"Kötü bir barış, savaştan daha iyidir. "

                                                        G.C. Tacitus

11 yıldır savaşın durmaksızın devam ettiği Suriye'de; geçen zamana, onca ölüm ve zulme rağmen henüz bir çözüme varılmadı.  An itibari ile bulunduğum İdlib ise Suriye Savaşı’nda en çok bedel ödeyen aynı zamanda direniş gösteren muhaliflerin son kalesidir. İdlib; Hatay ilimize toprak komşuluğu olduğu kadar kan bağıda olan bir şehir. Ayrıca İdlib’i önemli kılan sebeplerden biride; eğer Şam yönetimi İdlib’e hakim olursa bölgeye hakim olur ve burada bulunan sayıları 100 binleri aşan silahlı gücü devre dışı bırakarak diğer bölgeleri çok kolay bir şekilde ele geçirebilirim düşüncesini uygulamış olacaktır…

İdlib’te bulunan çatı yapı HTŞ; Türkiye ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin terör örgütü olarak kabul ettiği El-Kaide’nin 2012’de "Nusra Cephesi" ismiyle savaşa dahil olması sonrasında ise isim değiştirerek Tahrir el-Şam veya Şam Kurtuluş Heyeti olarak savaşa katılan aktif bir örgüttür. Heyet Tahrir Şam’ın lideri Şeyh Muhammed el Colani’dir. (Gerçek adı Ahmed Hüseyin el Şara) İdlib’te uzun zamandır sivillerden oluşan Suriye Kurtuluş (İnkaz) Hükümeti adında bir siyasi yapı kurulmuştur.  Askeri gruplar sadece askeri meselelere, sivil meselelerle ise sivil yapılar ilgilenmektedir.

Dünya İdlib’i Rus ve Rejim uçaklarının bombardımanları, İran’ın karadan saldırması ve ölümlerle tanıdı. Bombardıman kenti İdlib’te her şeye rağmen hayat çok hareketli; İdlib kenti yakın coğrafyasında bulunan Hatay, Kilis, Gaziantep illerimiz gibi çok canlıdır. Pazarlar, marketler, sarraf dükkanları, giyim mağazaları, kafeler, restoranlar, camiler, okullar hizmet vermeye devam ediyor Ticaret ve üretim tüm hızıyla devam etmektedir. İdlib’te kullanılan para birimi Türk lirasıdır.

Şehrin dünya ile bağlantısı Türkiye'ye açılan Bab el-Hava sınır kapısı üzerinden yapılmaktadır. İdlib halkının şahdamarı niteliğinde olan bu kapı aynı zamanda şehrin önemli bir gelir kapısıdır. Hem İdlib merkezde hem de Sarmada ilçesinde inşaat sektörü çok hareketli. Yükselen binlerce inşaata tanıklık ettik. Ayrıca Türkiye sınırına sıfır noktada olan Sarmada ilçesinde büyük bir alan sanayi bölgesi olarak ayrılmış ve birçok fabrika inşaatı yapılmaktadır. İnşaatı biten ve üretime geçen fabrikalarda 1000’lerce kişi çalışıyor. Bu işletmeler işsizlik sorununa merhem olduğu kadar insanları bir nebze olsa da savaş psikolojisinden uzaklaştırmaktadır. Aynı zamanda şehrin birçok noktasında alt yapı sorunu çözülmüş, birçok yol asfaltlanmış durumda…

Şehrin dört bir yanında iş makinaları muazzam bir şekilde çalışmaktadır. Yeni istihdam alanlarının yaratılması ile birlikte özellikle Türkiye’de bulunan birçok kişi geri dönmüştür.  Şehrin her noktasını gezme fırsatımız oldu. Şimdiye kadar birçok kez geldiğim İdlib, bu kez beni şaşırttı gerçekten diğer gelişlerimden çok farklı bir tablo ile karşılaştım. Kentte yaşayan insanların yüzünde bir tebessüm, gözlerinde bin umut, yüreklerinde sabır ve barış duası var. Şehirde ayrıca can ve mal güvenliği ortamı tesis edilmiştir. (Dönem dönem Rusya destekli Esed rejimi bombardımanları hariç)  Şehir güvenli çünkü daha önce her bir metrekarede bir silahlı unsur gördüğümüz kentte şimdi sadece kontrol noktalarında silahlı unsurlar bulunuyor. Şehir içinde asayişi şurta (polis) sağlıyor. Kısacası;

Beşşar Esed yönetimi, Rusya ve İran’ın saldırıları nedeniyle yerlerinden edilen milyonlarca sivilin sığındığı İdlib'in kent merkezinde günlük yaşam her şeye inat devam ediyor. Umutları ve duaları biran önce akan kardeş kanının durması ve barışın tesis edilmesidir. SAVAŞA HAYIR…