Op.Dr.Uğur TOKA

Op.Dr.Uğur TOKA

Cetveller ve aynalar.

            Kent  hayatı.

            İnsanların  yolları,  binaları,  havayı,  suyu,  olduğu  kadar  hayatı  paylaştıkları  yaşam          alanları.Kentimizin  daha  zengin  daha  güzel  olmasını  hepimiz  isteriz  ama  daha  iyi  bir  yaşam  alanı  olması  için  bunlar  yeterli olurmu  acaba.

            Kainatın  başrol  oyuncusu  olan  insan,hayatı  yaşarken  başrolde  olduğu  gibi  kent  hayatının  daha  yaşanabilir  bir  alan  olması  için  binalardan,yollardan, zenginlikten  daha  önemli  değilmidir?Herkesin  birbirini sevdiği,  saydığı,  haklarına saygı  gösterdiği  bir  toplum  belki  bir  ütopya ,ama  istisnasız  herkesin  gönülden  kabul  edeceği  hedef.

            Toplumun en  küçük  numunesi  olan  ailemiz  için  en  önemli  şeyin  huzur  olduğunu  hepimiz  söyleriz.Kent  hayatı  için bunun  aksini  söylemek  mümkünmü.''Ev  alma  komşu  al''  diyen  atasözümüz  güzel  insanlarla  birarada  olmanın  mal  mülkten değerli  olduğunu  yüzyılların  imbiğinden  geçen  tecrübelerle  bize  anlatmıyormu

           .Bu  sözlerle  kentimizin  insanları  güzel  insan  değilmi  diyorum;  asla , ama  güzel  insan,  kamil  insan  olma  sürecinin  sonu  olmadığını  dinimiz  bize  söylüyor.Güzel  insanlar  daha  güzel  olabilir  ,güzel kentler  daha  güzel  kentler  olabilir.

           İnsanın  içinde  her  zaman  doğruyu  gösteren  bir  pusula,  her  zaman  en  iyiyi  gösteren  bir  cetvel  var. Onun  adına  vicdan  diyoruz.Gürültü  yapan ,arabasını  kötü  parkedip bize  park  yeri  bırakmayan  komşumuzun  yanlışını görürüz.Trafikte  kırmızı  ışıkta  geçeni, yerlere  tükürüp  çöp  atanı  hemen  görüp  tenkit  ederiz.Hastasına  kötü  davranan doktor  hiç  aklımızdan  çıkmaz.Hele  alışverişte  açgözlük  yapan,  yalan  söyleyen  en  siddetli  beddualarımıza  muhatap  olmazmı?

          Herkesin içinde doğru  olanı  gösteren  böylesi  bir cetvel  varken  eksik  olan  şey  ne?Eksik  olan  şey  bu  cetveli  kendimize  tutacağımız  bir  boy  aynası.

          Yüce  peygamberimiz '' insanların  en  hayırlısı  insanlara  en  çok  hayrı  dokunandır'' diyor.       O halde  hayatımızın  her  anında  bu  düsturu  aklımızdan  çıkarmadan  hareket  etmemiz  gerekmezmi.Her  işimizde  her  adımımızda kendimizi  karşımızdakinin  yerine  koyabilsek,hep   doğruyu  gösteren  cetveli  boy  aynasında  kendimize  tutup  eksiklerimizi  görsek  sanırım  daha  güzel  bir  insan  olma  yolunda  bir  adım  atmış  oluruz.

         İçimizde  kişisel  hırslarımız,  menfaat  kaygılarımız nefsimiz  ile  bir  manada  peygamber  ahlakını  temsil  eden  vicdanımız  hep  mücadele  halindedir.İyi bir  insan ,iyi bir  mü'min  doğru  adımı  atarak  yanlış  bir  neticeye  varacağını  düşünemez  ,çünkü  bu  imana  sığmaz.Yüce  yaradanımız  kulun  hatasıyla,  günahıyla  yüzleşip  ders  aldığı  anın  çok  değerli  olduğunu  söylüyor.

       O  halde  cetvelimizi  yanımızda  taşıdığımız  gibi  boy  aynamızıda  ihmal  etmeyelim.Başka  insanlarla  münasebetlerde  hep  kendimizi  karşımızdakinin  yerine  koyarak  davranalım. Yerlere  tükürürken   yolda  başka  birinin  atık  balgamını  görmekten ne  kadar  tiksineceğimizi  düşünelim,kırmızıda  geçerken  , hızlı  ve  dikkatsiz  araba  kullanırken  aynı  şekilde  yapan  birisinin  çocuğumuza  çarptığında  neler  hissedeceğimizi  aynamızda  görelim, yalan  söylerken  gıybet  ederken  başkası  bunu  bize  yapsa  neler  düşünürdük  diyelim .Her gün  güzel  insanlık,güzel  kent  ve  daha  güzel  bir  ülke  inşasına  küçük  bir  tuğla  da  biz  koyalım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum
Op.Dr.Uğur TOKA Arşivi