Geçenlerde ki yazımda.  Kahramanmaraş sanayisine yön veren sanayicilerle ilgili  hatıralarımı ve gözlemlerimi yeri geldikçe sizlerle paylaşacagımı belirtmiştim.

Hasan BALCI,

Birinci kuşak sanayicilerimizden.Kahramanmaraş ta tekstil sektörünün duayeni. Uzun süre birlikteligimiz oldu. Kendisi Marteks Iplik Fabrikasının Yönetim Kurulu Başkanı iken, bende naçizane  muhasebe müdürlügünü yapmıştım.

Kahramanmaraş taki  emsal sanayicilere göre  daha kültürlü, gazete kitap okuyan, milli degerlere sadık,  dünyadaki gelişmeleri takip eden,  magazin kültürüne vakıf, Galatasaray taraftarı bir iş adamı.

Necip Fazıl Kısakürek Kahramanmaraş a konferans vermeye geldiginde kendi cipini tahsis ederek,  Adana dan, G. Antep ten üstadı aldırır, tekrar konferans bitiminde  gönderirmiş. Malum o yıllarda cip  herkeste olmayan bir vasıta idi.

Ticari tahminlerini iyi tutturan, Alışverişi saglam. Kendi deyimiyle müzebzeb işlerden hoşlanmayan, kafasına koydugu bir şeyi mutlaka hayata geçiren, sert mizaçlı zor bir adam.

Sabahları hürriyet gazetesi okur.  Gazetede Ilginç bir yazı gördügünde, beni odasına  çagırır, şunu al. Önce sen oku, sonrada diger arkadaşlara okut der.

Siyasetçileri, çevresindekileri ve diger şahısları  yorumlarken,  ya  gahbavratlı, yada layüksel biri olarak kısaca kendine has tavrı ile özetlerdi.

Başındaki sekiz köşe kasketini hiç çıkarmaz. Fabrikada yapılması gereken acil işleri de olsa  akşama dogru  hava kararmaya başladıgında,  işi gücü bırakır evine gider.

Her yönüyle farklı biriydi. Hadiselere karşı bakış açısı bizlerden çok çok farklıydı. Hiç kimsenin aklına getiremeyecegi düşünemeyecegi bakış aralıgından hadiselere bakardı. 

Bununla ilgili ilginç bir hatırayı sizlerle  paylaşmak istiyorum.

Balcıların Antep yolu üzerinde, Arsan ve Kipaşın arasında tarlaları vardı. Bir gün  Kipaştan   aradılar. Hasan abiye söyleyin de  sınıra duvar çekecegiz. Ölçme memurları buradayken Hasan abide gelsin  görsün. Sonradan bir yanlışlık olmasın dediler.

Bize göre gayet makul, Sonradan her hangi bir tereddüt yaşanmaması için,  Hasan abinin huzurunda sınırı belirleyeceklerdi.

Hasan abiye gidip bu mesajı iletiyoruz.  Gitseniz iyi olur gibisinden de ufaktan yönlendirmeye çalışıyoruz.

Hasan abi bize unutamayacagımız tarihi bir cevap veriyor. ? Kipaşa söyleyin,  duvarı istedigi yeden çeksinler, tecavüz ederlerse geri yıktırırım. ? dedi. şaşırmıştık nasıl olur ? diye.

Nasıl olur ? ayıp olmaz mı ?  diyemeden, siz benim dedigimi aynen  söyleyin dedi. Bizde aynen Kipaşı aradık dedigini aktardık.   

Uzun müddet arkadaşlarla Hasan abinin  bu cevabını  yorumlamaya çalıştık.

Anladık ki  Hasan BALCI bizler gibi düşünmüyor. Olaya farklı bir zaviyeden bakıyor. Hasan abi şimdi oraya gitmiş olsa, sonradanda  sınırda bir yanlışlık olsa. Hak araması zor olacak. Karşı taraf belki de  başındaydınız Hasan abi,  müdahele etseydiniz diyeceklerdi.

Ama şimdi Hasan abi oraya gitmeyerek manevra alanını daraltmamış oldu. Kim bilir belki de  Kipaş, çekindiginden sınırı biraz daha geri çekme kibarlıgını göstermiştir.

Bakış farklılıgı dedigimiz şey belki de budur.

Bu vesile ile Hasan abiye saglıklı ve uzun ömürlü bir yaşam temenni ediyoruz.

Selam ve sevgiyle.