Ahmet Doğan İLBEY
SİYONİST İSRAİLVE ZAVALLI ARAP DEVLETLERİ
İsrail, Allah’ın rahmetinin kesildiği lânetlenmiş şeytanın devlet sûretine bürünmüş hâli ve katilliğin eğitim merkezi…
Efendimiz Aleyhisselâtüvesselâmın, “İsrailoğullarından bir ümmet kayboldu, hayvan sûretine çevrildi. Bilinmez ki o topluluk ne fenalık işlemiştir…” sözlerindeki hayvan İsrail devleti sûretinde şenaatini elân sürdürüyor.
Necip Fâzıl’ın sözüyle “Öz peygamberine ihânet eden (…) Fesad ve hiyanet mâdeni yeni bir kavim hâlinde dölleşen (…) ve insanlığın başına belâ kesilen” İsrail yaptığı katliamlarla kalmayıp, şeytanın öbür dölü Amerika’yla birlikte Müslüman devletlerin gözüne baka baka Kudüs’ü “başkent” ilân edişini
kutluyor.
İslâm’ın haremgâhı Kudüs siyonizmin elinde!
İsraillileri “Yumurtalarını pişirmek için, dünyayı ateşe vermekten çekinmeyen lânetlilerdir” diye târif eden Necip Fâzıl’ın altmış yıl önce yaptığı tesbiti Müslümanlar unutmuş olmalılar ki musibetten kurtulamıyorlar.
Katilliği ideolojileştiren İsrail ve Amerika’nın Kudüs’ü “başkent” yapma teşebbüsü karşısında Türk devleti hâriç, Arap devletlerinin çoğu cellâdına yaltaklık eden mahkûm durumunda…
Gazze’de Filistinliler, Doğu Türkistan’da Uygur Türkleri katledilirken, petro-dolarlardan başka gayesi olmayan Amerikan payandası Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve diğer zavallı Arap devletlerin cibilliyetsizliğini İslâm ümmeti ve tarih unutmayacak.
Peygamber Efendimiz, “Orası mahşer ve menşer, yâni yeniden diriliş yeridir” buyurduğu, Yavuz Sultan Selim’in, adını Kudüs-ü Şerif olarak değiştirdiği peygamberler şehri Kudüs şimdi iki mel’unun, yâni gâvurun “alçak sarısı” Amerika ile şeytanın dölü İsrail tarafından Haçlı-Siyonizm’in ortak “başkenti” yapılıyor ve Gazze'de çocuklar öldürülüyor.
Müslüman kanlarıyla kavrulmuş bir yürekten sökülüp gelen şu sözleri kim söyleyecek?
Uyanın ey İslâm dünyası! Birbirinize hasım olmaktan, birbirinizin kuyusunu kazmaktan körleşen gözünüzü açın! Pörsümüş, gaflet ve dalâlete düşmüş, Batı’nın müstemlekesi olmuş ruhunuzdan sıyrılıp şahlanın artık! Düşmanın ateşi üzerinize geliyor!
Ey birbirini yiyen Araplar, Farslar!
Ey birbirini yiyen Araplar, Farslar! İslâm’ın tâcidarı ve Müslümanların hâmisi yalnızca Hakk’a tapan Türkler kaldı er meydanında. Suudi Arabistan, Yemen, Katar, Kuveyt, Mısır, Ürdün, Suriye, Irak! Utanın adam olamayışınızdan! Veyl size!
İslâm âleminin kalbine saplanmış bir hançer olan Siyonist İsrail Gazze’de vahşetini sürdürürken, bu acziyet ve mesuliyetsizliğinizin utancıyla nasıl oruç tutup bayram yapacaksınız?
Müslüman âllameler, orucu neyin bozduğunu tartışacaklarına Gazze’de, Suriye’de, Irak’ta, Doğu Türkistan’da katledilen Müslümanların acısına yanmalı, nasıl merhem olacaklarını düşünmelidirler...
Mehmed Âkif, Birinci Dünya Harbi’nde yazdığı, Safahât’ın “Yedinci Kitap” kısmındaki şu mısralar bugün sizin hâlinizi anlatıyor ey gâfil Arap devletleri!:
“Ne heybettir ki: vahdet-gâhı dînin devrilip, taş taş,
Sürünsün şimdi milyonlarca me'vâsız kalan dindaş!
Yıkılmış hânmânlar yerde işkenceyle kıvransın;
Serilmiş gövdeler, binlerce, yüz binlerce doğransın!
Dolaşsın, sonra, İslâm'ın harem-gâhında nâ-mahrem...”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.