Fatmagül Abacı

Fatmagül Abacı

AĞLAMA İSTANBUL…

Buğulu gözlerle bakma İstanbul…   Gözyaşlarım pınarına doğru zuhur ediyor.

Buğulu gözlerle bakma İstanbul… Şu gelen gemileri göremiyorum.

Buğulu gözlerle bakma İstanbul… Maviliğini seçemiyorum.

Buğulu gözlerle bakma İstanbul… Uçaklara el sallayamıyorum.

Buğulu gözlerle bakma İstanbul… Sevdiğim gelmeyecek gibi.

Buğulu gözlerle bakma İstanbul… Hüzün sarıyor, her yanımı.

Buğulu gözlerle bakma İstanbul… Bakma işte,

Bakma İstanbul…

Buğulu gözlerle bakma…

Görüyorsun, ağlıyorum işte…

                                       

                                                     *

Bahar geldi, şehrime… Etraf cıvıl cıvıl… İnsanlar daha mutlu sanki… Daha canlanmış gibiler… En çok bebek arabaları farklı geliyor insanın gözüne… Ve çiçekler…

Geçenlerde bir çocuk arabasının boş olduğunu arabaya binmeyen çocuğun kendi arabasını sürdüğünü gördüm… Saçlarını okşayıp ”ne şirinsin sen!”diyerek sevmiştim… Annesi hiç binmediğini söyledi…

*Çengelköy de bademler olmuştur şimdi… Çok serin bir ilçe. Bademler minik minik, yemeye kıyamazsınız…

*Kanlıca’ya uğramalısınız, tekne turuyla… Pudralı mis yoğurdundan yemelisiniz…

*Nişantaşı’nda yeni model urbalar süslemiştir camekânları… İstanbul’un moda merkezi gibidir… Modeller süper. Farklı ve kullanışlı…

*Sultan Ahmet daha da kalabalıklaşmıştır şimdi… Bu güzel camii de dua okuyup, namaz kılmak ve etrafı seyretmek… Bizimkilerden çok turist görmek mümkün…

*Çamlıca Tepesi’nde çay keyfi başlamıştır… İstanbul’un bu güzel tepesinden harika bir manzara görmek mümkün… Çayın yanında tostunu da tatmalısınız…

*Pier Loti de âşıklar eleledir… Bu tepeye çıkmadan önce üstad Necip Fazıl’ı ziyaret etmek gerek…

*Kilyos yolunda mısırlı kahvaltı zamanıdır… Haşlama mısırı siz seçiyor, közde mısırı siz seçip yiyorsunuz… Nefis.

*Taksim yetmiş iki buçuk millet aynı yolda yola devam ediyordur… İnci de profiterol yemek ayrı bir keyif…

*Florya da ağaçaltı sohbetleri başlamıştır… Uludağ cafe de çayınızı yudumlarken, mavi gözlerin güzelliğini görün.

*Küçükçekmece de göl şenlikleri başlamıştır… Gösterileri kaçırmamak gerek.

*Şirinevler ve Ataköy insan kalabalığı ile yine gündemdir… Metro, durak, taksiler, üst geçit… Hepsi burada.

*Mahmut Paşa her daim cıvıl cıvıl… Ne diyeyim… Kıyafet, çiçek, sahaflar, mağazalar… Fiyat daha uygun buralarda…

*Galata Köprüsü balıkçıların istilasına uğramıştır… Kadının biri kovada yüzen balıkları göstererek balıklar taze mi? dedi. Demek yüzen balık görmemiş.

*Gülhane de ailelerin gezinti yeri olarak baş tacıdır… Ulu çınarların altında serinde gezinmek, araç girişi yasak… Çocuklar daha rahat, aileler daha rahat…

*Ava da bu mevsim piknik zamanıdır. Mavi ile yeşilin buluşmasına güzel bir örnek…

*Osman Bey her haliyle güzel… Nezih… Yeraltı treni, alışveriş merkezi… Şık mağazalar…

*Bakırköy de cıvıl cıvıldır… Alışveriş merkezleri ve çeşitlilik…

 

*Eyüp Sultan kalabalıktır… Ama duası her zaman iyidir… Sünnet çocukları, gelin- damatlar, insanlar…

*Yuşa Tepesi yeşillikler içinde huzurlu bir yer… Yuşa Peygamberin mezarı burada, ibadethane mevcut…

*Kuleli askeri okulun burada oluşu ve temizlik ve düzen hâkim… Bu eski binayı severim. Oğlum İzmir çıkınca gitmedi. Eğer kuleli olsaydı giderdim demişti… Aradan dört yıl geçti…

                                                                 *

Cennet Mahallesinden Çekmece’ye inerken, konforlu binalarla aynı ortamı paylaşan gecekondular, birbirine küs değil. Gecekonduların önünde yeşillikler mevcut.

 Oysa yeni binalarda sadece betonarme bir durum sözkonusu. Çekmece’nin göbeğine indiğinizde yolunuzu tren yolu keser. Binip bir yerlere gitmeyecekseniz, yola devam edin. Sizi Çekmece parkı karşılayacaktır… Yeşil munis… Parka takılmayacaksanız, devam…

Sizi Mimar Sinan köprüsü küçük ama asaletiyle sizi bekler… Çekmece Gölü üzerine kurulu bu küçük köprü sizi sağdan Cem evine soldan büyük seraya yol açar… Her ikicide görülmeye değer… Ya da orta yoldan Florya ve Cennet’e yol açılır…

 Diğer semtler mi? Bakarız…

Kültür başkentinden selam ve sevgilerimle

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatmagül Abacı Arşivi

Nebi

17 Ekim 2024 Perşembe 17:13