Girişimcilik, yenilikçilik ve Ar-Ge alanlarında Kahramanmaraş’ın üniversite ve sanayi arasındaki ara yüz fonksiyonunu üstlenen Kahramanmaraş Teknokent, bu fonksiyonun kültürel boyutunda da boş durmadığını adeta gösteriyor.

Daha önceki yazılarımda Kahramanmaraş Teknokenti yakından takip ettiğimi söylemiştim. Geçtiğimiz hafta davetli olduğum, KSÜ’de ağırladıkları ve üniversite öğrencileriyle buluşturdukları konuklarını da görünce bu köşede özellikle sizlerle paylaşmak istedim.

Genel Müdür Mesut Bilginer’in sunuş konuşmasında “Atlara Fısıldayan adam” olarak takdim ettiği, Dr. Şeref Oğuz, ar-ge, inonavsyon ve girişimcilik konularında doyurucu bir anlatımla öğrencileri bilgilendirdi.

“Atlara Fısıldayan Adam” 1998 yapımı, yönetmeni ve oyuncusu da Robert Redford olan ve 1995 yılında yayımlanmış Nicholas Evans kitabından uyarlama. Sinema, Atlara Fısıldayan Adamlar olarak bilinen sorunlu atları tedavi etmeleriyle tanınan at uzmanı seyislerden birini bulabilmek amacıyla bir kampanya düzenleyen “Annie” kızı Grace ve atı Pilgrim ile atlara fısıldayan adam olan Tom Booker (Robert Redford)’ın hikayesi.

Bilginer’in bu ilginç benzetmesiyle başlayan yoğun ilgi ve katılımlı sunumda Dr.Oğuz, öğrencilere geleceği kurma adına neler yapılabileceği, izlenmesi gereken usuller, karşılaşılan güçlükler ve bunları aşabilme yolları hakkında ayrıntılı bilgiler verdi.

Önümüzdeki yıllarda sağlık sektörü ve sağlık harcamaları alanının en önemli girişimcilik alanı olacağını ifade eden Dr. Şeref Oğuz, öğrencilere sağlık ve tarım alanları ile ilgili başarılı çalışmalar yapılabileceğini ve bu alanda güçlü ortaklıklarla girişimci olarak başarıya ulaşılabileceğini söyledi.

Açıkça söylemek gerekirse;

Girişimcilik ve yenilikçilik konusunda Türkiye’nin önde gelen medya kuruluşlarından birinin ekonomi müdürünü Teknokentte ağırlayıp öğrencilerle bir araya getirmek bu işin hem sosyal hem de pratikteki yönleriyle yakından ilgili saygın ve dolu bir ismi geleceğin girişimci adaylarıyla buluşturmak çok isabetli bir tercih olmuş.

Daha önce yaptıkları çalışmalarla “biz buradayız, biz de varız”, diyen Bilginer ve ekibi yine iyi iş çıkardı. Ancak ar-ge, girişimcilik ve yenilikçilik alanında alınması gereken çok fazla mesafeler olduğunu da bir tarafa kaydetmek gerekiyor.

Gazeteciler ve kamuoyu olarak, üniversiteden, sanayicilerden ve tabii ki Kahramanmaraş Teknokentin gayretli kadrosu Bilginer ve ekibinden daha fazlasını da bekliyoruz.

Kahramanmaraş Teknokenti zamanım elverdiği müddetçe takip etmeye çalışıyorum. Çalışmalarının önemli çıktılarını da göreceğimize olan inancımı bu köşeden ifade etmek isterim.

Sevgi ve saygılarımla.