31 Mart seçimlerine sayılı günler kaldı. Kahramanmaraş ve ilçelerinde iki blok olarak seçimlere giriliyor.

Partili Cumhurbaşkanlığı sistemi gereği koalisyonlar seçim öncesinde oluşmaya başladı.

Hani bir zamanlar merhum Özal demişti ya; “Türkiye de bir gün 2.5 parti olacak!” diye. İşte bu yeni sistem ile sanki bu görünüm ortaya çıkmış gibi.

Nitekim 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimlerinde Cumhur ve Millet ittifakı şeklinde bir oluşum ortaya çıkmıştı.

31 Mart yerel seçimlerine de bu iki ittifak ve HDP olmak üzere ağırlıklı olarak giriyorlar.

31 Mart seçim sonuçları ne olur? Bunu şimdiden kestirmek kolay değil. Ama sonuçlar ne olursa olsun, dünyanın da sonu değil.

1983 yılından bu yana yapılan seçimlerin sayısını unuttuğum gibi kimler seçildi, kimler seçilemedi bunları bile çoktan unuttuk.

Liderler ve adaylar vatandaşlara umut yerine umutsuzluk pompalar gibi bir üslup içindeler sanki.

Ben bir seçmen olarak; yüzü gülen, benimle tokalaşan, halımı hatırımı soran aday arzu ediyorum.

Adaylara eskiden sorarlardı;

Projen var mı? Şimdi bu soru da anlamını yitirmiş gibi bir eğilim ortaya çıktı.

Ben bir gazeteci olarak bile her hangi bir adaya bunu sormuyorum. Çünkü aday seçilip Belediye Başkanı olduğunda gerçekle yüzleştiğinde verdiği uçuk kaçık sözlerin yapılabilirliğinin olmadığını görüyor.

Zira bu işin bütçe ile doğrudan ilintili olduğunu o zaman anlayabiliyor.

O halde bol ve boş vaatler bir işe yaramıyor. Seçmeninde pek umurunda değil bu boş sözler…

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Cumhur İttifakından Hayrettin Güngör, Millet İttifakından ise CHP Milletvekili Ali Öztunç aday gösterildiler.

Her iki isimde sahaya çıktılar, ziyaret yapıyorlar. Bol bol el sıkıyorlar. Bize başarılar dilemek düşüyor. Çünkü son söz seçmendedir. Bize seçmenin vereceği karara saygı duymak kalıyor.

O eski dönemlerde yaşanan seçim telaşesi yok artık. Her şey sanal oldu. Öyle güçlü isimler ve bu isimlerin etkileme gücü falan da kalmadı.

İnsanlar kendi dünyasına uygun ya da yakın olan isimlere gidip oy verecekler. Ve burada parti büyük önem arz etmekle birlikte seçim sonucunu etkileyecek olanlar ise eskilerin deyimi ile kararsızlar olacaktır.

Kararsız seçmen olarak ifade edilen seçmenlerin oy verme eğilimi nedir? Hangi kriterleri göz önünde bulundurarak oy veriyorlar? Bunda en etkili sebepleri nelerdir? Bu sorular önemlidir.

Kahramanmaraş gibi belli ideolojik durumlar belki Büyükşehir de sonucu etkilemez ama ilçe belediyelerinde sonuca etki eder diye düşünüyorum.

Türkiye ölçeğinde ise kararsız seçmen sonuçları doğrudan etkileyecektir. Bu da bir gerçek olarak masada duruyor.

Seçim sürecinde mümkün olduğunca köşe yazısı yazmama kuralımı bu seçimlerde de sürdüreceğim. Zira yapacağımız küçücük bir yanlışlık onlarca dostlarımızın sitemini göğüslemek gibi bir sorunla karşılaştırıyor bizi…

Neyse; Türkiye’de kararsız seçmenin yönü hangi tarafa kayarsa ipi o taraf göğüsleyecektir.

Her şey güzel ülkemiz için olsun diyor, adaylara başarılar diliyorum. Hak eden kazansın…