İktidar ne iş yapar?

Kahramanmaraş’ta iktidar var mı- yok mu sorusuna cevap arayarak, sessiz çoğunluğun son yıllarda ancak kendi aralarında konuştuğu ve bunları da konuşurken “bak ede aslında ben Ak partiliyim” diye başlar söze!...

İlçe ve İl Teşkilatlarında görev alan arkadaşlarımızı bu yazdıklarımdan  ayrı tutmak istiyorum. Çünkü at sahibine göre kişner.

Eğer bir kente siyasi öksüzlük hüküm sürüyorsa, o kentte bir çok şey varmış, yapılıyormuş gibi gösterilir. Aslında yapılan bir şey yoktur. Bir hizmet yoktur.

Ama içinde yaşayanlar dahil bunu öylesine kanıksarlar ki, her şeyin güllük gülistanlık olduğuna inanmaya başlarlar.

Açık konuşalım ama beyler;

Kahramanmaraş’ta hepimiz bunu yaşıyoruz.

Birkaç gün önce Batıpark Çay bahçesinde halkın içine çıkan ve her yerde oturan konuşan (bazı vekiller halkın içine bile çıkamıyorlar) Sayın Cafer Tatlıbal ve Belediye Başkan vekili Cevdet Kabakçı, Ak Parti Merkez İlçe Başkanı Necati Okay, Gazeteci Mustafa Şirin ve birkaç dost ile Kahramanmaraş’ı konuştuk. Masamızda bulunan vatandaşlar Milletvekili ve Belediye Başkan vekiline sorular sordular.

Samimi bir ortam içinde geçen bu sohbet sonunda, bir vatandaş; Belediye de kadro kurulamadığını ve bu sebepten dolayı bazı sorunlar yaşandığını ancak Başarısız diyemeyeceklerini ifade etti.

Sorular daha çok Sayın Tatlıbal’a yöneltildi doğal olarak.

Tabii gazeteci olarak bende sorular yönelttim, düşüncelerimi ifade ettim.

Onları biraz açayım müsadenizle;

Neredeyse yaz ortasında bir çok inşaatlar devam ederken, bir çok ihale yapılırken İl Genel Meclisi Genel Sekreteri Halil İbrahim Gök’ün 40 gün umreye gitmesi doğru mu?

DSİ Bölge Müdürlüğü, Milli Eğitim ve sağlık Müdürlüğü ve diğer bazı müdürlüklerde yaşanan olaylar ve proje, hizmet sorunu…

Tabii aslında söylenecek yazılacak çok şey var şu Maraş’ta. Zaman zaman yazdıklarımıza da siyasi iktidar ve muhalefet cenahlarından olumlu ya da olumsuz tepkileri alamayınca boş yere yel değirmenleriyle savaşmanın mantıksızlığına bakarak, milletimizin haline, çektikleri sıkıntılara ne kadar üzülürsek üzülelim, yapacak bir şey gelmiyor elimizden!...

Vekilimiz Tatlıbal anlatıyor;

Vakıflardan Sorumlu Bakan Sayın Hayati Yazıcı birkaç saatliğine Kahramanmaraş’a geldi. Valilikte bir birifing verildi, herkes uyudu. Ya kardeşim adam birkaç saatliğine buraya gelmiş, dinlenmeye, uyumaya değil, sorunlarımızı anlatalım ama o bakanla ilgili sorunlarımızı anlatalım.

Bakan beye dinlenin sizin için bir oda hazırlattım denildiğinde kan beynime sıçradı.

Bakan buraya dinlenmeye gelmedi. Şehri gezdirelim dedim diyerek tepkisini dile getirdi.

Tabii biz orada değiliz. Biz bunu Sayın vekil Tatlıbal’dan dinledik.

  Bir şehirde ortak akıl hakim değil ve herkes kendi başına bir şeyler yaparak öne çıkma hastalığına yakalanmışsa bu şehirde Siyasi öksüzlük  başı çeker.

Yaklaşık Bir aydan bu yana sevdiğim neredeyse 20 yıldır sürekli destek çıktığım Milletvekili Veysi Kaynak ile bir akşam iki bardak çay içme fırsatı bulamadım.

Neredeyse hemen hemen her akşam telefonla aradım. Bu gün yarın derken, son günlerde de telefonumuza bakmaz oldu. Şimdi bayramı zehir etmek istemiyorum ancak bu tavrının doğru olmadığını da ifade etmem gerekiyor.

Son dönemde özellikle de siyasetçilerde ve sonradan görme insanlarda telefonlara bakmama ve dönmeme gibi bir hastalık peyda oldu.

Ben buna görgüsüzlük hastalığı adını taktım.

Hani bir söz var; aptal ata binince aga aldum sanır sözü. </özü.

Yahu kardeşim, o oturduğunuz koltuklara sizden öncede niceleri oturdu. Ve hiç bitmeyecek sandıkları o sayılı günler çar çabucak bitti.

Yarın o makamlardan indiğinizde Trabzon caddesinde gezecek yüzünüz olsun!...

Yok Ahmet Dökülmez gibi Kahramanmaraş’ı terk ederseniz orasına sözümüz yok.

Beyler;

Sizden önce o makamları işgal eden insanların bir çoğu yakalaların sözlerine itibar ettiler. Sonuç ortada. Bu gün o insanlardan hiç birini ne biz hatırlıyoruz ne Maraşlı!...

Bağ evlerinde üç beş zenginin iftar sofralarında bulunularak yapılan milletvekilliğinden kimseye fayda gelmez.

İkbal makamından düştüğünüzde onlarda sizin telefonlarınıza çıkmaz ve bağ evlerine iftarlarına davet etmezler.

Ama halkın gönlüne yer tutan, halkın düşünce ve değerlerine sahip çıkan insanlar ölseler bile unutulmazlar.

Bu gün ben her mezarlığa vardığımda; anamın mezarından sonra uğradığım ve başında dua ettiğim edebiyete intikal etmiş adam gibi adamlar var.

Kısacası; </ısacası;

Kahramanmaraş’taki bu siyasi öksüzlüğe çözüm bulunmadan bu şehrin gelişmesi, kalkınması mümkün değil.

Sevgili Dostumuz Sayın Veysi Kaynak yazdıklarımıza bize kırılması yerine dostlarını ihmal etmemesini öğütlerim.

Çünkü mezarlıklar nice kendini vaz geçilmez sanan insanlarla doludur.

Ve hiç kimsede vaz geçilmez değildir.

Bu karışık duygular içinde bayrama hazırlanıyoruz. Allah’tan ümidimizi kesmedik. Ancak son birkaç yıldır Kahramanmaraş’ta o kadar çok ters giden sorunları da gözlemleyince Allah Kahramanmaraşlının yardımcısı olsun demekten de kendimizi tutamıyoruz.

Vesselam,

Bayramınızı huzur ve mutluluk içinde geçirmenizi diliyorum. Mutlu bayramlar!...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Mehmet TAŞ Arşivi