Gülser YAMAN
Üniversite Sınavı = Stres !
13 Mart 2016 Pazar ve birçok evde farklı bir telaş ve stres var. Yıllardır yaşanmakta olan bu zorlu yarışın doruğa çıktığı konuyu tahmin etmemek zor değil tabiî ki, üniversiteye giriş sınavı…
Her yıl Türkiye’de milyonlarca genci ve ailesini etkileyen bu sınavlar yaşamın da dönüm noktası oluyor…
Duygusal ve sosyal olarak en dalgalanmalı yaşam yıllarında gençlerin bir de üniversite ile ilgili olarak stres yaşaması psikolojik açıdan da onları zor dönemlere itiyor. Çevremdeki çocuklara bakıyorum daha çocukluklarını yaşamadan, liseye girerken ayrı bir sıkıntı, lise bitiyor üniversite derdi başlıyor. Çocukluk yaşamayanlar bu seferde gençliklerini feda ederek yaşadıkları sorunları dile getiriyorlar. Üniversite sınavı liseden sonraki yaşamı belirleyecek, ciddi anlamda bir stres kaynağıdır ve gelecek adına endişelerini artırmaktadır. Sınav sistemi nedeniyle çocuklar, gençler tam bir yarış atı havasına girmekte, bulundukları rekabet ortamı gençleri daha da gergin ve huzursuz hale getirerek hayatlarını zorlaştırmaktadır.
Okula ek olarak dershaneye gitmek zorunda kalındığından ve dershane ücretlerinin aşırı pahalı olmasından, dershanelerin mecburen özel okul olması aileleri maddi zorladı. Bu da çocuklarından olan beklentilerini artırıyor. Gençler üzerindeki mevcut başarı beklentisi stresini büyüterek onların bu konudaki çözümsüzlük duygularını çoğaltıyor ve doğal olarak da kaygılarını artırıyor. Dershaneye gidemeyen çocuklarında durumu bu şartlarda daha vahim oluyor.
İnsanlar ne kadar çevrede görse veya duysa da bir olayın içine girmeden gerçekleri çok fazla hissedemiyor. Bu yıl oğlumun da sınava girmesi ve hazırlanma sürecini birlikte yaşayınca, bizim yaptıklarımızın çok fazla da önemi kalmıyor, onun çaresizliği karşısında. Omuzlarına müthiş bir ağırlık çökmüş yaşamın farkında bile değil. Elbette ki çok duyuyordum ya da yakın akrabalarımdan görüyordum zor olduğunu ama yaşamak farklı bir duyguymuş meğer, başa gelmeden tam anlamı ile anlamak, bu zorlu süreci yaşamak, gençler ve aile adına kolay olmuyor. Topu topuna 2 saat 40 dakika da geleceğini şekillendiriyor gençler…
Hayat sadece ders çalışmak mıdır?
Bütün ders yılları boyunca hedefe ulaşmak için ders çalışmak zorunda kalan gençlerde tahammülsüzlük, çabuk sinirlenme, çabuk yorulma, sosyal hayattan kopma, mutsuzluk, anne baba ile çatışmalarda artış, uyku ve yemek düzenlerinde değişiklikler oluyor ne yazık ki !
Gençler bizim geleceğimiz diyoruz, hayat şatlarında eziyoruz. Bu sistem var oldukça para için, iş için, mevki için, eğitim için, her şey için yarışmaya devam birbirimizin üstüne çıkarak, ezerek…!
YGS sınavına giren ve devamı haziranda yapılacak diğer sınavlara girecek öğrencilerimize BAŞARILAR diler, bugünün Türkiye’sinde zor şartlarda mücadele veren ailelerinin ve sistemin her türlü bozukluğuna rağmen kutsal öğretmenlerinin EMEKLERİ karşılığı boşa çıkmamasını ümit ederim…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.