Op.Dr.Uğur TOKA
Uludere Faciası
2011 yılının son günleri çok acı bir olaya sahne oldu. Sınır kaçakçılığı yapan köylülerin konvoyu terörist hareket olarak algılanıp bombalandı ve 35 genç hayatını kaybetti.
Ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum.
Yakınlarının ve bütün Türkiye'nin başı sağolsun.
Mazot kaçakçılığı yapan ve bir seferde 50 lira kazanabilmek için bu işi yapan insanların bu şekilde hayatını kaybetmesi uzun yıllar unutulmayacak , kederle anılacak bir hicran.
Ülkemizin yoğun bir şekilde terörle mücadele ettiği şu günlerde böyle bir olayın yaşanması da ayrı bir üzücü durum.
Olayın çeşitli boyutları var.
Birincisi bu olay ile hükümetin terörle mücadele azminin sekteye uğratılmasına çalışıldığını görüyoruz. '' Devlet halkını bombaladı '' veya '' katliam '' şeklinde söylemler yapılıyor. Bu söylemleri yapanlar sanki bu olayı büyük bir memnuniyetle karşılıyor keşke otuzbeş değil yüzotuzbeş kişi ölseydi de daha kuvvetli propaganda yapabilseydik diyorlar.
Devletin ( içindeki karanlık çeteleri bir kenara bırakırsak ) bir vatandaşını öldürmek istemesi sözkonusu bile değil. Katliam bilerek isteyerek kastederek öldürmek demektir. Bu olayı katliam diye nitelemek ardniyetli bir propagandadan başka bir şey değildir. Burada bir ihmal var , özensiz dikkatsiz bilgisiz bir karar ve uygulama var. Çok üzücü bir sonuç var ama katliam asla.
İkinci boyutu ise devletin olaya bakışı.
Hükümet bu olaydan duyduğu üzüntüyü dile getirip örtbas edilmeyeceğini söyledi.
Vesayet rejiminin gerçek iktidarında , eski Türkiye'de bu olaylar örtbas edilir ve devletin asla yanlış yapmayacağı tabusu ile kolayca hazmedilir , hazmettirilir , veya hazmettirildiği zannedilerek bir sonraki gündeme geçilirdi.
Bu olay Türkiye'nin şeffaf , demokratik , yeni Türkiye yolculuğunun turnusol kağıtlarından biri olacak.
Bir hekimim ameliyat esnasında ölen hastası için haklı olarak hesap soran devlet otuzbeş tane gencecik insanın bir vuruşta ölmesinin hesabını sormalı.
Kim dikkatsiz davrandı
Kim şüpheli bilgilerle yanlış karar verdi
Veya kim '' bunlar kaçakçı olmasın '' diyenleri susturup '' boşver sen bombala '' emri verdi.
Birileri bu yanlışları yapmasa bu olay olmazdı.
Yanlışlarla yüzleşmek insanların da toplumların da en erdemli davranışıdır.
Yanlışla yüzleştikçe insan , nefsini çekiçle dövüp güzel bir şekil veren sanatkar gibi olur.
Yanlışlarıyla yüzleşen devlet , bilerek veya bilmeyerek vatandaşına zarar vermekten kurtulup , kıymetli vatandaş , kıymetli insan odaklı ileri demokrasiye yol alır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.