Bak, Dün Ben de Bu Köylüler Gibiydim!

Bak, Dün Ben de Bu Köylüler Gibiydim!
Horozun ötmesiyle yataktan doğruldu Cemal Efendi.Önce ayakyoluna gitti, sonra lavaboya geçerek abdestini alıp, ezanın okunmasını bekledi.

Cemal Efendi vakit buldukça namaza giderdi ama artık her zaman gitmesi gerekirdi, yoksa dikkat çekerdi.

Abdest aldıktan sonra kıyafetini giyindi, saçını, başını düzeltti. Aynada kendisine baktı. Bu defa farklı baktı, uzun uzun baktı. Neredeyse hayran hayran baktı. Keşke anacığı da bu günleri görseydi. Babası da gurur duyardı ama illa da anası bugünü görmeliydi.

Allah rahmet eylesin, yattığı yerde yine de incitmesin diye dua ediyordu ama babası “sen adam olmazsın” diye bir değil, bin kez de mi söylememişti ama bak, olmuştu işte, sonunda olmuştu. En nihayetinde olmuştu.

Saçını tararken bir kez daha baktı endamına.

Saçının siyahı kalmamıştı, saçının çoğu da kalmamıştı ama olanla idare edecekti. Hem dışarıya çıktığında kasket takacaktı. Bugünden sonra yepyeni kasketiyle köy meydanında, köy kahvehanesinde, köy odasında arz-ı endam edecekti.

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYIN...

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.