Bir Şiirin Hikayesi

Azerbaycan bağımsızlığın simgesi olan şair, Stalin döneminde 1937 yılında kurşuna dizildi.

AhmedCevad (Azerbaycan’lı milli şair)

Önce bu meşhur şiiri yazan AhmedCevad’ı tanıyalım: 5 Mayıs 1892’de Şemkir İlçesinin Seyfeli köyünde dünya ya geldi. Gence’de ki medrese eğitimi sırasında Arapça, Farsça ve Rusça öğrendi. İlk şiirini yazdı. 1912’de Kaskas Gönüllü Kıtası’na katılarak Osmanlı askerinin yanında Balkan Savaşı’nda harp etti.

Savaştan sonra ülkesine dönen AhmedCevad öğretmen olarak çalıştı. Azerbaycan aydınlarının bir kısmında Rusya’da yükselmeye başlayan Sosyalist düşünceye yakınlık başlamışken; bir kısmın da millet şuurunun uyandırılması fikri canlanmıştır. AhmedCevad ikinci guruptadır. Vatan, bayrak, iman ve Türk birliği temalı şiirler yazar. En ünlü şiirlerinden “ÇIRPINIRDIN KARADENİZ” bu dönemin ürünüdür.

Bu şiir 1914’te yazılmıştır. Yavuz’un 29 Ekim 1914’te Kerç çıkışına döşediği mayınlara çarparak batan Kazbek adlı Rus gemisini, AhmedCevad, Balkan Savaşı sırasında efsaneleşen Hamidiye’nin karşısına çıkartmıştır. Belkide savaşın kısıtlı haberleşme imkanlarıyla haber böyle ulaşmıştı Azerbaycan’a

Birinci Dünya Savaş yıllarında AhmedCevad yine Osmanlı’nın yanındadır. Azerbaycan Cemiyet-i Hayriyesi’nin yardımlarını Kars, Ardahan, Erzurum ve Trabzon’a ulaşması için çalışır. 1916’da Şükriye hanımla evlenir. Babası razı gelmediği için kaçırmıştır eşini. Aynı ilk kitabı Koşma yayınlanır.

1917 Ekim Devrimi’nde sonra Rus İmparatorluğu’nda yaşayan değişik halklar arasında bağımsızlık umutları belirir. Fakat ne Rusların, ne İngilizlerin hatta ne de Almanların Bakü’de ki zengin petrol kaynaklarını Azerilere bırakmaya niyetleri yoktur. Osmanlı ordusu Kars, Ardahan ve Artvin’i kurtarır ve Azerbaycan yolu açılır. Enver Paşa bu görev için kardeşi Nuri Bey’i düşünür. Rütbesi henüz yarbaydır. Padişah kendisine bütün Kafkas İslam orduları için bir nevi Emirlik Fermanı verir ve bir düzenlemeyle Nuri Bey”Nuri Paşa” olur.

Nuri Paşa, 25 Mayıs 1918’de Gence’ye girer. Nuri Paşa’nın Gence’ye girmesinden üç gün sonra 28 Mayıs 1918’de Azerbaycan bağımsızlığını ilan eder. Bağımsız Azerbaycan Cumhuriyet’in milli marşını AhmedCevad yazar. ( ÜzeryirHacıbeyov’un bestelediği marş, Sovyetlerin yıkılışından sonra tekrar Azerbaycan milli marş oldu.)

AhmedCevad, bu tarihten sonra Milli Meclis üyesi olur. Bağımsızlık ve vatan şiirlerinin en coşkulularını yazar o dönem de ikinci kitabı Dalga 1919’da yayınlanır. İstanbul işgal edilince İstanbul şirini yazar, ancak aynı akıbet Azerbaycan’ında beklemektedir. 28 Nisan 1920’de Kızıl Ordu’nun işgaliyle Azerbaycan bağımsız Cumhuriyet son bulur.

AhmedCevad için zor yıllar başlamıştır. Ömrünün sonuna kadar takip altında yaşayacağını bilmesine rağmen ülkesini terk etmez. 1923’te tutuklanır, delil yetersizliğinden serbest bırakılır. 1925’de “Göygöl” adlı şiirinden dolayı tutuklanır, bir süre sonra bırakılır. 1927’de Azerbaycan Âli Pedagoji Enstitüsü, Tarih ve Filojisi Fakültesi’nden mezun olur. 1927-1934 yılları arasında Gence ve Bakü’de yüksek okullarda ders verir. 1937 yılında tutuklanır beş ay boyunca sorguda işkenceye maruz kalır. 12 Ekim 1937 yılında mahkemeye çıkarılır ve ölüm cezasına çarptırılır. Cezası kurşuna dizilerek infaz edilir Ahmedcevad, o güzel şiir dillerde ölümsüzleşir.

ÇIRPINIRDIN KARADENİZ

Çırpınırdın Karadeniz

Bakıp Türk’ün bayrağına

“Ah” deyirdin hiç ölmezdim

Düşebilsem ayağına

Ayrı düşmüş dost elinden

Yıllar varki, çarpar sinen

Vefalıdır geldi giden

Yol ver Türk’ün bayrağına

İnciler tak gel yoluna

Sırmalar düz sağına soluna

Fırtınalar dursun yana

Selam Türk’ün bayrağına

Hamidiye, o Türk kanı

Hiçbirinin bitmez şanı

“Kazbek” olsun ilk kurbanı

Selam Türk’ün bayrağına

Dost elinden esen yeller

Bana şiir selam söyler

Olsun bizim bütün eller

Kurban Türk’ün bayrağına

AhmedCevad

(bu şiir 1914 yazılmış hala dillerde coşmaya devam ediyor. )

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Adnan GÜLLÜ Arşivi