“Eşinin başı kapalı Rektör istiyoruz!” sözü size bir şey hatırlattı mı bilemem ama ben dün gibi bunu hatırlıyorum. Bu sözü Rektörlük seçimlerinin yapılacağı o günlerde milletvekili olan değerli abimiz Dr. Cafer Tatlıbal söylemişti.

Şimdi “eşi başörtülü bir rektörümüz var”

Ben insanların dinine, cinsine, parasına, adına, soyuna, sopuna değil yaptığı işine göre değerlendiririm.

Rektör seçilen Sayın Karaaslan’dan ümitliydik. Bir şeyler yapacak, yapmalı diyorduk. Kendisi Kahramanmaraşlı ama yönetim kademesinde hiç Kahramanmaraşlının olmadığı konuşuluyor.

Yukarıda izah etmeye çalıştığım gibi bölgecilik yapmam, bölgecilik yapana da pirim vermem.

Ancak bu şehirden kaçmayan, bu şehirde kalarak hizmet noktasında bedel ödemek isteyen insanlara da bu fırsatlar verilmelidir.

Bana bu güne kadar özellikle Sayın Karaaslan ile ilgili birkaç eleştiri yazısı yazdıktan sonra hiçbir toplantıya davet almadım, davet edilmedim.

Tıp Fakültesi için kadro talebinde bulunulmadığı, hatta hiçbir bölüm için kadro talebinde bulunulmadığı konuşuluyor.

Ya değerli ve kıymetli hocamız, sevgili rektörümüz KSÜ’de istifalar yaşanıyor, KSÜ’de isim değişiklikleri yapılıyor, KSÜ ile ilgili her şey konuşuluyor.

Bizleri bir gün davet etseniz ve şu eteğimizdeki taşları döksek, bize gelen bilgileri sizlerle paylaşsak, ne olup bittiğini birinci ağızdan, yani sizden öğrensek olmaz mı?

Sizin bizi toplantıya davet etmemeniz bizim gazetecilik yapmamızı engellemez.

Saygısız bir üslup kullanmıyoruz, ihaleleri, şunları bunları araştırmıyoruz, kim nereye atandı? Kim neden görevden alındı? Kime ne verildi? Kim kimin adamı gibi araştırmalar yapmıyor, sizlerin huzurunu bozacak muhalif gazetecilik yapmıyoruz.

Ama bu böyle de devam edemez.

Bizlerin ve kamuoyunun KSÜ’de nelerin olup bittiğini bilmeye de hakkı var.

Yarın gazeteciler olur olmaz her şeyi yazmaya başladığında siz KSÜ’de yönetim zaafiyeti içine girer hizmet edemez hale gelirsiniz.

Biz bunu yapmak istemiyoruz.

Bizi ve kamuoyunu lütfen bilgilendirmelisiniz…

*

Şiir Festivali

Kahramanmaraş Belediyesi Kahramanmaraş’ta şiir festivali düzenliyor. Allah hayırlı ve uğurlu eylesin.

Güzel bir proje olarak gözüküyor.

İnşallah ülke genelinde Kahramanmaraş’ın adını duyurur. Tanıtımında katkı yapar.

Malum belimin ağrıması sebebiyle bir çok etkinliğe katılamıyorum. Onun için bu proğram ile ilgili de çok detaylı bir bilgiye sahip değilim.

Ancak “yerelde hayat bulmayan” hiçbir projenin de başarılı olması mümkün değildir.

Yerel şairler, sanatçılar bu proğramın neresinde?

Eğer bu festivale yerel unsurlarda dahil edilmiş ve katılımı sağlanırsa gelecek yıllarda çok daha büyük olur.

Yoksa ölü ve kısır bir proje olarak kalır.

Ben projeyi önemli buluyor ve başarılı olmasını istiyorum… Ancak dediğim hususlarda göz önünde bulundurulmalıdır diye de not düşmek istiyorum efendim…

*

Turizm de bir yerlerden başlamak gerek

KMTSO’nun Nisan ayı meclis toplantısında Meclis üyeleri ve toplantıda hazır bulunan gazeteciler dahil herkes görüşlerini açıklamış, turizm ve tanıtımda eksik yanlarımız masaya yatırılmıştı.

Bana göre çok yararlı ve faydalı bir konu olarak ilgimi çekmiş, Meclis Başkanı Sayın Balcıoğlu’nun deyimi ile;

“Bir ucundan tutmamız gerektiği” vurgulanmıştı.

Mayıs ayı toplantısına katılamadım. Bu konu gündeme geldi mi onu da bilmiyorum.

Ancak benim yazı yazdığım bu site de, ortaya konan önerilerden birini “yeni yayın dönemi olan 1 Ekim tarihinde” hayata geçireceğim.

Sayın Balcıoğlu’na buradan bir defa daha teşekkür etmek istiyorum. Çünkü bu konuda her Kahramanmaraşlının yapacağı bir şeyler vardır.

NOT: Mehmet Akif Ersoy salonunda şiir festivaliniTV'de izledim. Şiir festivali ile ilgili yerel sanatçılar nerede diye sormuştum? Sanatçılarımız unutulmamış, sanatçılarımız oradaydı ve şiirin içindeydi. Ancak Belediyenin afişlerinde yerel sanatçılardan hiç bahsedilmediği için bir çok insan benim gibi aynı kanıya vardı. Yanlışlık afişlerde...durumu düzeltir, kamuoyundan özür dilerim