Bruce Barton diyor ki: "Yapabildiklerimiz ya da yapamadıklarımız, olası ya da imkansız olarak gördüklerimiz, çoğunlukla gerçek kapasitemizin bir sonucu değildir. Daha çok kim olduğumuz hakkındaki inançlarımızın yansımasıdır."

Buyrun, buradan yakın!

Kahramanmaraş Belediye Başkanı Sayın Mustafa Poyraz, son yıllarda şehrin gelişmesi adına, ciddi hamleler yaptı.

Ne varki, şehirde var olan yerleşik statükoyu yok etmeye gücü yetmedi.

Bu uğurda almak istediği radikal tedbirler hep bir duvara tosladı.

Malum hepimizin bildiği, Şeyhadil Mezarlığı bitişiğinde bulunan DSİ ve Karayollarına ait yerleri alarak mezarlığa katmak istedi.

Bizlerde bu konuyu uzun süre gündemde tutarak, Başkan Poyraz'a destek olmaya çalıştık.

Ne varki bunu beceremedik.

Bana göre bu bir SİYASİ BECERİKSİZLİK olarak orta yerde duruyor.

**

2012 yılı içinde 5 yada 6 tane Karayolları Kahramanmaraş'a kavşak yapacaktı. Yatırım proğramına alınmıştı. Ne oldu?

İhalesi yapıldı mı?

Ne zaman inşaatlar başlıyor?

2012 yılı bitiyor. Ve o meşhur çalıştaylar ve sonrasında atılan muhteşem nutuklar ve sözler, nerede kaldı?

Karayollarının Kahramanmaraş'a üvey evlat muamelesi yaptığını neredeyse 6-7 yıldır yazıyoruz.

Adıyaman İli bile bunu çözdü.

Gölbaşı ilçesinden Adıyaman'a kadar olan yollar bitti gibi. Bütün köprüler tamamlandı.

Ve Kahramanmaraş- Göksun yolunun çoğrafyası ile neredeyse birebir aynı...

Göksun- Andırın yolu yarım bırakılmış, ne olacağı belli değil. Bir Allah'ın kulu çıkıpta kamuyu bilgilendirme adına bir açıklama yapmıyor...

Bu sorunların takip edildiğine de inanmıyorum.

Çünkü Başbakanın son Kızılcahamam Kampında bizim vekillerin ne istediğini de biliyoruz. Atılan Kahkahaların sesi taa Kahramanmaraş'a geldi kardeşim...

**

Siyasiler neredeyse on yıldır Poyraz'a destek vermediler

2002 yılında Belediye Meclisi kararıyla Belediye Başkanlığı koltuğuna oturan Mustafa Poyraz ile gerek Teşkilat ve gerekse de milletvekilleri sahnede birlik görüntüsü oluştursalar bile, hiç destek çıkmadılar.

Belediye Başkanının ortaya koymaya çalıştığı projeleri sahiplenmek bir yana, arka planda hep köstek olmayı yeğlediler.

İki kişinin konuştuğu bir şey artık sır olmaktan çıktığı günümüzde, kimin ne yaptığını, ne filimler çevirdiğini, ne dolaplar çevirmeye çalıştığını üç aşağı- beş yukarı hepimiz tahmin ediyoruz. Çünkü bunlar toplumun gözü önünde oluyor.

Nufusu 100 bini geçen şehirlerin içme suyu devlet tarafından yapılması zorunlu iken, Kahramanmaraş Belediyesi kendi imkanlarıyla KARASU'yu kente getirdi.

Üstüne üstlük Ayvalı projesinin de maliyeti Kahramanmaraş Belediyesinin borç hanesine yazıldı.

Bu siyasi intihar değilde nedir?

Başka şehirlerin borçları siliniyor ve bizim şehrimizde borçlandırılıyor. Sahi bu yapılanları unuttuk mu sanıyorsunuz?

Şimdi bunca olaylardan sonra Milletvekilleri ve Teşkilat biz Belediye Başkanının yanındayız dediklerinde, ben gülüyorum.

Bakanların Kahramanmaraş ziyaretlerinde nelerin yaşandığını biliyoruz.

Şimdi Belediye Başkanı ile siyasilerin arasında var olan ve neredeyse on yıldır devam eden bu gizli rekabetin ortaya koydu bu çekememezlik Büyükşehir olduğunda da devam ederse, işimiz o zaman çok kötüye gider.

İnşallah yeni dönemde Büyükşehir olarak ekonomik imkanlarımız artar ve Ankara'ya bağımsızlığımız bu anlamda azalırsa belki o zaman ortaya bir şeyler konulabilinir..

Kusura bakmayın ey milletvekilleri, bu eleştirim sizi değil on yılda gelen ve giden bütün vekilleri kapsıyor...

Siz yeniler bizi utandırınız..

Mesela; DSİ ve Karayolarını Belediye devrettirin ve mezarlığa katılsın. O zaman ben sizin samimi olduğunuza inanayım...