Geçtiğimiz Pazar günü eniştemi kaybettik. Aslen Kayabaşı Mahallesinden olan Hasan Kamalak eniştem 84 yaşındaydı. Son birkaç aydan beri kalp ve böbrek yetmezliği, damar tıkanıklığı gibi rahatsızlıkları iyice artmıştı. Rahmetli son 25 gününü Necip Fazıl Şehir Hastanesinin yoğun bakımında geçirdi. Görevlilerin tüm çabasına rağmen eniştemizi kaybettik. ‘Cenabı Hakkın takdir ettiği ömür bu kadarmış’ demek ve kabullenmekten başka yapacak bir şey yok. Mekânı Cennet olsun, Allah taksiratını affetsin inşallah.

Şükürler olsun ki Kahramanmaraş’ımızda binlerce yıldan beri yaşanan gelenek ve göreneklerimizin büyük bir kısmı hala yaşatılıyor. ‘Eş – dost’ ile ‘hısım – akraba’ doğum, ölüm (defin ve taziye), düğün ve bayram günlerinde mutlaka bir ve beraber oluyorlar.

Büyüklerimiz sık sık; ‘Allah kimseyi yalnız, tek başına bırakmasın’ diye dua ederler ve dosta iyi günden çok kötü günde ihtiyaç duyulacağını söylerler. Kötü günden denilince akla ilk gelen ölüm, hastalık (kaza, kavga) ve iflas halleridir. Şok şükür ki Kahramanmaraş’ımızda hala kötü günlerde dostlarımız yanımızdan eksik olmuyor. Cenaze haberini alan dostlar önce camiye sonra mezarlığa ve sonrasında da taziye ziyaretine katılıyorlar. Allah bu güzel hasletimizi daim etsin inşallah.         

İlimizde Taziye üç gün devam ediyor. Taziye; bilindiği gibi yakını ölen bir kimseyi teselli etme, sabır ve başsağlığı dileme anlamına geliyor. Taziye ziyaretinde bulunan eş-dost cenaze sahiplerine  ‘Allah sabırlar versin. Rabbim geride kalanları bağışlasın. Mevla geride kalan yakınlarına hayırlı ve uzun ömürler versin. Allah başka acı göstermesin’ gibi avutucu sözler söylüyorlar. Kuran-ı Kerim ve Fatiha okuyarak cenaze sahiplerinin acısını hafifletmeye çalışıyorlar. Maddi gücü olanlar ise cenaze evine yemek, tatlı ve börek gibi gıdalar yollayarak maddi destekte bulunuyorlar. Dost bildiklerine en az üç gün hizmet ederek ‘yalnız değilsiniz’ demek istiyorlar. Allah dostlarımızın sayısını artırsın. Yokluklarını göstermesin. İnsan başına bir musibet geldiğinde bu musibeti dostlarının sayesinde aşabiliyor.

Bizim taziyemizde de böyle oldu. Dostlarımız üç gün boyunca bizleri yalnız bırakmadılar. İl dışında bulunan, hastası veya herhangi bir manisi olan dostlarımız ise telefonla arayarak baş sağlığı dilediler. Allah kendilerinden razı olsun. Cenabı Hak kendilerini ve sevdiklerini, ailelerini üzmesin inşallah. Şahsım ve ailem adına kendilerine teşekkürlerimi sunuyorum. Kendilerini Allah’a emanet ediyorum. Dostlar sağ olsun...

En kalbi duygularımla bir teşekkürde sunduğu cenaze hizmetlerinden dolayı Büyükşehir Belediyemize yapmak istiyorum. Bir yakınınız vefat ettiği zaman defin işlemleri için ölüm raporuyla birlikte Belediye Başkanlığına müracaat ettiğiniz andan itibaren bu işlerle ilgilenen görevlilerin samimi ve candan ilgisiyle karşılaşıyorsunuz. Bir tek kuruş ücret alınmadan cenazenizin yıkanması, kefenlenmesi, cenaze nakil aracıyla camiye ve mezarlığa taşınması, mezar yerinin kazılması ve defin işleminin(gömme) yapılması ve taziye evi tahsis edilmesi takdire şayan bir hizmet. Bu hizmetlerinden dolayı Büyükşehir Belediyemize yürekten teşekkür ediyorum.  

Hafızam beni yanıltmıyorsa ilimizde hizmete açılan ilk taziye evi Yunus Emre Taziye Evidir. 2011 yılında bu hayırlı hizmetin başlamasına ve bu günlere kadar hiç aksamadan devam etmesine vesile olan o günkü Belediye Başkanı Sayın Mustafa Poyraz’ı ve İl Valisi Sayın Şükrü Kocatepe’yi hayırla yâd ediyorum. Allah kendilerinden razı olsun…  

Öğretmenler Günü

Bir 24 Kasım Öğretmenler Gününü daha geride bıraktık. 24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle bizleri unutmayan ve birer program düzenleyerek günümüzü kutlayan, bizleri onure eden İl Milli Eğitim Müdürlüğümüze ve Özel Final Lisesi Müdürü İbrahim Gülsu’ya bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu müstesna günde geleceğimizin güvencesi olan Saygıdeğer meslektaşlarıma ‘Maraş’ın ve Ökkeş’in Destanı’ isimli esrin de yazarı olan Gülten Akın Hanımefendinin ‘Seni Sevdim’ isimli şiiriyle seslenmek istiyorum.

Seni sevdim,
Seni birdenbire değil usul usul sevdim.
'Uyandım bir sabah' gibi değil, Öyle değil,
Nasıl yürür özsu dal uçlarına
Ve gün ışığı sislerden düşsel ovalara...
Seni sevdim... Artık tek mümkünüm sensin.

Gününüz kutlu ömrünüz uzun olsun, Sevgili Canlar…