Üstad Necip Fazıl KISAKÜREK’in vefatına bu gün itibarı ile tam 28 yıl olmuş.

26 Mayıs 1904 Perşembe günü doğan, 25 Mayıs 1983 tarihinde vefat eden. 26 Mayıs Perşembe günü toprağa verilen üstad Necip Fazıl tam 79 yıl yaşadı.

Mayıs ayı Necip Fazıl’ın hayatında hep sırlarla dolu oldu. Tam 28 yıl önce yine gizemli bir Mayıs gecesinde, takvimlerin 25 Mayıs 1983 gece yarısını gösterdiği saatlerde, hastalığının ilerlediği dakikalarda yatağından hafifçe doğruldu, gözlerini pencereden dışarıya çevirdi, derin karanlığa baktı. O anda ne gördü bilinmez; dudakları hafifçe kıpırdadı “ Demek böyle ölünürmüş “ diyerek son sözlerini söyledi. Ardından şahadet getirerek son nefesini verdi.

Vasiyetnamesinin bazı bölümlerinde; Nasıl, nerede ve ne şekilde öleceğimi Allah bilir. En büyük korkularımdan biri, nice müelleifin başına geldiği gibi, ölümümden sonraki tahriflerdir…

Cenazemde çiçek ve bando muzika gönderecek makam ve şahıslara uzaklığımız ve kimsenin böyle bir zahmete girmeyeceği malum. Fakat bu hususta bir muziplik zuhur edecek olursa, ne yapılmak gerektiği de beni ve sevenlerim malum… Çiçekler çamura ve bando yüzgeri koğuşuna…

Cenazemde, namazıma durmayacaklardan hiç kimseyi istemiyorum! Nede, kim olursa olsun, kadın ve bilhassa, ölü simsarcısı cinsinden imam! ve “bid ‘at “ belirtici hiçbir şey!..

Baş ucumda ne nutuk, ne şamata, ne medh, ne şu, ne bu… Sadece Fatiha ve Kur’an…

Allah’ı Allah dostlarını ve düşmanlarını unutmayınız! Hele düşmanlarını!...

Beni de Allah ve Resul aşkının yanık bir örneği ve ardından bir takım sesler bırakmış divanesi olarak arada bir hatırlayınız!..”  Diyordu.

Onu 1945 lerde yayınladığı meşhur BÜYÜK DOĞU mecmualarıyla, hak ve hakikat uğruna, tek başına, tek parti istibdadına karşı verdiği mücadelelerle de biliyoruz.

Üstadı hem vefat yıldönümünde hatırlamak, hem de seçimlere yaklaştığımız bu günlerde 1946 seçimlerini nasıl yorumlamış fehmetmek için, kütüphanemdeki Büyük Doğu mecmualarına göz atmak istedim.

Büyük Doğu 7 Haziran 1946 sayısı;  O yıllarda, ülkemiz şimdiki gibi seçimlere hazırlanıyor. Seçimler 21 Temmuz 1946 da yapılacak. Fakat seçimlerden tam bir buçuk ay öncesinde  “ OLAN VE OLACAK BUDUR “ diye üstad seçim sonuçlarını ilan etmiş.

Kapakta telgraf ve telefon direkleri resmi var. Tellerin üzerinde “ Allo allo “ Türkiyede seçim var yazısı, altta ise bir buçuk ay sonra olacak seçimlerin sonuçları.

SEÇİME GİRMEYENLER ; YÜZDE 80

GİRENLERDEN C.H.P. YE OY VERENLER ; ???

SEÇİMİ KAZANAN ; C. H. P.

Daha sonra 21 Temmuz 1946 da seçimler yapılıyor.  AÇIK OY GİZLİ TASNİF sistemi ile yapılan, ülkemizin en şaibeli seçimlerinde; CHP 396, DP 65, Bağımsızlar 7 Millet vekili çıkartmış oluyor. Milli Şefimiz İsmet İnönü ise bu sonuçlara göre iktidarını bir müddet daha  devam ettirmeyi başarıyor.

Şimdi ülkemizin yaşadığı bu karanlık dönemleri hatırladıkça, günümüzde; particilerin cadde ve sokaklarımızda araçlarla gürültü çıkartmalarına, Liderlerin televizyonlarda bağırıp çağırmalarına, sağa sola pankart asıp çevremizi kirletmelerine kızmıyoruz. Güle güle bağırıp çağırsınlar, bayraklarını assınlar. Şikayetçi değiliz. Yeter ki 1946 lardaki gibi seçim şartları yaşatmasınlar. Seçim sonuçlarını önceden açıklatmasınlar.

Üstad Necip Fazıl KISAKÜREK’in doğumunun 107 vefatının 28. sene-i devriyesinde   tekrar rahmetle anıyoruz.

Yaklaşan seçimlerin ülkemize ve bilhassa şehrimize hayırlar getirmesini temenni ediyoruz.  

Selam ve sevgilerle.