Abdulbaki GÜNIŞIĞI
TÜRKMENLER BULUŞTU
05 Mayıs 2012 tarih saat öğleden sonra iki sularında Şanlıurfada faaliyet gösteren Karacadağ Türkmen derneği başkanı sayın Nusret Kaya(anestezi uzmanı) ve yönetim kurulu üyeleri sayın Süleyman Kaya, sayın Ömer Işık, Sayın Bahattin Aytar, sayın Kasım Aktimur, sayın genç Süleyman Kaya ve Nusret kaya başkanın mahdumu Muhammed Faruk Kaya beğler ile beraber Şanlı Urfada Türkmenlik ışığını yakan Süleymanşahın torunu sayın cindi Yıldız ağabek K.maraşa teşrif ettiler.Nusret Kaya beğ başkanlığını yaptığı karacadağ Türkmen derneği kurucuları merhum Ziya Gökalp beğinde mensubu olduğu oğuz-beğdilli boyunun Türkan aşiretidir veya bizim deyimimizle beğdilli aşiretinin Türkan oymağı mensubu Türkmenlerdir.Diyarbakıra yirmiyedi kilometre mesafede ve mardine yüz kilometre mesafede ve Şanlı Urfa ilimize yüzyetmiş kilometre mesafede bulunan karacadağ da yaşayan Beğdilli aşireti Türkan oymağı mensubu bu Türkmenler 2007 yılında Nusret beğ başkanlığında dernek faaliyetlerine başlamışlardır.Kurulduğu günden bu yana Kahramanmaraş Türkocağı mensupları tarafından yakından takip edilmiş ve her türlü destek verilmiştir.2010 yılında da Karakeçili Yörüklerinin Siverek ilçesinde yaptıkları karakeçili Türkmen şenliklerinde K.maraş Türkocağı mensupları olarak katılmış ve bu şenliklerde Karakeçili derneğinin yönetim kurulu üyesi sayın Hışman Akay beğin misafiri olmuş ve katılımlarımızda yanımızda daima Nusret beğ bulunmuş ve bizimle yakından ilgilenmiştir.karacadağ Türkmen derneğinin bir kolu Anadolu Türkmencesinin farsi bir lehçesi olan Kurmançca ile konuşmakta iken bir diğer kolu gene Anadolu Türkmencesinin bir diğer farsi lehçesi olan zazaca ile konuşmaktadır ve karacadağ Türkmen derneğini bu lehçeleri konuşan Türkmenler kurmuşlardır.Siverek te yaklaşık yüz köy civarında bir nüfusa sahip bu Türkmenler yüzyıllardır devletin ihmali ile karşı karşıyadırlar.Okulsuzluk ve devlet imkanlarından nasipsizliklerini gösteren belgeseli Yörük obalarımız program yapımcısı Sayın Ramazan Kıvrak beğ ile beraber 2008 yılında Kürtçe konuşan Türkmenler adı ile çekmiş ve Art televizyonunda ve K.maraş televizyonunda yayınlamıştık.O zamandan beri devletin ilgisinde bir artma tesbit edemedik.Çamurla ve tozla savaşları devam etmekte ve okulsuzluk büyük bir dram olarak orta yerde durmaktadır.Devletine ve mensubu olduğu büyük Türk milletine hizmetten geri kalmayan bu insanların kendi devletlerinde güneydoğuda üvey evlat muamelesi görmesi de ayrı bir acıdır.Bir diğer misafirimizde Sayın Cindi yıldız beğ dir.Kendisi otuzüçyıldır dedesi ve atası Ertuğrul Gazinin söğütte yapılan anma törenlerinin takipçisi olup defalarca suriyeye geçerek dedesi Süleymanşahın kabrinde Kur’ an okumuşlardır.Sayın Cindi beğ aynı zamanda Osmanlı tarihine vakıf, cins atlar yetiştiren gerçek bir Türkmen beğidir.Suruçta Harmanalan köyünde ikamet eder ve günde onlarca kişi ziyaretçisi olup şimdi yetmiş beş yaşlarında ve biraz rahatsızdır.Bu rahatsızlıklarına rağmen bizimle bütün Türkmen şölenlerinde