Kadınlar

Dini inancımızda kadın, saygıya değer ve ailenin temel direği olarak görülür. Herkesin bildiği bir gerçekse, İslamiyet gelmeden kız çocuklarının diri diri gömüldüğüdür.

Kadının değersiz oluşu, erkeğe hizmet etmekle yükümlü olduğu düşüncesi İslamiyetle birlikte, ‘kız çocukları değil,’ bu akıl dışı düşünceler toprağa gömülmüştür.

Mutasavvıf şairlerinden Ken’an Rifai, kadın için şöyle buyuruyor; “Asırlar boyunca kadınlar için neler söylendi, neler yazıldı, ne kanlı maceralara girişildi. Onun adı kah hudutsuz ihtiraslara vasıta edildi, kah faziletin eline bir bayrak olarak verildi. Fakat İslami tasavvuf kadar hiçbir zihniyet, hiçbir felsefe baha biçemedi, hakiki mevkiini veremedi.”

Sadece bizim yaşadığımız topraklarda değil, tüm dünyada kadın yüzyıllardır değersizleştirilerek, aşağılanmış, hor görülmüştür. 20.yy da kendi çabalarıyla bazı haklar elde etmişlerse de bunun yeterliliği tartışılır. Halen günümüzde haklarından habersiz ezilen kadınlar var. Çoğu erkekte de kadındır,”karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin.” malımızdır, düşüncesi geçerlidir.

Başlık parası adı altında satın aldığı kadın üzerinde, her hakka sahip olduğu düşüncesi hakimdir. Ya kına gecelerine ne demeli? Geline kına yakılır ki evlendiği erkeğe kurban olsun. Koyuna kına yakılır kurban edilmek üzere. Askere giden gençlere kına yakılır vatana kurban olsun diye…Erkeğine kurban edilen kadınlar ezilmeye mahkum olmuşlar, hala mahkumlar. Kısa bir özetten sonra günümüzde kadın sorununa baktığımızda bir arpa boyu yol almadığımız açıkça anlaşılır.

Bugünkü haberlerde iki kadın daha katledildi. Niçin, neden?

Evlenmek kadar, boşanmakta haktır. Oyuncağıymış gibi parçalarım da vermem diyen bir yığın erkek. Vur, öldür. Bir erkeği seven bacıyı da vur öldür, namuslarını kurtarmak adına. Sevmek namussuzluksa, onca yakılan sevda türkülerini nereye koyacağız. Erkeklere sevmek mübah, kadınlara günah. Bu bilinçsizliklerle savaşmazsak, bize olmaz demeyelim, evimize, komşumuza kadar gelebilir. Tanımadığımız kadın cinayetleri içimizi onca kanatırken…

Bu konu derya deniz. İçine girince kökleri, inançlara, geleneklere, tarihe, felsefeye sosyolojiye uzanır. O dalların her biri için ciltler doldurulabilir.

Kısaca, tüm sorunların kaynağı eğitimsizlik. İşte yazarsan, bir ciltlik konu daha. Erkek okuyucularım bana kızacaklar biliyorum ama söylemeden geçmeyeceğim. Anneleriniz, eşleriniz, kız kardeşleriniz, kızlarınız iyi bir eğitim almışlarsa sizden daha üstün durumdaysa, erkek egosu hemen devreye giriyor. Bir yarışma, bir didişme başlıyor. Kadınlar kocalarıyla gurur duymakta tereddüt etmezlerken, erkekler her türlü tatsızlığı çıkarırlar, kadınlara karşı üstünlük sağlamak adına. Biz kadınlar, kocalarımızı yüceltiriz. Yüceltiriz ki rezil değil vezir eşi olalım. Siz de cariyeyle değil bir sultanla evli olduğunuzu varsayıp yücelmek istemez misiniz? Bir düşünün derim…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fethiye Kutlu Arşivi