Herkesin malumu olduğu üzere  Maraşspor  3. Lige  düştü. Hey gidi günler hey nereden nereye….

 Maraşsporun  gidişatının kötü olduğunu ve  SOS verdiğini 2007 de Bugün Gazetesindeki köşe yazım da dile getirmiştim. Birçok önerilerim de olmuştu. Hiç kimse oralı olmamıştı.

 Ama,  “Araba devrildikten sonra yol gösteren çok olurmuş” derler. Haydi hayırlısı…

Yazıyı merak edenler aynı gazetenin yazarın diğer yazıları kısmından okuyabilirler. Sevgili okurlar;  daha önce söylemiştim demekten ben yoruldum….!!!

Hatta  Maraşspor  2. Ligden düşecek dediğimde;  bazılarının  “Maraş’a  ne faydası var ki, düşerse düşsün” dediklerini hatırlıyorum. 

Halk spor konusunda yeteri kadar bilgili değil. O nedenle katkısını almak zor. Bu konu yönetim kadar önemli.

Anlaşılan şu ki:  Güvenilir isme ve yönetime ihtiyaç var. Bu her şeyi çözecek mi?  Futbol küçük parayla dönmez. Büyük takım olmazsanız maddi getirisi de yoktur.  Büyük takımlar bile ekonomik sıkıntı yaşıyorlar. Bunu hepimiz görüyoruz.

Biraz gerçekçi olmak lazım. Ham hayal kurmayalım. Hiçbir sanayici helal parasını spora harcamaz. Bunu kimse sanayicilerden beklememeli. Ya sonsuz paranız olmalı,  Ya reklam geliriniz olmalı, ya da yıldız futbolcularınız olmalı, Onları  satarsanız paranız olur.

Peki ne yapalım dediğinizi duyar gibi oluyorum…

ÖNERİLER:

1-Takımın 300 kişi  üyesi var. Her üye aylık 100 TL. versin. Ayda  30000 TL. yapar. Yılda 360000 TL. yapar. Yetmezse üye sayısı artırılabilir.  Başkan olacak kişi  1000000 TL. versin. Yönetim  ve  denetim kurulu 4000000 TL. versin. Yıllık bütçe: 5360000 TL. olur. Buna sportotodan gelecek parayı da ekleyin. Seyirci hasılatını da ekleyin. Reklam gelirlerini de ekleyin.  Deyim  yerinde ise bu parayla takım uçar.

2- Anlatılan bir  olayı nakledeyim. Geçmiş dönemlerde bazı başkanlar kuruş koymadığı halde  oy  almak için kendi adamlarını bedava üye yapmış.  Sadece  kendini  gündemde tutmak için, kendi reklamını yapmış. Yani kendini öne, Maraşspor’u ise geri plana atmış.(Sözümüz dürüst çalışıp da para koyanlara değil.)  işte  çöküş buradan başlamış. Yeni dönemde aynı hata yapılmamalı. Buna izin vermeyecek iyi bir yönetim ve  denetim kurulu oluşturulmalı.

3- Alt yapıya önem verilmeli. Buradan bedava futbolcu gelmeli. Parlayan satılıp takıma  para kazandırmalı.

 Geçmişte olan bazı olayları arkadaşlar anlatmıştı. Kulağınıza küpe olsun diye naklediyorum. Altyapıdan yetişen  bazı  başarılı futbolcular takımda bedava oynamak istemelerine rağmen alınmamışlar. Bu çocuklar il dışına gitmek zorunda kalmışlar. Bunların yerine dışarıdan parayla oyuncu getirilmiş. Sonuç takım bir alt kümeye düşmüş….!!!

4- Profesyonel bir teknik kadro iş başına getirilmeli. Bu hususta Şifo Mehmet Özdilek, Serdar bilgili, Ali Doğan, vb. den destek istenmeli.

5- Stadyum çok önemli, bu nedenle diyorum ki:  maçlar amatör takımların futbol oynayacağı stadyum olan Hanefi Mahçiçek!te oynanmamalı. Spor psikologları  şöyle söyler. “ Oyuncu  büyüleyici bir stad da oynamak ister. Motivasyonunun 0/0 25 ini  buradan alır. 0/0 25 ini seyirciden, 0/0 50 sinide kendi performansından alır. İşte başarı buradan gelir.” 

6- Belediye, Valilik, İl özel İdaresi, gibi kuruluşlar kesinlikle destek vermelidir. Zira spor da tanıtım için önemli bir argümandır.

12 ŞUBAT STADYUMU  hemen hazır hale getirilmeli ve maçlar burada oynanmalı. Futbolcu ancak seyirci ile bu stad da bütünleşir. O zaman seyir zevki güzel maçlar olur. Seyirci  de maça  isteyerek gelir ve bilet parsını zevkle verir.

Gazeteci kardeşimiz Yener Atlı  Maraşsporu gündeme oturtmayı başardı. Tebrikler. İnşaallah beklediği sonucu alır. Alamazsa da üzülmesin. Çünkü o görevini yaptı.

Bazı  gazeteci ve köşe yazarı arkadaşlarda Maraşsporu köşelerine taşıdı.

Gazeteci genç kardeşimiz Gökhan Dökücü de  Maraşspor ile ilgili iyi bir araştırma yapmış ve konuyu sütununa taşımış bravo kendisine.

Bu yazıyı yazarken Yener Atlı ve Gökhan Dökücü’nün araştırmalarından faydalandım. Kendilerine teşekkür ederim.