hazır bulunmayı bir vazife addeder.Onyedi köyde oturan Suruçlu karakeçili aşireti mensubu Türkmenler Osmanlıyı kuran karatekeli oymağına mensup Türkmenlerdir.Fakat esas kalabalık nüfus Siverek te yaşamaktadır.K.maraşta ziyaretime gelen bu urfalı Türkmenler ile sayın Dr.Faruk Atlı beğin ziyaretine gittik.Sayın Dr.Faruk Atlı beğ karacadağ Türkmen derneği mensupları ve Karakeçililerin dernekleri ile yakından ilgilidir.K.maraş Türkocağı başkanı sayın Dr.Abdullah tekinşen Beğ de bu derneği kurulduğundan beri yakından takip etmektedir..Dr.Faruk beğin yanından ayrılıp asıl Türkmen buluşmasını yapmak üzere önce Osmaniye Türkmen derneği yönetim kurulu üyelerinin daveti üzerine Türkmen beği sayın Bestami Erdem kardeşimizin evine gittik.Bestami Erdem Türkmenlik davasında nadir kişilerden birisi olup sofrası herkese özellikle bu davaya gönül vermiş kişilere daima açıktır.Gerçek bir Yörük nasıl misafir ağırlar Bestami Erdem beğin evinde yaşayarak öğrendik.Burada bulunurken birde sürpriz bir misafiri vardı sayın Bestami beğin.Nerede bir Yörük şöleni, şenliği, kengeşi olsa orada kameraları, fotograf makinelerı ile hazır bulunun değerli yörük beği sayın Anamaslı Mehmet beğ idi.Anamaslı Mehmet beğ bu isimle bütün Türkmenler arasında maruf tur.Bu anamaslı kardeşimizin sayesinde bir çok şenlikte ölmez hatıraları edindik ve binlerce Yörük Türkmen bu hatıraları edinmiştir.Bu kardeşimizin bir de büyük bir özelliği vardır.Çok fazla yemek yememesine rağmen gelecek nesillere aktarmak için yemek tariflerinin ve yemek çekimlerinin nerede ise tamamında bulunduğundan kendisine takılmak bize ve diğer Türkmenler için bir neşe vesilesi olmuş ve kendiside bu takılmalarımızdan büyük bir haz aldığını söyleyecek kadar büyük gönüllüdür.Karacadağ Türkmen derneği mensubu gençlere ve Cindi yıldız beğe sürprizimiz işte Anamaslı Mehmet beğin yemekte bulunması oldu.Saat beş sıralarında Adana da bulunan Hacı Ömer sabancı Camii nin bitişiğindeki büyük merkez park a ulaştık.Burada kurulan Yörük çadırlarında istirahat etmesi için Cindi Yıldız ağabegi bırakarak Adana nın içinde bulunan Atatürk parkına vasıl olduk.Burada bir araya gelen bütün Türkmenler ile beraber bir kortej oluşturarak zeybekler ve zeybek müziği ve diğer kahramanlık müziklerimiz eşliğinde önde efeler ve tarih boyunca kurduğumuz ve bu gün var olan bütün Türk devletlerinin bayraklı ile develerden meydana gelen kervan ve arkasında bir çok şehirden katılan Yörük-Türkmen alayları kadın erkek yürüdük ve merkez parktaki karaçadırdan kuruluTürkmen yurduna vasıl olduk.Orada Türkmen dernekleri federasyon başkanı Avukat sayın İsmail Demirdüzen beği dinledik ve yatsı vakti gibi otellerimizde istirahat etmek üzere dağıldık.Adanaya vasıl olduğumuz anlarda daha önceden bizi bekleyen adana Yörük-Türkmen derneği yönetim üyelerinde sayın Gültekin beğ tarafından karşılandık.Kendisinin de aslen Diyarbakırlı olması hasebi ile hemşehrilik gayretide olması neticesinde yıllardır çok büyük yakınlığımız ve tanışıklığımız da vardı.Gültekin kardeşimiz ismi