Mesut Bilal Buğday
Trabzon Caddesinde Merhamet
Trabzon Caddesinde yol boyu yürüyorum, yürürken yazmak için malzeme arıyorum. “Acaba neyi yazsam?”diye düşünüyorum. Bir ara gözüm reklam tabelalarına ilişiyor, büyük çoğunluğu yabancı isimlerle dolu. Ancak yol üzerinde garip vaka ile karşılaşıyorum ve tabelalar hakkında yazmayı tehir ediyorum.
Trabzon Caddesinde yürürken bir şey dikkatimi çekti ve bir an durmak zorunda hissettim.
Bir çocuk giyim mağazası önünde durmuş arkadaşı ile konuşuyor…
-Kırmızı kazak benim, akşam onu ben alacağım
-Hayır, o kazak benim, ben alacağım
Birinin elinde tartı aleti, ötekinin elinde boya sandığı
Kendi aralarında tartışıyorlar ve kazandıkları parayla akşam kendilerinin çok beğendikleri kazağı almayı düşünüyorlar...
Onlar kendi aralarında kendilerinden geçmiş bir şekilde konuşurken, kaldırım kenarına bir araba park ediyor, içerisinden orta yaşlı bir adam iniyor. Son model siyah otomobilden inen adam ağzında sigarası, bir eli pantolonunun cebinde, hızlı adımlarla yürürken çocuklara çarpıyor ve ardından basıyor küfürü…
-Neresini nettiklerim! , ulan godum mu pelesenk dönderrim sizi!
Aslında çocuklar, hayallerinin içerisine umut katmışlardı ama birilerinin hışmıyla çabuk uyanmışlardı hayallerinden…
Çocuklar çabuk uyanmıştı hayallerinden ama adam hala uykuda idi. Çocukların arasından pastaneye girip meşhur Maraş dondurmasını aldıktan sonra arabaya döndü ve arabaya binerken yan tarafında oturan eşine seslendi…
-Aşkım uzun zamandır Maraş’a gelemiyorduk, tat bakalım Maraş dondurmasını beğenecek misin?
-Tatlım bayılırım Maraş Dondurmasına
Şu üç günlük dünyada sevdiklerine en güzel şekerleme kelimeleri kullanan bu insanlar, sokakta o masum çocukları, üstünün ve elinin kirinden dolayı aşağılıyor.
Allah kimsenin Yüreğini ve Dilini kirli etmesin, elbisenin kirliliği yıkanınca geçer.
Acaba bir gün o adam, Trabzon Caddesinden geçerken şu sözleri söyleyebilecek mi?
“Merhameti Trabzon Caddesinde kaybettim. Hükümsüzdür.
Neydi bilmem bu hayatın katresi
Kaç lira olur acaba kefenin metresi
Doyurdu mu seni, bu hayatın neşesi
Temizler mi ruhu Ayşe Teyzenin Ace’si
Bakkalda satılmaz ki Merhametmatik
Günahlar katlanır oldu, tam otomatik
Televizyonlarda reklam bombardımanı
Temizler mi kalbimi acaba Alomatik
Kalbimizi, yine kir ve kinle kapladık
Mutfağı lavaboyu, cifle kremle pakladık
Ruh temizliği için acaba neler yaparız
Tuz ruhunu haftalık temizliğe sakladık
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.