Bir kışı daha geride bıraktık. Maraş için yaz – bahar ayları başladı. Bağı bahçesi olmayanlar hafta sonu pikniklerine başladılar bile. Bu konuda Kahramanmaraşlılar gerçekten çok şanslı. Piknik için şehir merkezini tercih edenler; Pınarbaşı, Çamlık ve Kılavuzlu piknik alanlarını kullanırken biraz daha uzak mesafeleri göze alanlar ise Kapıçam, Menzelet, Fırnız, Tekir Yeşil Göz ve Başkonuş yaylası gibi alanlarda piknik yapabiliyorlar. Pınarbaşı, Kılavuzlu ve Çamlık alanları ter temiz. Yapılan hizmetlerden dolayı başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatih Mehmet Erkoç’a, 12 Şubat İlçe Belediye Başkanımız Hanefi Mahçiçek’e ve Dulkadiroğlu İlçe Belediye Başkanımız Necati Okay’a teşekkür ediyoruz.

Şehir merkezindeki parklar Pazar günleri sabahın erken saatlerinde doluyor. Saat 11.00’den sonra buralarda yer bulmak mümkün olmuyor. Piknik için öğleye doğru evden çıkanlar mutlaka şehrin dışındaki piknik alanlarına gitmek zorunda. Kapıçam Piknik Alanını tercih edenler için problem yok, burası oldukça bakımlı. Özel bir firma tarafından işletiliyor. Piknik alanına giren her araçtan 6.00 TL ücret alınıyor. Alınan bu ücret sayesinde tuvaletler temiz, çöpler toplanıyor. Alan çok geniş, ne zaman giderseniz gidin kendinize oturacak bir yer bulabiliyorsunuz.

Bir zamanlar Kahramanmaraş Öğretmen Evi Müdürlüğüne bağlı olarak hizmet veren Menzelet Barajı kıyısındaki piknik alanında manzara muhteşem. Burası geçen seneye kadar kaderine terk edilmiş bir halde idi. Bu muhteşem piknik alanıyla ilgilenen hiçbir kişi veya kurum yoktu. Büyükşehir Belediyemiz bu alanı ele aldı, ne gerekiyorsa yaparak vatandaşın hizmetine yeniden açtı. Her Pazar burası da dolup taşıyor.

Bir hafta boyunca stres ve sinir savaşı veren orta ve dar gelirli vatandaşlarımızın hafta sonunda bir gün olsun doğayla buluşmaları sağlanmalı, bir sonraki hafta boyunca kullanacakları enerjiyi depolamalarına yardımcı olunmalıdır. Yoksa işyeri verimlilikleri azalacaktır. Bu yüzden yetkililerimiz piknik alanı olabilecek ne kadar yer varsa envanterini çıkarttırmalı ve bu alanlar hızla ıslah edilerek (düzenlenerek) vatandaşın kullanımına açılmalıdır.

Araba Park Problemi ve Yeni Yapılar

Kırk sene önce Âşık Mahsuni tarafından söylenen ‘Susuz Urfa Yolsuz Maraş’ diye başlayan türküde belirtilen yol problemimiz ne yazık ki hala devam ediyor. Bu problem hem sürücüleri hem de yayaları canından bezdiriyor. İkinci sıraya, hatta üçüncü sıraya park eden araç sahipleriyle kavga her an hazır. Şeytana uyarsan katil bile olabilirsin.

Ara sokaklar, tali yollar trafiği hiç kaldırmaz oldu. Buralardaki yanlış imar planlamaları beraberinde trafik ve park problemini çözümsüz bir hale getirdi. İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün bulunduğu caddenin bir üstü ve bir alt sokaklarında iki kat olan imar uygulaması beş kata çıkartıldı.

Bu uygulamayla birlikte bu bölgedeki iki katlı eski binaların yerinde beşer katlı yeni binalar yapıldı. Özelliklede bir artı bir denilen ve bir binada yirmi beş, otuz daireden oluşan rezidanslar bu bölgeyi mantar tarlası gibi kapladı. Sokaklar genişleyeceğine daralıyor. Buralarda kaldırım yok. Kaldırım olmadığı için yayalar ve okuluna gidip gelen öğrenciler yolun içerisinde yürümek zorunda kalıyor.

Eski Bahçelievler denilen bu alanlarda o kadar çok trafik kazası oluyor ki anlatamam. Uncular Camisinin bulunduğu bölge rezidanslar bölgesi oldu. Yerden mantar gibi biten bu yapıların çoğu zaten yetersiz ve çok dar olan mevcut yolu daha da daraltarak kullanılamaz hale getirdi.

Bizim bildiğimiz bir eski bina yıkılıp yeniden yapılıyorsa yoldan biraz içeriye çekilir ve yolun genişletilmesine zemin hazırlanırdı. İnanın bana şimdilerde tam tersi oluyor. Bina yola doğru çıkıyor ve eski yolun daha da daralmasına şahit oluyoruz.

Belediye yetkililerinden bu yazdıklarıma inanmayan varsa gelsin Uncular Camisinin önüne. İster doğuya doğru ister batıya doğru yapılan binaları bir incelesinler. Proje üzerinde izin verdikleri bu yanlış uygulamaya hayret edeceklerdir. Birileri birkaç metre kare daha fazla inşaat yapsın diye yüzlerce insandan beddua almak kimsenin işine yaramaz. Bu yağmaya göz yumanlar ise asla iflah olmazlar. Bizden söylemesi…