SİYASETİN YAKITI: DEDİKODU

24 Haziran seçimlerine iki hafta gibi bir zaman kaldı. Tabiri caizse kum saati işliyor.

Her günümüzün büyük çoğunluğu hastane koridorlarında geçerken fırsat buldukça asli işimiz olan gazeteciliği yapmaya çalışıyor, her partinin en az bir etkinliğine katılmaya gayret ediyorum.

Ak Parti tam kadro sahada. Ulusal kanallarda fırsat bu fırsat deyip Kahramanmaraş ve ilçelerinde program yaparak kenti tanıtan Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti sözcüsü Sayın Mahir Ünal’a teşekkür ediyorum. Siyasetin bunca hengamesi arasında şehre katkı yapmaya gayret ediyor, çaba gösteriyor.

**

Dün gece Necip Fazıl Hastanesi acili önünde ayakta gelip gidenlere bakarak vakit geçirirken bir vatandaş sokuldu yanıma.

Bir anda ürktüm ve adamın gözüne baktım. Hayırdır der gibi.

“Efendi senin gazeteci olduğunu biliyorum. Bir sorum olacak” dedi.

“Söyle bey baba!” dedim.

Dedi ki: “ Yapmak mı iyi yoksa yıkmak mı?”

Anlamadım dedim. Uzun uzun anlattı. Televizyonlarda eski sisteme döneceğiz deyip duruyorlar. Bunlar bilmez mi, eskiye rağbet olsaydı bitpazarına nur yağardı.

Dinledim sessizce.

Karşımda her partinin seçim vaatlerini TV takip ederek söyleyen torunu hasta olduğu için hastaneye gelen ama TSK’nın nerede operasyon yaptığını, hangi liderin nerede ne konuştuğunu takip eden ve hüküm veren bir vatandaş.

Bazı derin mevzulara da girmedi değil. Ben dedim ki; gözünle görmediğin, kulağınla işitmediğin, bizzat şahit olmadığın konularda hüküm verme. Çünkü bunlar dedikoduya girer. Ve Allah bunu yasaklamıştır.

Bunun üzerine doğru söylersin be evlat. Bizi dedikodu yıkacak galiba dedi ve köyünde yaşadıklarını anlattı.

**

O dedi

Bu dedi

Onlar bunu söyledi gibi sözcükler siyasi ortamda söylenen ama araştırıldığında gerçeklerden çok uzak sözlerdir.

Bize düşen görev, doğru bildiğimiz istikamet üzere vicdanımızın sesine kulak vererek gidip sandıkta oy vererek yurttaşlık görevimizi yerine getirmektir.

Biz ahlaklı, dürüst, kişisel menfaatlerimizi törpülemiş önce ülkem, milletim diyerek oy vererek görevimizi yerine getirmiş isek iyi bir idare kurulur.

Biz kin ve öfke ile herkesi suçlayarak, herkese hakaret ederek, herkes ile ilgili türlü türlü dedikodu yapıp milleti aldatarak iktidara gelmiş isek bu iktidarın o partiye de millete de faydası olmaz.

**

Bizler öncelikle kendimiz dürüst olmalıyız. Biz dürüst değilsek bize zulüm eden, bizi hor gören, bize tepeden bakan iktidarlar bizi yönetir. Önce biz diyorum.

Biz ahlaklı olursak ve bu minval üzerine de tercihimizi yaparsak doğru tercih yaparız.

Bu arada ablamın hastalığı nedeni ile beni telefonla arayan, sosyal medyada ve dualarında bize yer açan dostlarıma da teşekkür ederim.

Haydi hayırlısı!...

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet TAŞ Arşivi