İngilizce öğretmeni olarak çalıştığım dil okulunun kurucu müdürünün talimatı doğrultusunda, "küçük yaşta yabancı dil öğrenimi ve önemi" üzerine yapmış olduğum araştırma yazımı, siz Maraş Gündem Gazetesi okurlarının ilgi ve beğenisine sunarım.

Küçük yaşta yabancı dil öğrenen çocukların beyinleri, tek dil bilen yaşıtlarına kıyasla, çok daha farklı çalışmaktadır.

Ki; tüm bu farklar, ileriki yaşamlarında, bu çocuklara mental anlamda, pek çok fayda sağlamaktadır.

Yabancı dil konuşmak, beynin fonksiyonelliğini arttırmaktadır.

Bu doğrultuda, sorgulama ve düşünme becerilerini de geliştirerek, küçük yaşta yabancı dil öğrenen çocuklara problem çözme yetisi kazandırmaktadır.

Böylelikle, yabancı dil konuşmak, bu çocukların beyin gelişimini hızlandırmaktadır.

Amerika’da yapılan bir çalışmaya göre, küçük yaşta yabancı dil öğrenen çocukların tek dil bilen çocuklara oranla, bitirme sınavlarında, daha yüksek sonuçlar aldığı gözlemlenmiştir.

Yabancı dil bilen çocuklarda, aynı anda pek çok konuyu düşünebilme veya aynı anda pek çok işi yönetebilme kabiliyeti gelişmiştir.

Ki; bu kişisel gelişim, yapışan çalışmalarla kanıtlanmıştır.

Keza, yabancı dil bilmek, bir çocuğun çok yönlü düşünebilmesini sağlamaktadır.

Birden fazla dil bilen çocuklarda, ileriki yaşlarında, Alzheimer ve Demans hastalıklarının daha az görüldüğü; görülse bile, tek dil bilen akranlarına kıyasla, daha geç karşılaşıldığı gözlemlenmiştir.

Keza, yabancı dil bilmek, Alzheimer veya Demans’a yakalanma olasılığını düşürmektedir.

Beynin kaslara benzediğini ve zihinsel egzersizlerle, beynin daha iyi çalışacağını savunan eğitimcilere göre, yabancı bir dil öğrenmek, kelime öğrenimini ve pek çok bilgiyi hafızada tutmayı gerektirdiğinden dolayı, beyne bir şekilde egzersiz yaptırmakla birlikte, hafızayı da geliştirmektedir.

Yabancı dil bilen çocuklar, çevrelerini daha iyi gözlemlemektedirler.

Nedeni şu ki; gerekli bilgiye odaklanma ve gereksiz olanı yok sayma konusunda, yabancı dil bilen çocuklar, çok konsantre olmakla birlikte, verilen yanlış bir bilgiyi de yakalama becerisine sahiptirler.

Velhasıl, yabancı dil bilmek, çocukların gözlem yeteneğini geliştirmektedir.

Yabancı dil bilmek, çocukların iletişim becerilerini de geliştirmektedir. Kendilerine karşı özgüven düzeylerini yükseltmektedir.

Başarılı olma, bir işi bütünüyle yapabilme ve başka bir dilde söylenmiş bir cümleyi anlama, şüphesiz; çocukların özgüvenini tetiklemektedir.

Küçük yaşta yabancı dil öğrenmeye başlayan bir çocuk, dil kavramının varlığını hissettiğinden dolayı, ana dilini daha iyi anlamaktadır.

Böylelikle, tek dil bilen ve bu nedenle, dünyada sadece kendi dili ve kültürüne önem veren bir çocuğa kıyasla, birden çok dil bilen bir çocuk, daha geniş bir kültür anlayışına sahip olur.

Dahası, yabancı dilde öğrendiği bir deyim, kendisinden farklı olan insanlara karşı daha toleranslı olmasını sağlamaktadır.

Ayrıca, küçük yaşta öğreneceği yabancı dil, uluslararası kültürleri anlamasına da katkıda bulunur.

Çocuk gelişim uzmanları, yabancı dil öğrenmenin çocukların matematiksel ve bilimsel kabiliyetini geliştirmesinde yardımı olduğunu kanıtlamıştır.

Şöyle ki; küçük yaşta yabancı dil öğrenmek, çocuğun zekâ kapasitesini geliştirmektedir.

Birden çok dil konuşan çocukların beyinlerinde, tek bir dil konuşan çocuklardan daha fazla sinir hücresi kullanıldığı araştırılmıştır.

Ki; bu olgu, doğal bir şekilde, beyin faaliyetlerini arttırmaktadır.

Küçük yaşta ikinci bir dil öğrenmek, çocuğun beynindeki duygusal bölgeyi ve zekâya giden yolları da geliştirmektedir.