M.Fatih ERDOĞAN
Her Şey İnsanlara Hizmet İçin
Yeğenim, ağabeyimin oğlu ‘Emre Erdoğan’ Ramazan Bayramının üçüncü günü bir trafik kazası geçirdi. Hala KSÜ Tıp Fakültesi Yoğun Bakım ünitesinde bilinci kapalı olarak yatıyor. Bilincinin yerine gelmesi ve bir an önce sağlığına kavuşması adına Cenab-ı Mevla’mdan şifa, tüm mümin kardeşlerimizden ise dua niyaz ediyorum. Cenab-ı Hak bu tür musibetlerden cümle Muhammed Ümmetini esirgesin inşallah.
KSÜ Tıp Fakültesi Hastanesi bilindiği gibi eski Devlet Hastanesinin binasında hizmet veriyor. Bu bina dönemin Sağlık Bakanı Maraş Millet Vekili Kemali Beyazıt tarafından 1946 yılında yaptırılmış. Yaş olarak benden yaşlı. Bir vesileyle yolu düşenler bilirler ki yarım asırlık ve günümüz şartlarına hiç uymayan bu binada sağlık hizmeti vermek nerdeyse imkânsız. Doktorlarımız tüm bu imkânsızlıklara rağmen bu yetersiz binada en üst düzey hizmet üretmeye çalışıyorlar. Yoğun bakımda yatan bir hasta yakını olarak doktorundan kapıcısına kadar bu fedakâr insanları yürekten alkışlıyorum.
Yoğun bakımda hastası bulunanlar doktorlar tarafından bir şeyler istenir veya hayırlı bir haber verilir umuduyla gece gündüz hastane bahçesinden ayrılamıyorlar. Bu insanlar hem ruhen hem de bedenen çok ama çok yıpranıyorlar. Her türlü sosyal yaşam alanından yoksun bulunan hastane bahçesinde 7/24 Saat nöbet tutan bu acılı insanlar yoğun bakımdaki yakınlarının şifa bulması adına seslerini çıkartamıyorlar. Çektikleri acılar gibi bu sıkıntıları da sinelerine gömüyorlar. Bu sebeple yapımı tamamlanmakta olan yeni Tıp Fakültesi Hastanesinin bir an önce hizmete açılması için yetkililerimizi harekete geçmeye davet ediyorum. Yaşanan mağduriyetleri tam olarak anlatabilmem imkânsız. Ama 1946 yılında 50 yataklı bir hastane olarak hizmete açılan bu binada bu gün her koğuşta 10/15 hasta yatıyor. Bu bina ne içerisinde hastaları iyileştirmeye çalışan doktorlarımıza, ne derdine dermen arayan hastalarımıza yakışmıyor. Ülkeyi idare eden değerli büyüklerimize sesleniyorum; ‘Mademki Her Şey İnsan İçin’ diyerek yola çıktınız o halde Allah rızası için gereğini yapın. Bu hastaneyi bir an önce taşıyın.
Dualara Sığındık
Rabbim kimseye dayanabileceğinden fazlasını yüklemez! Bilirim.
Bu yüzdendir ümidim.
Beklerken Rabbimden vereceği şifayı,
Bir gün kalbim yanar, diğer gün ciğerim.
Ruhumdaki velvele,
Belki de yokluktur hiç kimsede.
Ne yapabilirim duadan başka?
Âlimler söylüyor ya, dünya dua üstüne.
Gönlümde Sen, dilimde Sen:
‘La ılahe ılla ente subhaneke ınnı küntü mınezzalımın’
Senden başka ilah yoktur. Sen bütün noksanlıklardan münezzehsin.
Bir Başka Dua ‘Eş Şafi’
‘Şifa veren, iyileştiren, tam olarak kâfi gelendir.
Ey hayatın ve ölümün Sahibi olan Allah’ım!
Ey bu muhteşem kâinatın, gece ve gündüzün Sahibi olan Allah’ım!
Ey bedenimize ve ruhumuza şifa veren Allah’ım!
Bedenimizi ve kalbimizi hastalıklardan arındır!
Sisli puslu fırtınalarda dolaşan avare ruhlarımıza Şafi İsminle şifa ver!
Dirilt ruhlarımızı Rabbim!
Sen ki öldüren ve diriltensin Allah’ım!
Sonsuz hikmetinle verdiğin hastalıkları sonsuz Kudretinle al üzeremizden!
Her sevinçte ve her kederde senin Esmânı hatırlamamızı nasip et bize!
Yolunu kaybeden bir çocuk çaresizliğiyle,
Şifa ararken bu dünyada,
Yegâne şafinin Sen olduğun hakikatini sal kalbimize!
Dermanı veren de, şifayı veren de Sensin Allah’ım!
Dermanların içinde Sen şifa nasip et derdimize!’
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.