Dr. Ali Akben
SOSYAL MEDYADAN GELEN SALVOLAR
Değerli kardeşlerim iletişim çağının vazgeçilmezlerinden olan sosyal medya fikirlerimizi görüş ve önerilerimizi paylaşabildiğimiz geniş bir arena . Öyle ki, paylaşılan her bir fikir, düşünce , doğru veya yanlış saniyeler içerisinde yüz milyonlara ulaşarak karşılık bulabiliyor. Toplum olarak tüm medya ve iletişim kanallarından yararlanmayı severken olumsuzluklarından da kötü etkileniyoruz. Mal bulmuş mağribicilerimiz sanılandan çok fazla.
Seçim atmosferinde olduğumuz bu günlerde sosyal medya hesaplarından kan ve irin fışkırtan bir güruh bir çoğumuzun malumu. Ha bire olumsuzluk pompalayan bu güruhun hedefinde hem Reis var hem de ülkemizin bütünlüğü var. Bir çoğunun da banisi dış güçlerin desteklediği terör örgütleri.
Bu durumdan vazife çıkarıcı güruh ülkemizle ilgili her türlü kötü algıyı satmakla görevli. Bazen ekonomi ile bazen yolsuzlukla bazen de eften püften asparagaslarla piyasa yapıyorlar.
Aklı selim sahibi medya kullanıcıları her ne kadar doğru cevaplarla anında düzeltme yapsalar da sesleri gür çıkan mutlu ve putlu azınlık sosyal medyadaki güç zehirlenmesinin tesiri ile sayıca da üstün oldukları hezeyanına kapılarak bize racon üstüne racon kesmeye kalkıyorlar.
Günümüzün belki en önemli meselesi devletimizin bekası. Mesele devlet olduğunda teferruatlara hiç dalmadan ve kısa yoldan yönümüzü tayin ederek kilitlendiğimiz hedefe varıncaya kadar durmak yok yola devam sloganını yüksek perdeden terennüm ederek gölgesinden korkanların ipliğini bir kez daha pazara çıkartmalıyız.
Sosyal medyadaki izafi üstünlüklerini , en hafif şekliyle çamur at izi kalsından daha da öte en adi şekliyle kullanan güruh şunu çok iyi bilmeli. Halep burada değilse arşın bu milletin elinde ve 24 hazirana bir aydan az bir süre kaldı.
Bot ve top hesaplarla algı oluşturan meczupların hezeyanlarını paylaşanlar, akıllı olsalar kendilerinin de inanmadıkları şeyleri paylaşmazlar. Kaynağı meçhul ama benzer hesaplardan üfürülen asparagasları paylaşırken bazı akıl sahipleri gerçekliğini ve kaynağının sağlam olup olmadığını daha fazla rezil olmamak için sorgulama ihtiyacı hissediyor .
Ne de olsa söz uçar ama yazılanlar kara bir leke olarak sosyal medyadaki hesaplarında kalacak. Ne kadar silinmeye çalışılsa da silinmeyecek. Günü ve zamanı geldiğinde de masum zannettiği hatasının bedelini ödemek durumunda kalacak.
Evvelsi gün Halkbank olayı ile ilgili Amerika’dan uçurulduğu iddia edilen bir algı piyasaya sunularak satışı yapıldı. Amaç bir taşla iki kuş vurmak. Ateşi biraz düşürülen dövizin ateşini yeniden çıkartarak olmayan krizi pazarlamak. Bu algıyı paylaşırken kullanılan kelimler ve cümlelere dikkat ettim ağızlarından çıkanlara ve kalemlerinden dökülenlere kendileri de inanmıyor. Ama olsun. Nasıl olsa hava puslu. Ortalık alacakaranlık. Şer cephesine bir tuz tanesi de benden olsun havası hakim.
Bir vatandaşa bu seçimlerin devletimizin bütünlüğü ile ilgisinden bahisle gün ayrışma ,kavga ve kaos günü değil Reisimizi ilk turda layık olduğu yere çıkartalım dedim. Şer güçlerin planlarından yola çıkarak düşman oklarının hedefindeki kişiyi görmemizin elzem oluşundan bahsettim . Çok rahatsız oldu. Ben rey vermeyeceğim o halde hain mi oluyorum diyerek çıkıştı. Herkesin rey vermesine zaten gerek yok. Milli ve muhafazakar orta yolu temsil eden makul çoğunluk versin yeter diyerek konuyu kapattım.
Kavga yok. Kargaşaya ve kaosa müsaade yok .Muhabbetle birbirimizi kucaklayarak düşmanları çatlatma günündeyiz . Hür iradelerimizle reylerimizi kullanırken yukardaki gerçeklikleri göz ardı etmeyelim . Seçimlere kadar sosyal medya daha çok asparagaslar ve yumurtalar yumurtlayacak. İçleri cılk olan yumurtalara itibar etmeyelim. Asparagaslara inanarak hata yapmayalım. Aklımızı ve ferasetimizi kullanarak aydınlık yarınlara yolculuğumuzu non stop sürdürelim. Bu günlük de bu kadar. Kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.