Eskiden bayram sevincini bir tek fukaralık gölgelendirirmiş. Şimdi ise; terör, fuhuş, ihanet, riya, yalan, dolan ve benzeri onlarca davranış var.

Rabbim şeref ve haysiyetten yoksun bırakmasın, fakirlik utanılacak bir şey asla değil. Yaratan şöyle buyurmuyor mu; ‘Mal da benim mülkte. Onları dilediğime veririm. Ey kullarım, benim mal/mülk vermediklerime siz verin. Zekat deyin, sadaka deyin, verdiklerimin en güzellerinin bir bölümünü fakir fukaraya dağıtın. Hayır/hasenatı bol yapın. Eğer böyle yaparsanız hem çevrenizde fakir kalmaz hem de sizlerin malları ziyadesiyle çoğalır’ demiyor mu?

Bu buyruğa uyanların sayısı gittikçe azalıyor. Gösteriş ve riya olan her yerde baş köşede yer alan vicdan yoksunları fakir fukaranın hakkı, yetimin hakkı denilince köşe bucak saklanıyor.  Abdurrahim KARAKOÇ ustanın ‘Suları Islatamadım’ isimli şiir kitabında yer alan ‘Bayramlar Bayram Ola’ başlıklı şiiri okursanız bana hak verirsiniz; ‘fakirliğin doğurduğu çaresizliğe bayramların çözüm olmadığını’ daha kolay kabul edersiniz.

Allahın emirlerine uymayanlar zenginler zekatını, sadakasını gereği kadar verirlerse fakirlik bu ülkeyi terk eder, yok olur. Vermezlerse Rabbim ellerinden geri alabilir. Sonunda ‘veren kendi alan kendi’ diyerek teselli bulmaya çalışılır.

Yedi hazirandan bu yana her anımızı zindana çeviren her lokmamızı zehir eden o kadar çok neden var ki saymakla bitmez. Bu nedenle listenin en tepesine terörü koyarsak yanlış yapmış olmayız bence. Acıyı her gün birlikte yaşıyoruz. Her gün onlarca yavrumuz hiç sebepsiz yere teröre kurban gidiyor. Bu hainleri elbette Allah’a havale edeceğiz ama güvenlik/istihbarat gibi konularda ihmal varsa giderilmesi için babamıza bile taviz vermeyeceğiz.

1+1’lerde ne yapılır

Geçenlerde bahçeli evlerde yeni yapılan bir apartmandan 1+1 daire alan bir dostuma hayırlı olsuna gittim. ‘Hayırlı olsun’ dedim, sağ ol diyemediler. Onun yerine; ‘biz bu daireyi nasıl satarız’ diyebildiler. ‘Hayır mı’ diye sorduğumda; ‘binaya giren çıkan belli değil arkadaş, daireler, 1+1’ler günlük, gecelik kiralanıyor burada. Satın alırken bunların saatlik, gecelik kiralanacağı aklımıza gelmemişti’ diye cevap verdiler.

Bir müddet oturdu, gerçektende giren çıkan bellisiz. Bina nerdeyse genel eve dönmüş. Bu durumun büyük şehirlerde bu aşamada olduğunu çoktandır biliyorduk ama Maraş’ımızın da bu duruma geldiğini maalesef yeni öğrenmiş olduk.

Biraz araştırma yapınca günlük kiraya verilen dairelerle ilgili ilanların olduğunu, bu ilanlarda dairenin kaç metre kare olduğunun ve özellikle banyo ve yatak odaları hakkında detaylı bilgi verildiğini öğrendim. Yeni yapılan apartmanların çoğu ‘Stüdyo’ veya ‘1+1’ diye tanımlanan 50-60 metrekarelik daireler. Günlük kiraları 80-100 TL arasında değişiyor.

A dostlar; dilim varmıyor ama bu binalar gittikçe fuhuş yuvaları haline dönüşüyor. Aleni parklarda ve bahçelerde öpüşen ve sevişenler belki bundan böyle bir artı birlerde yaparlar yapacaklarını. Ama oraları kiralamak çok kolay olmayacak. Her önüne gelen 80 100 TL ödeyemeyecek. Kapkaç için, soygun ve hırsızlık için al sana bir neden daha.

Şehrimizdeki 1+1’lerin sayısı hızla çoğaldı. Şehrimize yeni gelen memur ve talebelerin kalması için yapıldığı söylenen bu dairelerin büyük bir bölümü zaten boş. Yeni inşaat talepleri ret edilebilir mi? Ret edilemezse zorlaştırılabilir mi? Bilmem ama Maraş’ın mütedeyyin eşrafının bu hususu derhal gündemlerine almalıklar diye düşünüyorum.

Değerli okurlarım; Cenab-ı Hak güzel ülkemizin yakasına yapışan tüm şer güçleri helak etsin. Ülkemizi cehennem çukurlarından bir çukura değil, cennet bahçelerinden bir bahçeye çevirsin. Bayramınız Kutlu olsun…