Bir adam düşünün;

Kirada oturuyor, asgari ücretle çalışıyor, çocuklarına doğru dürüst elbise bile alamıyor, kabaran kredi kartı borcunun asgarisini ancak ödüyor, fakat bin liralık cep telefonu kullanıyor!

Ak Partililer kusura bakmasınlar ama, ben Sayın Başbakan’ın İstanbul için düşündüğü çılgın mı çılgın “Kanal İstanbul” projesini birazcık bu adama benzetiyorum.

Hem de “Dünya’nın en pahalı yakıtı”nı kullanan bir ülke olarak... (Ben bu satırları yazarken benzin 9 kuruş daha zamlandı. Siz okuyana kadar n’olur bilemem!!)

***

Olsun.. varsın İstanbul’a, bilmem nereye “çılgın” ve “çılgın ötesi” projeler uygulansın. Uydu kentler, tek-no kentler, kanallar, tüneller, uçan arabalar, hızlı trenler, akıllı yollar, uzaya köprüler kurulsun.

Bize hiç birinin gereği yok.

Bize, 21. Yüzyıl’da çağın gerektirdiği, insan gibi yaşamak için gerekli olan koşullar, çıldırmamış(!), aklı başında projeler de yeter.

Biz, onlara da razıyız!

***

Madem Sayın Başbakan Pazar günü Maraş’a geliyor. O halde ben de Maraş adına, çılgın olmayan, son derece mütevazi birkaç istekte bulunmak istiyorum:

“Sayın Başbakan’ım;

Kahramanmaraş, ikisi referandum olmak üzere 6 seçimde Ak Parti’ye yüzde doksana yakın oranlarda oy verdi. Yani Ak Parti’ye sadık bir şehir. Verdiği oyların karşılığı olarak hak ettiğine inandığı hizmetler istiyor artık.

İnanın fazla bir şey değil..

***

Yollarımız;

Şehrimizi komşu illere bağlayan yollarımızın yapımı bitsin artık.

Antep gelmiş neredeyse bizim il sınırlarımız içinde yol yapıyor. Biz 10 yıldır, 10 km.lik Narlı-otoban arasını bağlayamadık!

Kayseri Yolu’nda her gün bir güzergah değişiyor. Bir yerde karar kılınamıyor ki yolda bitsin.

Utanıyoruz, hem “Maraş Ak Parti’den şaşmaz” deyip, hem de o yollardan bir misafirle geçerken…

Yüzümüz kızarıyor.

Duyduk ki, Karayolları Genel Müdürlüğü, 2011 yılı için 2378 km. yol ve bu yol için 6,3 milyar liralık ek proje oluşturmuş.

Göksun-Elbistan bölgelerinde 122 km. yol yapılacakmış.

Diğer yerler n’olacak??

Sahi Andırın bizim değil mi?

“Köy gibi” olan ilçelerimiz var bizim.

Bu projeye Maraş’ın tek turizm merkezi olan Ilıca yolu alınamaz mıydı?

Ya da, adeta “Maraş’ın kızılelması”  haline gelen, yıllardır dile getirilen Maraş-Ekinözü yolu, Ilıca’yı da kapsayacak şekilde yapılamaz mı?

***

Hani Maraşlılar’a bir sözünüz vardı Sayın Başbakan’ım.

Bakanlık..!?

Hah, o söz verdiğiniz bakanlığımızı istiyoruz artık. Hani siz demiştiniz ya, “Sizin bakanınız benim” diye..

Yok.. Siz bizim Başbakanımızsınız..  Biz bakanlığımızı istiyoruz!

***

Gösterip gösterip çektiğiniz büyükşehir meselesi..

Olacaksak olalım artık da..

***

Şu meşhur BÖLGE hastanemiz;

Önce “Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi” denilerek başlanan, daha sonra sıradan bir hastaneye dönüştürülen eğitim ve araştırma hastanemizi istiyoruz biz.

***

Okul istiyoruz.

“Konteynır okullar”dan kurtulmak istiyoruz. 

Dört yıldır mahkemesi “yılan hikayesi”ne dönen, Gayberli okulunun artık bitirilmesini istiyoruz.

Bir, güzel sanatlar ve spor lisemiz var.

Ama ne bir atölyesi, ne bir müzik sınıfı, ne bir spor parkuru var!

İki futbol topu var, birisi patlak!

Parkurlarıyla, resim atölyeleriyle, akustik müzik sınıflarıyla “adam gibi” bir okul istiyoruz.

***

Futbol;

Şu Kahramanmaraşspor’un derdine de bir çare..

Yeter “Kahramanmaraşspor” adıyla rezil olduğumuz.

Mahalle takımlarından yediğimiz goller…

***

Sayın Başbakan’ım;

Kahramanmaraş için layık gördüğünüz(!!), hepsi bir birinden kıymetli vekil adaylarımız geziyorlar, dolaşıyorlar, konuşmalar yapıyorlar. Sizi temin ederim çalışıyorlar. Ama hiç biri “Maraş’a şu şu yatırımların gelmesini sağlayacağız” demiyor.

Hani hep dersiniz ya, “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz”…

Varsa yoksa sizi anlatıyorlar. Bize sizi anlatmasınlar Sayın Başbakan’ım, sizi zaten Dünya tanıyor.

***

Maraş sizi seviyor.. Siz de Maraş’ı seviyorsunuz.

Seviyorsunuz şüphemiz yok, ama korkarım Maraş’ı anlamıyorsunuz.

Ya da birileri yanlış anlatıyor.

Maraş’ı küstürmeyin n’olur.”

***

Sayın Başbakan bizi duyar mı bilemem.. Ama nacizane, bir parça halkın duygularına tercüman olaya çalıştık.

Ağamızdan bir “at” istedik vesselam…

***

Sevgiyle kalın.