Birçok konuda olduğu gibi sosyal ve inanç meselesinde de “Bayramların değişime karşı direnç gösteremediğine tanık oluyoruz.

Değişen kent hayatı, kentlerin daha çok göç alarak değişime uğraması, insanları birbirine yabancılaştırıyor.

İnsanlarımız artık bayramlarda farklı bir ruh halinde yaşıyor. Değişim “Bayram algısı bu projeksiyon üzerinden ortaya çıkartıp; bunun üzerinden, toplum olarak bu değişimle ”neler kaybettik ne kazandık bunun hesabını yapmamız gerekir. Elbette her şeye rağmen Bayram algısını inkâr edemeyiz. Değişim ve bayram algısından mutlu olan elbette insanlar vardır. Değişim ise bu mutlulukların sebebi, kaynağı ve de bayrama dair algılardır.

Kent hayatı da; çok katlı yapılaşmalarla gelen kopuk komşuluk ilişkileri, önemli bir etkendir.

Birbirini tanımayan insanlar birbirlerinin acısını ve sevincisin paylaşamaz.  Mahalle ve mahalli kültürünün gitgide zayıfladığı, insanları bir araya getiren meydanlar ve benzeri ortak kulanım alanlarının olmayışı da kardeşlik ve dostluk duygularını alıp götürüyor.

Eski bayramları göz önüne getirdiğimizde yaşayan birisi olarak; eski bayramlar dayanışmayı ön plana alan şartlar içerisinde gerçekleştiği için mi? yoksa var olan dayanışma ruhunun daha yüksek olduğu bayramlardı hiç kuşkusuz!

Son yıllarda kutladığımız bayramlara gelince çok haksızlık etmeden:  Ama gerçekleri de görmezlikten gelmeyelim.

Hissedilmeyen görev gibi yaşanan bayramlar var artık! Paylaşılmadan uzak, tekil ruhuyla geçen Bayramlar sadece “dinlenme aracı olarak görülüyor: Maalesef…

Artık çocukların uluşabildiği şeker çikolata ve özellikle yeni kıyafetler çokta heyecan vermiyor gibi. Bu yönüyle güzel bir şey ama çocuklardan eksilttiğimiz heyecanı bir türlü telafi edemiyoruz.

Öte yandan yaşadığımız yüzyılda her şeyin değişime uğradığını görüyoruz. Günümüzde İnternet ve cep telefonları bizim tüm örf ve ananelerimiz aldı götürdü. Bayramlarda gönderdiğimiz kartların yerini cep telefonları ile gönderdiğimiz mesajlar aldı. Bir şekilde sorunun kentleşmeden kaynaklandığını düşünsek te teknolojinin getirdiği artıların yanında da her şeyi alıp götürdüğünü de göz ardı etmeyelim.

Eski akideli ve badem şekeri ve lokumun yerini çikolata aldı…