gibi gül yüzlü bir Yörük-Türkmen(artuklunun ahfadı) çocuğu olup canla başla bütün misafirlerin istirahatları ile ilgili her şeye koşmuştur.Hangi yöne baksak Gültekin beği orada gördük ve enerjisine ve davaya bağlılığına şahit olduk.Bu arada Adanaya her gittiğimizde önceden telefonla arayarak görüştüğümüz kadim dostumuz dahiliye mütehassısı doktor Murat Arabacı beğde gerçek bir Yörük beği olarak daima yanımızda olmakla beraber Adana da bulunduğumuz daveti yapanlar Türkmen derneği olmasına rağmen otel ve diğer yemek masraflarımızı Dr.Murat arabacı beğin ödemiş olması bizleri ne kadar sevdiğinin ve beğliğinin bir esamesi olarak tezahür etmiştir.Dr.Murat beğ sadece adana da değil kendisi ile beraber katıldığımız bütün toplantı ve şenliklerde aynı ikram ve cömertlikle kendisin göstermiş, sayın büyüğümüz Cindi Yıldız beği Suruça giderek köyünde muayene etmiş ve Urfamızda bulunan Afgan sığınmacı Türk ailelerine de büyük maddi yardımlar etmiştir.Dr.Murat beğ adanada bulunduğumuz dan ayrılacağımız ana kadar Gültekin kardeşimizle beraber ekibimizin yanından bir dakika olsun ayrılmadılar.Ayrıca diğer bir kadim dostumuz Avşar beği Şeref kardeşimizden bahsetmeden olmaz.Kendisi bütün teşrifat ve teşkilattan ve organizenin konuşmacısı olması dolayısı ile fazlaca görüşme imkanımız olmasa da daima bizle beraber olmuş ve Dr.Murat arabacı ve gültekin ile üçlü bir gönüllü oluşturmuşlardır.Pazar günü erkenden Sarıçam mevkiinde Sarıkeçililerin ve diğer Yörüklerin buluştuğu meydanda büyük Türkmen buluşmasını gerçekleştirdik.Güneydoğudan ve doğuanadoludan gelen Yörük-Türkmenler batıdan gelen Yörük-Türkmen akrabaları ile buluştular.Çok heyecanlı ve hüzünlü konuşmalar oldu.devletin ve vatanın sahipleri olan bu insanların hayatlarının aziz Türk milletine iyi anlatılması lazımdır. Gazi Atatürkün de dediği gibi toroslarda bir dane dahi olsa Yörük çadırından duman tütüyorsa aziz vatanımız selamettedir sözünün burada ne manaya geldiğini görmüş olduk.Pazar günü öğleden sonra adanalı Yörüklerden izin alarak Osmaniyeli Yörükler sayın bestami Erdemin ve bizlerde Sayın büyüğümüz Cindi Yıldız ağabeğin riyasetinde şenlik alanından ayrıldık.Adanalı Yörüklerin derneğinde binlerce pantolon ve giyim eşyası urfalı Yörüklerin ihtiyaç içinde olanlarına verilemek üzere Sayın İsmail demirdüzen beğin emri ile bizlere teslim edildi.Bu eşyaları arabalara bizzat Dr.Murat Arabacı beğ ile Gültekin kardeşimiz ile urfalı Yörük bacımız Dilber Demirel le beraber taşıdık.Dilber bacım adanada gazetecelik yapmakta olan urfalı Yörük-Türkmen bacılarımızdan olup dernekte faal üyelerden birisidir.Herkesle vedalaşıp adanadan ayrıldık ve Beni Kahramanmaraşa bırakan urfalı Türkmenler urfaya doğru yolarına devam ettiler.Aziz okuyucular aziz Türk milletinin bekası ve vatanın selameti için doğu ve güneydoğuda yaşayan bütün insanların nerede ise tamamı Türkmen olup biz o kardeşlerimiz hakkında sizlere bilgi vermeğe devam edeceğiz.selam ve sevgilerimle. 07 / 05 / 2012
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.