Abdulbaki GÜNIŞIĞI
MARAŞ OLAYLARI
Türk milletinden ve islamdan haz olmayan iç ve dış düşmanlarımızın tezgahladığı, benzeri sivas ve çorum gibi yerlerde tekrarlanan kardeş kavgasının yıl dönümü geliyor. Şah ismail ve Yavuz selimin çaldıran savaşında kardaş kardaşı vurduğu gibi bir savaşın tekrarını yaşamamız için, bütün dünya eski hadiseleri canlandırıp, körüklüyor. Böylesi elim ve vahim bir hadisenin, akl-ı selim ile düşünülüp tekrar etmemesi için herkesin elinden geleni yapması gerekir iken birilerinin anma yapıyoruz diyerek, tek taraflı bir katliam mış gibi gösterme çabaları, kana kan intikam gibi meseleyi hal etmekten uzak sözler ve tavırlar ile güya anma yaptığını iddia etmesi sadece Türk milletinin düşmanlarını sevindirecek bir tavırdır.
Oyuna getirilen sünni veya alevi olsun, aslında Türk milletinin kendisidir. Sünni olanda alevi olanda Türkmendir. Türk oğlu Türk'tür. alevi olanların bir kısmının kürtçe konuşması onların aslının Türkmen olduğu gerçeğini değiştirmez. Balkanları islam ile tanıştıran alp erenlerin torunları bu gün maraştaki alevi Türkmen kardeşlerimizdir. Aşırı solun ve ermeni teşkilatlarının oyunu olduğunu bizzat devrin iç işleri bakanı chp hükümetinin bakanı irfan özaydınlı bey tarafından söylenmiştir. Bu tespit mit tarafından yapılmıştır. Bir oyuna getirilen kardeş kavgasının anılması, o gün ölenlerin intikamı alınacak sözleri ile değil, onların ruhlarına okunacak mevlit ve kur'an ile olmalı ve aynı oyuna bir daha düşmeyeceğimizin dosta düşmana ilanı ile olmalıdır. Yüz kişinin üstünde bir ölüm vardır. ölenlerin yarısı sünni yarısı ise alevi Türkmenlerdir. Kim kimden intikam alacaktır. Bu sözleri hangi taraf söyler ise sözünden mesuldur. Bu tavrı gösterenler, bu elim hadiseleri tezgahlayanlar ile aynı yerde durduklarını bilmelidirler.
Maraş gazetelerin de ve ulusal gazetelerde ve basında yalan yanlış haberler yayınlayanlar da, yaptıkları sorumsuzluğun bedelini aziz maraşlıya ve aziz Türk milletine öderler.
Rabbim Türk milletine basiret versin, düşmanın bu gibi fitne tuzaklarına bir daha düşmesin. Hatırlayın, bu elim hadiselerden sonra, yakın zamanlarda, bir çok ilimizde alevi evleri işaretleniyor diye tezvirat yapılmış, bazı evler işaretlenmiş ve bu olaylar bazı dernekler tarafından hemen savaş ilanı gibi yayınlanmış , fakat aradan geçen zamanda, bu adi fitneyi yayanlar bizzat o fitnede güya hedef olduğunu beyan eden kuruluşlar içinden çıkmış aşırı sol örgüt mensupları oldukları tespit edilmiştir. Yapılan işaretlenmelerden umulan fitne hasıl olmamıştır. Her defasında aynı oyuna gelen ve gelmeye teşne olan insanlar her zaman bulunur. Bu tür aklı başında olmayan insanların olayları arttırmasına izin verilmemelidir.
Cem vakfı gibi aleviliğin ne olduğunu bilen ve aklı başında alevi önderleri ve sünni alemin aklı selim insanları bu hadiselerin tekrarına izin vermeyecek tavır ve yayınlar yapmalıdırlar. 1400 sene önce yaşanan siyasi hadiseler sırasında müslüman dahi olmayan Türklerin, kendi dışında gelişen o günkü meselelerde taraf olarak bir birlerini suçlamaları, aslında çok acı bir yanılmadır. Bu hadiseleri ehl-i beyt sevgimizin ortaklığı ile çözmemiz lazımdır.
O acı hadiseleri kaşıyan yazı yazan ve haber yapanlara karşı uyanık olmalıyız. Rabbim müslümanlara akıl versin. Müslüman aynı delikten iki defa ısırılmaz diyen bir dinin mensuplarıyız. Aynı oyuna defalarca gelmemiz, dinimiz ile alakamızın da ölçüsüdür aslında.Herkesi yapıcı olmayan tavırlardan uzak durmaya davet ediyor, Rabbimden bu tür elim hadiselerin bir daha zuhur etmesine izin vermemesini niyaz ediyorum. Her şey Rabbimin rızası içindir. Vessalam.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.