Benim kafam karışık, anlayamadım bir türlü. Anlatamıyorlar mı? Benim anlamam mı kıt? Bilemedim.

Siz anlıyor musunuz bilmem?

Anlamaya çalışıyorum!

Lakin hükümet kandından kimi dinlesem kafamdaki karışıklık artıyor. Birini dinliyorum hah şimdi tamam anladım diyecekken, bir başka yetkilisi açıklama yapıyor, hayda… Kafa yine gitti.

Uzun ve güçlü iktidarın sonunda ekonomi nasıl diye hükümetin ekonomi kurmaylarına bakıyorum, şimdiki patron harika diyor! Uzun süredir yöneten patrona göre ise, zil çalıyor…

Ekonomiyi unuttuk. Terör belasından usandık aman diyoruz. Bu hallolsun, durum nasıl? Piyasa karışık.

Yalçın akdoğan Pkk’yı bitirmek için, paraleli bitirmek şart diyor…

Ak partinin güçlü isimlerinden Galip Ensarioğlu devlet PKK’yı tolere etti diyor…

Eski başbakanımız, şimdiki cumhurbaşkanımız çözüm sürecinde yığınak yapmışlar, hendekler kazmış mevzii oluşturmuş savaşa hazırlanmışlar!!!

Bülent Arınç,  Pkk elemanları omuzlarında silahları, karakolun önünden geçiyor nöbet tutan güvenlik güçlerine birde bay bay yaparak geçip gidiyorlardı!!!  Çözüm sürecinden mütevellit bir şey denilemiyordu.

Toplum terör olaylarından rahatsız, bitsinde nasıl biterse bitsin anlayışında.

Belirli kesimler terör bitsin barış gelsin diyor, seslendiriyor.

Bazıları da silahlar susmalı müzakere devem etmeli diyor.

Barış 2 devlet arasında olandır. Müzakere devletler arasında veya eşit güç paylaşımlarında karşılıklı anlaşma yapmak için olandır.

Önceleri mevcut yasalarla sayın diyen tutuklanır, milletvekili de olsa meclisten karga tulumba der dest edilebilirdi.

Şimdilerde Türk bayrağıyla yapılan barış yürüyüşünü dahi ırki bir yaklaşım olarak görebilmekteler.

Barış ve kardeşlikten bahsedenler ise terörü lanetlerken o kadar kibar ve nazik olmaktalar ki, sanki Pkk’yı terör olarak görmüyoruz. Genel teröre sesleniyoruz. Sizin mücadeleniz, istekleriniz, beklentileriniz, vatanı bölme çalışmanız değil bizi ilgilendiren, biz olaylardan dolayı iş yapamıyoruz, insanlar korkuyor para harcamıyor, biz kazanamıyoruz. Eylemlerinizi bize zarar vermeden yapın der gibiler.

Pkk’yı fazla üzmek, rahatsız etmek mi istemezler acaba?

Marksist-Leninist düşünceyle, ermeni ve Yahudi dönmesinden Kürt kimliğine bürünmüş olan Pkk, silah zoruyla halkı teslim alarak devlet kurma düşüncesiyle kurulmuş eli kanlı bir terör örgütüdür.

Terör örgütüyle barış, hukuk ve adalet çerçevesinde oluşur.

Hukuk toplum yapısını en iyi şekliyle yönlendirmek yanlışlara dur demek için vardır. Hukuk, suçlular ve adalet noktasında hak arayanların sahibidir. Adalet ise hukuka göre davranmakla oluşur en basit tarifiyle.

Valilerden biri, suç işlemekte ısrar edenler veya o düşüncede olanlar için, çatışmaları halinde, devlet ölüleri mezara, kalanları da cezaevine göndermek için vardır ve gücü yetendir demişti.

Pkk terörü ile amansızca mücadele etmedikçe ve dahi ona, siyasi, ekonomi, fikirsel, fiziksel destek verenler de aynı kategoride değerlendirmeye tabi tutulmadıkça, başarımız zayıf kalacaktır.

Gelinen aşamada Pkk’nın üst düzey bir yetkilisin, Öcalan vari şekliyle Türkiye’ye teslimi dahi artık gönüllere rahatlatacak bir şekil olamaz.

Devlete karşı eline silah alana, anında vur emriyle karşılık verilirken, ona değişik şekillerde yardım eden, ona terör demeyen, onu lanetlemeyen, vatanın birliğine zeval getirici beyanlarda bulunan her kimsede vatan ihanetten yargılanmalıdır.

Terörü yenmenin tek şartı, eli kanlı bu zalimlere zalimce davranmaktır. Devlet, Kürt halkına bunların kendilerinden olmadığını, dönme ikiyüzlü kimlik sahibi olduklarını da anlatarak onlarla bir sıkıntının olmadığı da ortaya koyabilmelidir.

Devlet, kendi tebasına da, adalet ve hukuk noktasından ayrılınmayacağı ve güven içinde bir yaşamın oluşturulacağı güvenini oluşturmalı, millet devletinden korkmamalıdır.

Doğuda, batıda ne kadar samimi insan varsa Türk bayrağıyla sokağa dökülmeli ve Terörü değil, Pkk terörünü lanetlemelidir. Terörü lanetlerken ağızdan Pkk terörü çıkmıyorsa terörü lanetlemiş olamıyoruz.

Kardeşlik, vatana sahip çıkıldığı oranda kendini bulur. Bu kavga Kürt ile Türkün, Türk ile Kürdün kavgası değildir.

Bu kavga kurtuluş savaşında güçleriyle gelerek her biri bir bölgemize yerleşip sahiplenmeye çalışan şer güçlerin aynı savaşı devam ettirme mücadeleleridir. O gün elde edemediklerini bu gün Pkk denen taşeron terör örgütü vasıtasıyla elde etme mücadelesidir.

Pkk ‘nın ve yandaşlarının ısrarla müzakere istemeleri ve ısrarla yanlarında birde 3. gözün olması gerektiğinin söylenmesi bu gerçeklikten başka bir şey değildir. O üçün gözde Amerika, İngiltere olmalı ki onlarda bu kavgadaki yerlerini alarak masa başında bize istediklerini dikte ettirebilsinler.