiye’nin 67 vilayetinde bu durum böyle.
***
Peki Kahramanmaraş’taki bu başarı kimin?
Bu başarı, başta Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Kahramanmaraşlı seçmenindir. “Teşkilatın ve vekil adaylarının hiç mi payı yok?” denecek olursa; elbette vardır. Ama bu pay hemen havalara girip “Küçük dağları ben yarattım” diyecek kadar ne yazık ki büyük değildir.
O yüzden hiç kimse kendisine “pay” çıkarmaya kalkmasın; kerametin kendisinde olduğunu zannetmesin!
Zaten vekillerde meydanlarda oy isterken Maraş’la ilgili çok olağanüstü projelerden bahsetmediler.
Seçmen de salak olmadığına göre..
Bunu bile bile, oyunu Ak Parti’ye vererek Kahramanmaraş’ı bir kez daha Türkiye şampiyonlarından biri yaptı.
***
Buraya kadar tamam. Esas iş bundan sonra başlıyor.
Şimdi Maraşlı seçmen Ak Parti’den alacaklı duruma geçti. “önceki seçimlerden zaten alacağı vardı” diyorsunuz. .
Haklısınız…
Ama Maraşlı, önceki alacaklarının üzerine çizik çekecektir. Yeter ki bu seçimin karşılığında hizmet alsın. Yeter ki icraat görsün.
İşte o yüzden, iktidar partisinin vekillerinin her an enselerinde olacağız. Yaptıkları her hizmetin, seçim meydanlarında verdikleri her sözün “ampule üşüşen sinekler”; pardon Ak Parti’ye oy veren, hatta vermeyen bütün vatandaşlar adına takipçisi olacağız. Eleştireceğiz, tenkit edeceğiz, hesap soracağız!
Şimdiden söyleyelim de, o zaman kimse bize kızmasın.
En azından “demiştik ama..” deriz..
Değil mi?
***
Sevgiyle kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.