Kimi Türkiye’nin vekili, kiminin de aklına kim girmişse şimdiden kendini Büyükşehir Belediye Başkanlığına kaptırmış. Kimi kendi derdinde, kimisi de laf olsun diye konuşuyor.

Bu kimselerin siyaseten makamlarını aşağılara doğru indirdiğimizde de ise, aşağıdakiler tam bir felaket… Yel değirmenleriyle savaş halindeler. Kusura bakmayın ama bu fotoğrafta Ak Parti, MHP ve CHP aynı oranda gözüküyor. Daha açıkçası al birini vur ötekine.

Halil Çoşkun; Kahramanmaraş Orman Bölge Müdürü olarak üç yılı aşkın bir süredir bu bölgeye hizmet ediyor. Vatandaş memnun, köylü memnundu. Su mu çıktı altından ki? Neden başka bir şehre tayin edildi. Ankara’da bir üst göreve atanmış olsa, hadi terfi olarak bu atama yapıldı diyeceğim.

Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü konusu adeta yılan hikayesine döndü. Çevre ve Orman Müdürü olarak çok iyi bir performans sergileyen Hüseyin Çanak’ın yeni kurulan bu müdürlüğe atanması yönünde bir anlayış oluştu.

Ne var ki bu güne kadar bu atama gerçekleşmedi. Bahanelerine kargalar bile gülüyor. Gaziantep’de Gaziantepli olan biri müdür olarak atanıyor. Ama konu Kahramanmaraş’a gelince olmaaazzzzz kardeşim seslerini duyuyoruz.

Bu siyaseten beceriksizlik değil de nedir kardeşim?

Bu şehrin yeni siyasi Baronluğuna soyunanlar çıkıp bunun izahını yapmalıdırlar.

Özel İdare Genel Sekreterliği; bu konu Kahramanmaraş gibi bir şehirde ayrı bir dert. Bu memlekette terör mü var? Bu şehirde KCK tipi bir yapılanma mı var? Bu şehirde devletin imkanlarını peşkeş çekmeye hazır bir kadro mu var? Eğer bunlardan bir tanesi var ve bu kaygılar içinde devlet Özel İdare Genel Sekreterliği ataması yapmıyorsa buna saygı duyarım. Ancak bunların hiçbirinin olmadığı bir şehirde bir atamanın bile yapılamamış olmasını bana hangi gerekçe ile izah edebilirsiniz?

Toplumla barışık, toplumun sorunlarına çözüm bulma yönünde devletin imkanlarını vatandaşa hizmet yönünde vatandaşın lehinde kullanacak idarecilere ihtiyaç vardır.

Kusura bakmayın ama neredeyse on yıldır yukarıda izah etmeye çalıştığım siyasi ağırlık, etki ve hizmette farkındalık bizde, bizim şehrimizde görmediğimiz olaylar.

Türkiye’nin dört bir yanında çağ atlatan Ak Parti iktidarının Kahramanmaraş yansıması bu durumdadır.

Kardeşim benim milletvekilim, benim oy verdiğim vekilim, benim her derdime çare olacak. Bu konuda çalışma yapacak. Hizmet yerelde yaptığın atamalarla başlar.

Başarısı tescillenmiş olan Halil Çoşkun’u başka şehre göndermekle bir sorunu çözemezsin. Hüseyin çanak gibi bir bürokratı koruyamazsan, sahip çıkamazsan, o başarılı insanları belli yerlerde değerlendirebilmek için kafa patlatmazsan, siyasette bir yere varamaz ve millete hizmet edemezsin…

Kahramanmaraş’ın son on yılında hangi sorunumuz çözüldü?

Eğitim;

Sağlık;

Ulaşım;

Bu şehrin en önemli üç sorunu. Ve üçünde de Türkiye ortalamasının çok çok altındayız. Proje yapamayan, gününü gün eden, ehil ve kenti tanımayan insanları bu şehirde istihdam edersen bizde bu yazıları yazmak zorunda kalırız.

Ak parti Türkiye’de şehirlere her hizmeti getiriyor. Ama biz aynı hizmetleri aynı hız ve zamanda alamıyoruz.

Bu Ankara’nın suçu değil.

Bu Kahramanmaraş’ta siyaset yapan Milletvekilleri dahil, herkesin suçu.

Öğrenci velisi şikayetçi, Sanayici şikayetçi, esnaf şikayetçi, gazeteci şikayetçi, öğretmen şikayetçi…velhasıl bu şehirde yaşayan büyük çoğunluk hizmet gelmemesi nedeniyle şikayetçi.

Ankara’ya sesimiz gitmiyor.

Ama yeni Anayasa sonrasında değiştirilecek siyasi parti yasası ile vatandaş kendine hizmet etmeyen isimleri saha dışına çıkartarak kırmızı kartını gösterecektir.

Sayılı günler çabuk gelir.

Ve bizlerde o günü bekliyoruz.