Dedikoduların hakim oldugu bizim gibi yarı geri kalmış kentlerde ?adam kıyma makinaları? olur.

Bu makinalar benzinle, mazotla çalışmaz. Iftira ve dedikodu ile çalışır. Insanların üzerine dedikodu atmaktan daha ucuz ve kolay başka bir yol varmı?

Allah korkusundan yoksun bu insanlar öyle bir yalan ve iftira atarlar ki, bir süre sonra aynı yalana kendileri de inanmaya başlarlar.

Işte böyle bir memlekette ?marka isim? olmak "kızgın bir sacın üzerinde yürümükten" daha güç ve meşakkatlidir.

Son 30 yıla baktıgımızda öne çıkan ve marka isim diyebilecegimiz agırlıgı ve hizmetleriyle kendini hissettiren; Ali Dogan, Mehmet Saglam ve Mehmet Balduk adını zikretmemiz mümkündür. Son dönemde ise beyefendi kişiligi ile topluma hizmet adına ortaya koymaya çalıştıgı projeleriyle öne çıkan diger bir isim ise, Kadir Kurtul"dur.

Yok başka bir isim.

Parası çok olan ve çok insan çalıştıran işadamlarımız var. Ama topluma tepeden baktıkları için, toplum onları içine almıyor. Onlar UZAY"da yaşamalarına devam etsinler.

Evet? gelelim Sayın Saglam"ın bakanlıgına.

Prof. Dr. Mehmet Saglam gibi bilgi birikimi ve donanıma sahip TBMM"de kaç kişi var?

Bana göre bir elin parmagı kadar ya var ya yok.

Peki böyle donanımlı insan neden kabine de görev alamıyor?

Bu sorunun cevabı Başbakan Tayyip Erdogan"da degildir.

Bu sorunun cevabı milletvekilleri ile Ak Parti teşkilatlarındadır.

Sadece "alkış çalan" hak arama noktasında tavır koyamayan insanların bulundugu bir memleketten Bakan çıkmaz.

2002"de yapılan Genel seçimlerin hemen ardından Ankara"ya gitmiştim.

Her tarafta dogu ve Güneydogudan gelen onlarca otobüs dikkatimi çekmişti.

Hükümet kurulmadan kabine belirlenmeden bir çok il teşkilatları bir bakanlık için 500- 1000 kişiyi Ak parti Genel merkezi önüne yıgmışlar ve kendi vekillerine sahip çıkmışlardı.

Biz bunu hiç yapmadık.

Biz gönderdigimiz vekil için Ankara"da hiç kulis yapmadık.

Hiç kimse durup duruken BAKAN olmadı.

Her bakanın ardında bir kamuoyu gücü var.

Her bakanın ardında bir lobi ve STK"lar var.

Ya bizde?

Ya bizim milletvekillerimizin ardında?

Beyler!...

Sayın Saglam gibi donanımlı bir insanın kabinede yapamayacagı bir Bakanlık yoktur.

Ama lobi yapamadıgımız için, milletvekillerimizin birbirlerini istememesinden dolayı Sayın Saglam"ın Bakan olması bir yana biz bir Özel Idare Genel Sekreterini atayamıyoruz.

O şunun adamı, O bunun adamı benzetmeleriyle bu kentin gelecegine katkı yerine bu kentin gelecegini karartan uygulamaları hep yapıyoruz.

Hadi canım sende.

Biz Kahramanmaraşlılar olarak Bakanlıgı hak etmiyoruz ki, bizim bir bakanımız olsun.

Biz degilmiydik Ali Dogan"a her şeyi söyleyen.

Biz degilmiydik Sayın Saglam"a her şeyi söyleyen.

Ve şimdi Sayın Saglam"ın Bakan olmasını istiyoruz.

Istememiz gazete haberlerinden öteye gitmiyor.

Sayın Saglam"ın Bakanlık treni kabine kurulurken kaçmıştı. şimdi treni yakalamak çok zor.

Önce çaba sarf etmek gerekiyor.

Çabasız, kolay olan hiçbir şeyin degeri ve anlamı olmaz.

Umarız yeni kabine degişikliginde Sayın Saglam Bakan olur. Temennimiz bu.

Haydi hayırlısı!....