M.Fatih ERDOĞAN
SBS Keşke Kalkmasa
Görüştüğüm, konuştuğum her anne baba çocuklarının daha nitelikli yetişmesini ve daha kaliteli eğitim almalarını istemektedir. Bu istek, günümüzde daha iyi okul arayışı ve tercihini doğurmuştur.
Bu talebi karşılamak için tam gün eğitim, daha fazla derslik daha güncel dersler ve daha çağdaş müfredat uygulaması gereken siyasiler bunun yerine sık sık eğitim reformu girişimine kalkışarak uzun zamandır ülkemiz eğitim sistemini içinden çıkılmaz bir duruma düşürmüşlerdir.
Günümüze kadar gelen, eğitimi geliştirmek ve iyileştirmek için yapılan reform girişimlerinin birçok sorunlara yol açtığı görülmektedir.
Bu duruma gelişimizin sebeplerinden birisi yapılan değişiklik girişimlerinin, kısa aralıklarla ve sık sık yapılması ve birinden sonuç alınmadan diğerine geçilmesidir.
Diğer sebep ise; bu girişimlerin, pilot çalışmalar gibi hazırlıklar ve toplumun tüm katmanlarınca tartışılarak uzlaşma sağlanmadan uygulamaya konulmasıdır.
Ayrıca, bu uygulamalar, genellikle önceden yapılmış olan değişiklikleri iyileştirmek ve geliştirmek yerine, “yeni-baştan” yeni bir uygulama niteliği taşımaktadır.
Bu uygulamalar, yapılan bu değişiklik, camia tarafından tam anlamıyla anlaşılmadan başka bir değişiklik uygulamaya sokulmaktadır.
OGS, LYS, SBS derken yeni bir sistemden bahsedilmektedir. Okulların açılmasına iki hafta gibi çok kısa bir süre kalmasına rağmen bu yeni sistem de henüz açıklanmamıştır.
Sınavların kapsamı, sayısı ve uygulanışı son on yıl içerisinde üç kez değişmiştir ve tekrar değiştirilmesi çözülmeye çalışılan problemleri çözmeyecektir.
Türkiye genelinde yapılacak olan ölçme ve değerlendirmeye dayalı yazılılarla Orta Öğretime Öğrenci yerleştirmeyi hedefleyen yeni sistem ölü doğacaktır.
‘Seçme’ amacı ile yapılan sınavlar ile ‘öğretim sürecini izleme ve değerlendirme’ amacıyla yapılan sınavların kapsamı ve yapılandırılması birbirlerinden tamamen farklıdır.
Keşke sistem sil baştan yapılandırılmasa, doğru olan; ‘Liselere öğrenci seçme amacıyla yapılacak sınavın 8. sınıfın sonunda bir kez, Üniversitelere öğrenci seçme amacıyla yapılacak sınavın 12. sınıfın sonunda ve yine bir kez’ yapılmasıdır.
Aksi halde ölü doğan sistemlerin sonunda deneme tahtasına dönen nesiller bu keyfi uygulamaların hesabını bir gün mutlaka soracaklardır.
İSTEYEN AYRILABİLMELİ
Lise birinci yani 9’uncu sınıf müfredatı tüm okul türlerinde aynıdır. Lise ikiye geçen öğrenciler isterlerse ve nakil yönetmeliğindeki şartları uyuyorsa okul değiştirebilirler.
Meslek liselerinden başka meslek liselerine veya genel liselere geçebilirler.
Genel liselerde okuyanlar isterlerse meslek liselerine geçebilirler.
Anadolu liselerinde okuyan öğrenciler ise isterlerse başka Anadolu liselerine nakil yaptırabilirler.
Anadolu İmam Hatip Lisesinde okuyan bir öğrenci ise başka Anadolu liselerine geçiş yapamıyor.
Anadolu İmam Hatip Lisesine SBS puanıyla girmesine rağmen diğer Anadolu Liselerine nakil yaptıramıyor.
Öğrencinin puanı gitmek istediği Anadolu Lisesini tutsa da o okulda boş kontenjan bulunsa da nakil yaptıramıyor.
Otuz yıllık eğitimciyim, gerçekten sebebini merak ediyorum, bu çocuk bu okuldan niçin ayrılamıyor? Birisinin bu soruya cevap vermesi gerekiyor. Ve de kendisini haksızlığa uğramış kabul eden bu gence yanıldığını ve bu ülkede hala ‘Adaletin var olduğunu’ birilerin anlatması gerekiyor!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.