Sakın başlığa bakıp Fatih Hoca gene ‘Nasreddin Hoca fıkrası anlatacak’ diyerek yazıyı okumaktan vazgeçmeyin. Sakın şaka yaptığımı zannedip başka yazılara gitmeyin. Şaka maka değil, başlık gerçekten doğru. Elli liralık bu sınav yaklaşık iki milyon gencimizin gireceği ve harıl harıl hazırlandıkları; “Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı.”

ÖSYM başvuru ve sınavlar için bu yıl fiyatlara yüzde 25 zam yapmış. Böylece 15 Mart'ta yapılacak olan Yükseköğretime Geçiş Sınavının (YGS) giriş ücreti 50 TL oluvermiş.

Bu kararı alan ÖSYM yetkilileri sayın profesörlere teşekkür mesajları yağması gerek. Sınav giriş ücretini 100 TL yapmadıkları için! İçinizde bu nadide/eşi az bulunan bilim adamlarından fakir fukaranın hangi zorluklarla çocuk okuttuğunu bilmelerini ve o bilgiler ışığında bir ücret açıklamalarını bekleyen çıkar mı bilmem?

Çocuğun babasına % 3 zam, YGS’ ye % 25 zam yapmayı da kimse adaletli bir yaklaşım olarak yorumlamaz herhalde. Bu iş için; “bal gibi adalesiz” diyenler bence çoğunlukta olmalı. İşte bu kişiler ÖSYM’yi mesajlarıyla teşekkür yağmuruna tutmalı.

İş sadece giriş ücreti 50 TL olan YGS ile bitmiyor. YGS birinci sınav. Bu sınavda açıklanan puan barajını geçeceksin ki haziran ayında yapılacak Lisans Yerleştirme Sınavlarına (LYS) girebilesin. Bu sınavların her biri için açıklanan ücret ise 30 TL.

Şimdi hesabı yeniden yapalım. Bir üniversite adayı; YGS için 50 TL, beş ayrı sınavdan oluşan Lisans Yerleştirme Sınavlarının her bir tanesi için 30 TL beş tanesi için 150 TL daha ödeyince,  ÖSYM’ye ödeyeceği toplam ücret 200 TL olacak.

Siz kıymetli okurlarımı yeterince rakamlara boğdum. Bu yüzden iki milyon gencin toplamda ne kadar para yatıracağını yazmayacağım. Merak eden çarpar, böler, toplar aradığı rakamları bulur. Ben çarpmadım, bölmedim ve toplamadım, inanın ki bilmiyorum. Ama bu sınavların ucunda nasıl bir rant olduğunu tahmin edebiliyorum.

“Fakir fukarayı kula kul edenler Allahtan bulsunlar.” Sanayilerde bir ay boyunca köleler gibi çalışıp ay sonunda “işte ücretin” diyerek eline verilen sadakaya benzer parayı alacak sonrada bu paranın içerisinden 200 TL sini üniversite okumak için sınava girmek isteyen evladına ayıracak. Nasıl olacak bu iş?

İnsanlık ne hale geldi kardeşler. Bir yandan; “Komşusu açken tok yatanlar bizden değildir” diyeceksin diğer yandan elin bu ülke insanlarının cebinden hiç çıkmayacak. Vatandaşların kendilerini her türlü sıkıntılardan kurtarman için verdikleri o sihirli eline verenler için değil, onların malını çalanlar için kullanacaksın. Bu ülkenin yazarçizerleri de korkularından yapılan bu zulme ses çıkarmayacaklar, görmezden ve duymazdan gelecekler. Yaptıkları doğru mu? Vallahi değil. Yazıklar olsun alayına.

YGS için başvurular 05 Ocak 2014 tarihinde başladı. 19 Ocak 2014 Pazartesi günü mesai bitimine kadar devam edecek. Bu tarihler içerisinde istenilen 50 Lirayı anlaşmalı bankalardan birisine yatıranlar sınavlara müracaat edebilecekler.

Parayı yatırıp eline dekontu alanlar için henüz iş bitmiş sayılmıyor. Yani sadece para yatırmakla iş bitmiş olmuyor. Bundan sonrası için nelerin yapılacağını “Sınav Kılavuzundan” öğrenmeniz ve yapmanız gerekiyor.

Amacımız elbette fakir edebiyatı yapmak değil. Ama herkesin evinde de maalesef içerisinde ağzına kadar dolarla dolu olan ayakkabı kutuları bulunmuyor. Gerçekten Adaletle hükmetmek için sadece “Dershanelerin kaldırılması” yetmiyor. Dershanelerle beraber bu sınavların ve alınan bu ücretlerin de kaldırılması gerekiyor.